"Hoş geldin Aysima." dedi Enfal, ayağa kalkıp elini uzatmıştı.
"Hoş bulduk Enfal."
Dün geceden sonra soluğu burada almıştım.
"Eee anlat bakalım nasıl geçti itiraf etme işi."
"Berbat." Enfal'e bakarak. "Konuşamadım kimseyle."
"Aysima bir hafta oldu sen buraya geleli, hiç mi kimseye anlatmadın."
"Anlatıcaktım ama teadavi olduğumu söylemeden önce başka şeyler konuşmamız gerekiyordu." gözlerimi kpattım. "İkizimin eşi hapisten kaçtı. Ben daha bunu söylemedim abimlere. Sırf nişanları var diye."
"Bunu senle geçen seferde konuştuk. Eğer duygularını açmazsan anlatıcağın şeyler senin için dağ yığını olur. Saklama bir şeyleri kimseden saklama."
"Biliyorum ama annemle terste düşücez konuşunca." derin bir nefes savurdum dışarı. "Annemle ne zaman ters düşsek boğazımda bir el beni boğuyor."
Gözlerimi açıp duvara bakmaya başladım. "Bende biliyorum her şeyin suçlusu benim ama bende istemedim bunları yaşamak. Elimle her şeyi kan içinde bırakmak benimde tercihim değildi."
"Kendinle çok fazla hesaplaşmaya çalışıyorsun. Kendine bu kadar kızma Aysima. İstesekte her şeyi mükemmel yapamayız, kahraman olamayız." dedi Enfal, önlüğünü düzeltirken. "Neden biliyor musun?"
"Neden?"
"Sen demirden değilsin. Seninde kalbin var unutma etten ve kemikten ibaretsin."
"Baş edemiyorum kendimle." ağlamamak için sustum.
"Seninle tedaviye başlayalı bu ikinci seansımız. Hem o kadar çabuk duygularına hükmedebileceğini sanma." durup bana baktı. "Ağlamak istiyorsan ağla, sinirlenmek istiyorsan sinirlen ama susma. Düşüceksende düş çünkü seni ayağa kaldırmak isteyen birileri var çevrende."
"Onları üzmek istemiyorum Enfal."
"Onları üzmemek için kendine acı verirsen o beyninde konuştuğunu sandığın vicdanın var ya seni yiyip bitirir Aysima. Üzme ama saklamada."
"Nasıl olucak bu?"
"Önce seninle şu krizlerini, panik durumunu düzeltelim. Sana düşük bir dozda ilaç yazıcam ama zorunlu kalmadıkça içme misal annenin yanında iç. O seni panik duruma sokarsa diye. Abinle, arkadaşınla sevgilinle olduğunda içme onlardan destek al."
"İlaç fazla mı etkili."
"Dedim ya düşük dozda ama sen sürekli panik atak geçirmiyorsun. Belli yerlerde oluyor bu durum ve biz buna önlem alıcaz."
"Tamam."
"Daha sonra ise ilaca verdiğin yanıta göre tedavine devam ederiz."
Psikologun yanından çıktıktan sonra eczaneye uğramak olmuştu. Enfal'in yazdığı reçetedeki ilacı almıştım.
Gizli Kahraman
Komutanın dediği gibi sizinkileri
korumalı eve aldım.
📍Konum
Gelip açıklama yapsan iyi olur.Anlaşılan bizimkiler sinirlenicekti bu duruma. Allah'tan Komutan tembihlemişti de bu güvenli evi biraz olsun sakinleşirler.
Süpriz ayarladıkları gece kendime bir söz verdim, iyileşicektim. Her ne kadar o sesleri duymasamda duygu kontrolü olarak iyi değildim. Bu konuda bir yardım almaya karar erdim ama ben iyi bir şey yapmaya çalıştıkça hep daha kötüsü oluyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mavi&Yeşil
EspiritualDağların yeşilliği, Gökyüzünün maviliğinin birleştiği hep ince bir çizgi vardır. Kavuşamazlar ama sevmektende vazgeçemiyecekleri bir çizgi. İki asker...biri Yeşil gözlü Yüzbaşı diğeri ise Mavi gözlü Astsubay. Onların ince çizgisinde kavuşmak yazıyor...