Bir süre sonra San'a haber veren kadın elinde bir yemek poşeti ile geri döndü.
"Sevmediğiniz bir şey varsa değiştirebilirim."
"Sorun değil. Herşeyi yiyebilirim."
Kafasını sallayarak odadan çıktı kadın. Önümdeki yemek dün olduğu gibi paketliydi. Kırık elimle paketi açmayı geçtim çubukları bile ayırabileceğimi sanmıyordum. Ama bir makas işime yarayabilirdi.
"Makas var mı acaba?"
Soruyu yönelttiğim kadın baktığı belgelerden bakışlarını alarak bana dikti.
"Paketin solunda küçük bir çıkıntı var. Oradan çekerek daha rahat açabilirsin."
Söylediklerine karşı gülümseyerek alçılı elimdeki gömleğin kolunu yukarı doğru çekerek alçıyı ortaya çıkardım.
"Elim kırık olduğu için tutamıyorum da. Makasla daha rahat açabilirim belki diye düşündüm."
Kadının bakışları alçıma değindi ve geri önümdeki yemeğe döndü.
"Ben yardımcı olabilirim."
Sol tarafımdaki masada oturan adam kalkarak yanıma geldi ve oturduğum koltukta yanıma yerleşti. Önce yemeğin paketini açtı ve daha sonra çubuklarımı ayırarak bana uzattı. Çubukları elinden alınca ise su şişesinin kapağını açarak sehpanın üzerine geri koydu.
"Buraya nasıl geldiniz?"
Sorduğu soru ile sol elimle zar zor tuttuğum çubukla bir parça et almış ve ağzıma atmıştım.
"Yukarı kattaydım ve biraz toparlanmaya çalışıyordum."
Daha fazla sorgulamadan kendi yerine geri dönerek işine devam ederken ben de önümdeki yemeği yavaş yavaş yiyordum. Suyumu sol elime alarak içmeye başlarken camlardan dolayı görünen uzun koridorun sonundaki asansörün içinden çıkan San'ı gördüm. Onu görmem ile hızla elimdekini bırakarak oturduğum yerden kalkarak cama ilerledim. Elimi cama koyarak beni görmesini beklerken o etrafına bakarak ilerliyordu. En sonunda bakışları beni bulduğunda ona kocaman bir gülümseme verdim. Camdaki elimi sallayarak onu karşılarken o koştura koştura yanıma geldi. Camın öteki tarafından yüzümdeki kocaman gülümsememi seyretti.
"Merhaba."
Tatlı bir şekilde onu karşılamam ile hızla içeri girerek yanıma geldi ve kollarını bana sarmaladı. Sırtıma özellikle dikkat ederek sıkıca doladığı kolları ile bende ona sarılarak huzurla başımı göğsüne yerleştirdim. Uzun zamandır ona bu şekilde sarılmayı hayal ediyordum. Şu an ise içimde en ufak bir kötü düşünce ve ya şüphe olmadan ona sarılabiliyordum.
"Nasılsın?"
"İyiyim."
Benden ayrılarak ellerini yanaklarıma yerleştirdi ve beni inceledi. Daha sonra o da yüzüne kocaman bir gülümseme yerleştirdi.
"Şirketin içinde tatlı tatlı gezerek beni arayan güzel biri varmış. Duyar duymaz hemen işlerimi bitirdim."
Kıkırdayarak kolallarımı ona daha çok doladım.
"Kendimi toparladıktan sonra acıktığım için ve seni görmek istediğim için odadan çıktım ama seni bulamadım."
Yanaklarımdaki ellerinden biri saçlarıma çıktı ve saçlarımı okşadı.
"Gidip birşeyler yiyelim o zaman."
Elimle sehpanın üzerinde bulunan yemeği işaret ettim.
"Ben yiyorum zaten. Sen birşeyler yedin mi?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ephemeral •Woosan•
FanfictionEvli olduğum adamı meğerse hiç tanımamışım... __________________________________ -Woosan- -Seongjong- -Yungi- -Jongsang-