Bölüm 32

2.5K 104 35
                                    

Selamünaleyküm.......

Ömer ve Kamer karşılıklı dikilirken Zehra hemen müzik çalan sanatçıların yanına gidip dans şarkısını söylemişti. Ömer genç kızın yanına geçip "hadi" demişti sadece. Kamer " ne hadisi ya yeter artık bitsin şu gün" derken Ömer de "ben de çok meraklı değilim hadi" deyip kızın elini tutarak dans edecekleri yere yürümüştü. Işıklar karartılıp gençler karşı karşıya kaldığında Kamer sessizce "bir daha elimi tutma" derken ikisinin üzerine beyaz ışık düşürülmüştü. Ömer'in bakışları sertti ama bu sertlik de öfke yoktu sanki değişik bir bakıştı, Kamer'in bakışlarında da bilinmezlik vardı.

Şarkı çalınmaya başladığında müzisyenin sözleriyle Ömer Kamer'in elini tutup omuzuna götürürken Kamer gözleriyle onu takip ediyordu, sonra Ömer genç kızın diğer elini kendi elinin içine alıp sardığında Kamer sadece Ömer'in yaptıklarını izliyordu ellerine bakıyordu. Sonra Ömer sadece Kamer'in yüzüne bakarken adım atmaya başladı bu sırada Kamer de Ömer'in omuzlarına bakıyordu tedirgin hareketlerle. Ömer genç kızın yüzüne baktıkça Alya'ya duyduğu öfke aklına geliyordu, onun bakışlarının kendisine değmemesine mi sinir oluyordu yoksa. Kamer "Allah'ım sen beni affet kalbim ağrıyor sanki" derken Ömer genç kıza öyle bakıyordu ki gözleri tüm güzel yüzünü ezberleyecek gibiydi.  Ömer'in yönlendirmesiyle dans devam ederken bir eli de genç kızın belini sarıyordu. Kamer'in her yere değen bakışları bir tek kendi gözlerine değmeyince Ömer genç kızın belini hafifçe dürtmüştü ona bakması için ama bunu sanki o yapmamış gibi kendisine bakan ela harelere aynı ifadeyle bakıyordu. Kamer belindeki elin baskısını hissedince gözlerini birden Ömer'e dikmişti. Kara gözlerini ona dikmiş genç adamın çoktan onu izlediğini beklemiyordu ki birden buluşan gözlerle o karanlığa çekilmişti sanki. Ne Ömer çeviriyordu bakışlarını ne de Kamer öyle bakıyorlardı ki birbirlerine yılların aşıkları bile böyle bakamazdı sanki. Ömer hafifçe Kamer'e eğilip kulağına fısıldadı;

" Şarkının sözlerini dinle"

O sırada  " gel koynuma gel boynuma gel akşam gözlü esmer" sözleri söylenirken Kamer gözlerini büyülterek  " Çok olmaya başlıyorsun" demişti. Ömer karşısındaki kızın sinir olmasını, tedirgin olmasını keyifle izlerken şarkı sona ermiş Kamer hemen ellerini çekerek genç adamın yanından ayrılmıştı. Babaanneler anneanneler, dayılar amcalar, teyzeler halalar kısacası herkes davetin sonlarına doğru yavaş yavaş dağılmaya başlamış Kamer'in güzelliğine de övgüler yağdırmıştı. Nikah sona erdiğinde Zeynep de geç saatle birlikte arkadaşının yanına gelip;

" Ben de artık gideyim Kamer baksana benden başka kimse kalmadı davetlilerden hem sizde artık dinlenirsiniz"

Kamer arkadaşına sarılıp "yanımda olduğun için minnettarım canım kardeşim" demişti neredeyse ağlayacaktı. Zeynep arkadaşına sarılıp;

" Ne zaman seni yalnız bıraktım ben bir telefon kadar yakınım bunu unutma" derken gerçekten ve içten konuşuyordu.

Kamer geri çekildiğinde "iyi ki o sırada tanışmışız seninle" demişti aynı içtenlikle. Zeynep de ev halkıyla vedalaşıp ayrıldığında geride beyaz gelinliğiyle bir köşede dikilen Kamer ve salonda başköşede oturan Ömer vardı. Ev halkı da salonda koltuklara oturmuştu dikilen genç kızı da oturtup yorgunluk ve mutluluğun vermiş olduğu bir hisle birbirleriyle konuşuyorlardı. Züleyha hanım yorgun ve yere bakan kıza bakıp oğluna dönerek;

" Ömer oğlum hadi sizde evinize gidin yarın da size aldığımız balayı tatili için yola çıkarsınız" demişti ama bu plandan haberi olmayan iki genç şaşkınlıklarını gizleyememişti. Ömer gömleğinin ilk iki düğmesi açık saçları  önüne düşmüş bir şekilde annesine bakarak ;

HAYATIMIN ANLAŞMASI (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin