| Aysima ▪︎ Rüya |
Üzerimde beyaz bir elbise ve bizim Ankara'daki evin bahçesindeyim.
"Teyze."
"Asel? Kuzum ne işin var burada senin?"
"Buraya geldik ya teyze."
"Buraya mı geldik ne zaman?" Asel elimden çekiştirerek bahçedeki salıncağa götürmüştü. "Asel noluyor?"
"Bekle biraz teyze."
Birden Asel ortadan kaybolmuş. Benşm ne işim var burada? Asel'in burada olması? Bu nasıl bir oyundu? Ben bu beyaz elbiseyi niye giyündim?
"Demek geldi benim Gökyel'im."
Karşımda gördüğüm kişiyle gözlerimi birkaç defa açıp kapattım. Cemre buradaydı, tam karşımda duruyordu hemde.
"Cemre."
"Aysima." duyduğum şeyle dayanamayıp ağlamaya başladım. "Kendine kızmayı bırak artık."
"Nasıl? Seni kızından ayırdım ben."
"İsteseydinde beni kurtaramazdın Aysima. Bu sefer Gökyel olmanda bir şey ifade etmezdi. Kabul et artık bu şekilde olması gerekiyordu, böyle oldu."
"Ama..."
"Ama yok intikamını aldın ve bitti. Artık Anka Kuşu olma vakti." Cemre'nin dediği şeyleri pek anlamıyordum.
"Anka kuşu mu?"
"Anka kuşu gibi küllerinden doğma vakti."
İleriyi göstermesiyle masanın etrafındaki insanlara baktım. Ailem, pençe timi ve yeşilim.
"O masanın etrafında olan insanlar için küllerinden doğman gerek. Yeni bir hayata başlaman gerek. Geçmişi unut, geçmiş geçmişte kalsın senin için."
"Sen varsın, babam var, Akın amca var."
"Biz burada mutluyuz senin yerin burası değil. O masada bulunan insanların yanı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mavi&Yeşil
SpiritualDağların yeşilliği, Gökyüzünün maviliğinin birleştiği hep ince bir çizgi vardır. Kavuşamazlar ama sevmektende vazgeçemiyecekleri bir çizgi. İki asker...biri Yeşil gözlü Yüzbaşı diğeri ise Mavi gözlü Astsubay. Onların ince çizgisinde kavuşmak yazıyor...