Sadece Eğlence İçin | SKZ'

Devre Dışı

Bu olayın üstünden biraz zaman geçmişti ama hala gelişme yoktu. Ne yapan belliydi ne de ne zaman sisteme sızıldığı. Belki hocalar sınıfta söylemek istememişlerdir diye düşündüm ve müdür yardımcısına kendim sormaya karar verdim. Hızlı adımlarla yürürken koridorda Minho ile karşılaştım.

"Chan Hyung? Nereye yürüyorsun böyle acele acele?"

"Müdür yardımcısına."

"Oha müdür yardımcısına da yürüme be."

"Ya salak ya. Yemin ederim gerizekalı bu çocuk. Minho müdür yardımcısının odasına doğru yürüyorum. Bir şey soracağım."

"He ne soracaksın?"

"Şu olayla ilgili hala bir ses çıkmadı kimseden. Bilerek gerginlik olmasın ve olay unutulsun diye bir şey söylemiyorlar."

"Maksimum okul işte."

"Onları anlıyorum ama bu okulda okuyan öğrencilerin okulla ilgili şeylerden haberleri olması lazım. Bu gizlenmesi gereken bir şey değil. Bir şeyleri saklayarak düzeni sağlayamazlar. Kimse sağlayamaz."

"Ya sen çok mantıklı konuşuyorsun, cahil hissediyorum yanında."

Kıkırdadım ve saçlarını karıştırdım. Ardından beraber yürümeye başladık müdür yardımcısının yanına.

Odasının önüne geldiğimizde durduk.

"Bak Hyung, ben çalacağım sen açacaksın."

"Tamam."

Kapıyı çaldı ve ben de kolu aşağı indirip kapıyı açtım. Hafifçe kafamızı uzatıp girmemiz için izin bekledik.

"Gelin çocuklar."

"Hocam, merhaba. Biz bir şey sormak için gelmiştik." dedim.

"Buyrun dinliyorum. Ayakta kalmayın, oturun."

Bize masasının önündeki iki koltuğu gösterdi. Biz de içeri geçip kapıyı kapattık ve koltuklara oturduk.

"Evet çocuklar, Buyrun bakalım."

"Hocam, geçen şu olayla ilgili. Akıllı tahta. Yağmurlu günde olan."

Bahsetmemle hocanın yüzünün asıldığını fark etmek çok da zor değildi.

"Yeni bir gelişme var mı diye sormak istedik aslında."

"Chan-"

"Hocam üstü örtülecek bir şey değil. Bu okulun öğrencisi olarak okulda yaşanan olaylardan haberimiz olmalı."

"Haklısın, çok haklısın hem de. Ama..."

"Ama?"

"Hiçbir gelişme yok. Hala kimin yaptığını bilmiyoruz."

"Emin misiniz?"

"Evet Chan."

"Hocam eğer bilerek söylemi-"

"Kamera kayıtları yok Chan."

"Ne demek yok?" dedi Minho.

"O gün bütün kameralar devre dışı bırakılmış. Ayrıca sadece olay saatinde değil. O günün başından beri. Yani o güne dair hiçbir kayıt yok. O yüzden bilgisayar odasına kim girdi, bu yazılımı nasıl kopyaladı vesaire hiçbir şey belli değil."

Kamera kayıtları başından beri mi yoktu? Kesinlikle ayarlanmış bir şeyler vardı. Peki kamera kayıtları da sistemden mi devre dışı bırakılmıştı yoksa kayıt odasına girilip mi?

"Ben bunu yapanın okuldan biri olduğunu düşünüyorum. Bunlar önceden ayarlanmış olduğu için okulu iyi bilen biri olmalı. Ayrıca eğer kameralar manuel olarak devre dışı bırakıldıysa bu, kayıt odalarına kadar bilen biri olduğunu gösterir." diye açıklama yaptım.

"Kaç öğrenci biliyor ki kamera kayıtlarının kontrol edildiği odayı?"

"Yalnız 'öğrenci' demedim, 'kişi' dedim."

"Bir öğretmenin mi yaptığını ima ediyorsun?"

"İma etmiyorum. Sadece bir öğretmenin yapma ihtimalinin gözden çıkarılması için bir sebep olmadığını söylüyorum."

"Hangi öğretmeniniz bunu niye yapsın?"

"Kimya hocamız kıza niye ilaç versin?"

Dediğimle kaldı ve cevap veremedi bir süre.

"'Başka okula geçti' yalanına kim inanır sandınız?"

"Tamam, öyle bir şey olabilir ama bu her öğretmenin böyle şeyler yapacağı anlamına gelmiyor."

"Ben zaten öyle bir şey iddia etmedim. Sadece okulu iyi bilenlerden biri de öğrenciler gibi öğretmenler olduğu görüşündeyim ve bütün ihtimallerin de değerlendirilmesi kanısındayım. Yanlış anlaşıldıysa kusura bakmayın. Yine de biraz gerçekçi olunması gerekiyor kanımca. Teşekkürler."

Yüzündeki ifade, sanki zoruna giden bir şeyler varmış gibiydi.

Saygıyla hafifçe eğildim ve odadan çıkmak için arkamı dönüp kapıya ilerlemeye başladım. Minho da hemen arkamdan beni tekrarlayıp gelmişti.

"Abi ne güzel sakin sakin laf soktun ya. O karşında sinirden köpürüyor sen böyle entelektüelce cevap veriyorsun sakince falan. Of çok güzeldi!" dedi Minho kapının önünden biraz uzaklaştıktan sonra. Ona güldüm ve konuşmaya başladım.

"Doğruları birinin söylemesi gerekiyordu. Okulun itibarını korumaya çalışıyor ama bu işler görmezden gelmeyle olmaz."

-

Chan bu kadar haklı olmasan mı