31. KOR

40.8K 2.6K 941
                                    

(Edit için yera'ya teşekkürler)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Edit için yera'ya teşekkürler)

Selammmmm,

Bölüme geçmeden önce oy verip yorum yapmayı unutmayın keyifli okumalar <3

AHZAR

31. KOR

Dünya bu, demiş biri; kopuşlar, kesikler, eksikler, ayrılıklar getirir. Ve muhakkak, en sevdiklerini götürür.

İstemedim hiç. Zaten kim ister ki? Ne dünyayı, ne de altında adaletsiz yaşamı. Sil at her birini; kalbini yaralayan keskin sözleri, içine batıp dibi boyladığın ve aydınlığı öldüren her geceyi... geçmişi, yarım kaldığın günleri; tüm öfkeni üzerinde çıkardığın yirmi beşini, gözyaşlarıyla yıkanmış yirmiyi... Hiç istemedim.

Ama en çok, bu geceyi. En çok, bu anı.

"Biri polisi arasın!"

Bir yabancının bağırışı, tamamen bir kargaşa.

"Gidelim çabuk! Gidelim! Kim sıktı lan onu. Şansımızı sikeyim!"

Cehennem.

İlk ân, ayılmak için direndiğim, düğümlere boğulduğum bir kabus olduğunu düşündüm. Öyle ki, taş kesilmiştim. Kirpik diplerimi tutan yaşlar göz bebeklerim her titredikçe yanaklarıma inip boynuma sertçe çarptı bir süre. Kulaklarımı uğultu sarmalıyordu. Kurşun sesi, silahın patlayan keskin barut kokusu, gözlerimin önüne serili kan... işgal edilmiştim. Kan. Kurşun. Yaralanan biri. Korhan.

Bir nefes derince terk etti dudaklarımı; sıska ve çaresiz. Gözlerim iri iri ayrılmış, dehşet çok önce kanıma karışmıştı. Tiz ve boğuk çığlıklar başka başka köşelerden yükseliyordu; kargaşa etrafımda, üzerime eze eze geri kaçıyordu.

Başımı iki yana salladım. Kapıldığım arafta bedenine çarparak geçen kurşun yarasına saplı kalan gözlerimi ayıltma fırsatı tanımadan üzerine atıldım. Boğuk bir iniltiyle öne doğru savrulmuş ve buruşan suratıyla avuç içi kurşunun delip içeride kaldığı yeri kavramıştı.

Beynim gerçekliği kavrayıp ruhumu güçlükle doldurdu; damarlarımın arasında akıp giden kan tenimden ayrılmış gibi donakalan vücudumun buzları çözüldü.

Korhan vurulmuştu.

"Korhan," diye fısıldadım birkaç saniye sonra, gözyaşlarım arasından. Şok ve korku aynı anda nüfuz ediyordu göğsüme. Dizlerimin üzerinde, ona en yakın noktaya oturmuştum. Gözlerim karın boşluğundaydı, bir elim ürkek bir edayla sol yanağına gittiği bir an içerisinde birkaç kişinin koştuğunu gördüm, kapıda duran iri yarı güvenliklerdi. "Korhan... Korhan."

AHZARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin