Suskunluğuma karşı ofisinden çıkarak yukarı kaldığımız odaya çıkarmıştı beni. Zaten kendini suçladığı birçok olay varken bir de olanları hem ona hem de kendime anlatarak tekrar üzemezdim bizi. Tekrar yıkamazdım.
Yavaş bir şekilde yatağa bıraktığı bedenimi sabah giydirdiği kıyafetlerden ayırdı. İlk önce dudaklarıma bıraktığı öpücüklerini yavaş yavaş yüzümü ve oradan da boynuma değdirdi. Bir eli yatağa yaslı bir şekilde üzerimde durmasını sağlıyorken diğeri ise kollarımda gezerek her bir noktama değiniyordu. Yavaş yavaş okşuyor yer, yer sıkıyor ve arada bir narin bir şekilde değdirip geçiyordu. Göğsüme sayısız kez bıraktığı öpücükleri arasından birkaçı ona olan muhtaçlığımdan dolayı hassaslaşmış bedenimi harekete geçirmesine neden oluyordu. Belimde dolanan elleri baldırlarıma inerken dudakları karnımda dolaşıyordu.
Sağ gözümden akan yaşı alçılı olan elimle silerken diğer elimi San'ın saçları arasına daldırdım. Bütün bacağımda dolanan eli iç bacağıma gelince irkilmiş ve küçük bir titreme kaplamışdı bedenimi. Kasıklarıma inen dudaklar olduğu yerde durdu ve yaptığım istemsiz harekete karşı gözlerini gözlerime değdirdi.
Muhtemelen anlamış olmalıydı yabancı ellerin gezindiği bölgeyi.
Elleri oldukça yavaş bir şekilde iç baldırımda hareket ederken titrememe karşı dudakları dudaklarımı buldu. Sert bir şekilde öpmek yerine küçük öpücükler bırakıyordu. Ben ise gözlerim kapalı bir şekilde titrememin geçmesini bekliyordum.
"Sakin ol. Olanlardan geriye hiçbirşey kalamayacak. Korkma."
Kafamı hızla sallayarak onu onaylamıştım.
"Gözlerini aç Woo."
Sıkıca yumduğum gözlerimi açarak ona baktım. İç baldırımı okşayan eller üzerimdeki baksıra çıkınca nefesimi tutmuştum istemsiz bir şekilde.
İçimdeki korku bu denli beni kaplamış mıydı, yoksa uzun zamandır ona karşı olan ihtiyacımın göstergesi miydi bilmiyordum. Ama ben ikinci seçeneği seçerek kendimi kötü herşeyden uzak tutmak istiyordum.
Üzerimde kalan tek parça kumaşıda çıkartarak çıplak kalmamı sağlarken gözleri gözlerimden ayrılmadı. Daha sonra tamamiyle üzerime çıktı ve elini belime atarak vücudumu ters çevirdi. Yatağın ısınan tarafına değen yanaklarım çok daha sıcaklamıştı. Sırtımda gezinen eller ve yaralarım üzerine konan hafif öpücükler vücudumu daha çok rahatlatırken yavaş yavaş da aşağı kayıyordu. Belimden sonra ulaştığı kalçalarımın bir tarafına öpücükler bırakırken diğer tarafını da eliyle yoğuruyordu.
İşte bu noktadan sonra vücudumun verdiği tepkiler tamammiyle ona karşı olan muhtaçlığımdan dolayıydı.
San bir bacağımı kolunun üzerine atıp bir tarafa doğru açarak tamamiyle ortaya çıkmamı sağlarken, yan dönmüş bedenim sayesinde gördüğüm ne ara çıkardığını bilmediğim çıplak vücudu ile bacaklarım arasında dikiliyordu. Benden yana beklediği herhangi bir tepkiye karşı gözümün içine bakıyorken bacaklarım arasındaki bedene kendimi daha çok itmem ile üzerime doğru yavaş yavaş eğilirken dudakları üzerine bir gülümseme kondurdu. Daha sonra yaklaştığı enseme uzun bir öpücük kondurdu.
"Sana her şeyi unutturucam."
Ağrıyan bedenimi hissettiğim sıcaklığa doğru yorganın altından daha çok iterken arkamdaki beden hareketlenmiş ve beni kolları arasına almıştı. Bu defa da yüzümde hissettiğim soğukluk ile önce kafamı yorganın altına sokmuştum ama bu da yeterli gelmeyince arkamdaki bedene dönerek kafamı çıplak göğse yasladım. Kollarım ikimizin arasında biraz daha ısınmayı beklerken bir anda araya giren soğukluk ile mızmızlanarak benden ayrılan bedene az daha yaklaştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ephemeral •Woosan•
FanficEvli olduğum adamı meğerse hiç tanımamışım... __________________________________ -Woosan- -Seongjong- -Yungi- -Jongsang-