Hurts To Love You ~Bucky Barnes [Tamamlandı]

3.3

Kulağımda kulaklıkla 'Double Fantasy' dinleyip renkli hayaller kurarken birden odamın kapısının açılmasıyla doğrulup kulaklığımı çıkardım ve kimin geldiğine baktım.

Bucky hazretleri iki hafta sonra ilk defa odama geliyorlardı.

Aslında neden gelmediğini biliyordum, iddiayı kaybetme riskini göze alamadığı içindi. Kendisi ne zaman göre üzerime atlayan bir hayvan olduğu için!

Kesinlikle tam tersi değil.

İmayla gülüp, "Neden geldin?" diye sordum. Gıcık olması çok eğlendiriyordu beni.

"Sinirim bozuldu." dedi yatağımın karşısındaki koltuğa oturup kollarını kavuşturarak. "Harold seni Steve ile yakıştırıyor, Stark'a inat olsun diye!"

Kahkaha atıp iyice bozulan suratının keyfini çıkardıktan sonra, "Natasha ile bir ilişki içinde olduklarını biliyor muydun?" dedim, rahatlatmak amacıyla.

"Ne?" diye şaşırarak sorunca Nat'in ağzımı tutamadığım için dilimi keseceği gerçeğini bir süre göz ardı etmem gerektiğini düşündüm ve, "Bu iki hafta içinde başlamış, kimseye söylemiyorlar hatta ben şans eseri öğrendim." dedim.

Şans eseri onları basmıştım. Nat'in banyosunda, ön sevişmenin ortasında...

Natasha şampuanımı kaçırırdı her zaman ve utanmaz arlanmaz birisi olduğu için banyosuna hayvan gibi dalarak girerdim. Bu sefer tek çıplak o değildi... Bu yüzden artık öyle yapmamam gerektiğini anladım.

"Ha artık bir rakibim yok yani?"

Bu kadar mıydı? Ama ben kavga istiyordum.

"O kadar hızlı sevinme, bana üçlü teklif ettiler ve hâlâ kabul etme fırsatım var."

"Ben varken onlarla üçlü yapmazsın sen." diye emin emin konuşmasına sinir oldum.

"Yaparım."

"Ciddi misin? Benim vücudum onunkinden daha iyi," dedi kaşlarını çatarak. "En azından sana göre."

Ne diyebilirdim ki beni iyi tanıyordu. Ama bunu bilmesine gerek yoktu tabi.

"Seninle yarışır..."

Dalga geçiyordum benim nazarımda kimse Bucky ile yarışamazdı. Ama bunu da bilmesine gerek yoktu şu an.

"Öyle mi?" diye bağırıp ayağa kalktı. "Nat de kötü değil haberin olsun."

Güldüm ve, "Ciddi olmadığını biliyorum. En azından onu arzulamıyorsundur."

"O kadar emin olma. Vücudu seninkiyle yarışır. "

"Öyle mi?" deyip ayağa kalktım ve sinirle üzerimdeki tişörtü çıkardım. Altımda iç çamaşırımın olmadığını unutmuştum ama sıkıntı yoktu, görmediği şey değildi. "Bu vücutla mı yarışır?"

O da,"Evet," deyip üzerindeki tişörtü çıkardı ve zihnimde pek de temiz olmayan senaryolar oluşmasını sağladı. Birkaç saniye sonra gözleri vücuduma kayıp, "Hayır," dedikten sonra bana doğru geldi hızla.

Belimden tutup kendine çekerken gözlerini gözlerime odakladı, "Yalan söyledim." dedi ve dudaklarımızı birleştirdi.

Kısa fakat tutkulu bir öpücük bıraktıktan sonra, "Bana yalan söylediğini söyle." dedi burnunu yanağıma sürterek.

Ellerimi boynuna sararken, "Yalan söyledim." diyerek ona istediğini verdim ve tekrar dudaklarımızı birleştirdim.

Omuzlarımdan hafifçe itip sırtımın yatakla buluşmasını sağladıktan sonra üzerimdeki yerini almıştı.

Dudaklarıma kısa bir öpücük bırakıp saçımı kulağımın arkasına sıkıştırdı ve kulağıma sıcak nefesini üfleyerek o bölgenin karıncalanmasına neden oldu.

Kulak mememi dişleri arasına alıp diliyle yaktıktan sonra öpücüklerini boynuma indirmişti. Fazla oyalanıyor ve iz oluşmasına sebep olacak kadar hırslı davranıyordu. Hoşuma gitmediğini söyleyemezdim üstelik özlemini bu şekilde dile getiriyordu.

Islak öpücükleri köprücük kemiğimden göğüslerime inerken boğuk bir şekilde, "Beni senden mahrum bıraktığına inanamıyorum," dedi ve sırtımın yay gibi gerilmesine neden olacak hamleler yaptı.

Şortumu ve iç çamaşırımı çıkardıktan sonra doğrulup kendi fazlalıklarından da kurtuldu ve tekrar vücuduma eğildi.

Dudakları uyluklarıma değdiğinde yüksek sesle inledim. Yaptığı şey ne kadar göklerde hissettirse de sabırsız birisi olduğum için omuzlarından tutarak üzerime çekmiştim.

Ereksiyonu uyluğuma değerken derin bir nefes alıp beklentiyle gözlerinin içine baktım. Dudaklarımı dudaklarına hapsedip, duvarlarımı sarmaladığında bacaklarımı beline sardım ve aynı anda inledik.

Bu hissi çok özlemiştim, onu kendimde, vücudunu vücudumda hissetmeyi...

Özlemişim ya.

Max iki bölüm kaldı o da max.

Ağlamayın bak yeni kurgu gelecek diye yırtına yırtına hâl kalmadı bende.

Metalci motor çetesi sevenler elektro gitar bıraksın buraya.