Soğukluğun hızla yayıldığı ruhumdan,
Kime ne dökülüyorsa buz tutuyor.Anlamı kalmıyor kırılmışlığın çaresizliğin,
Sesini duyuyorum ta en derinden sevmek neymiş...Uzun uzun seyre dalıyorum geçip giden yılların.
Ama yorgun ama bitkin ama kırık dökük
Maziden ne kaldıysa bütün ihtişamıyla üstümde.Hüzün bulaşan bu gönlüme her şey dar
Kaç zamandır artçı depremlerde sarsılıyorum.Bir bilinse sensizliğin bedenimde nasıl çınladığının,
Dans ediyor gamzesi kırılmış gözlerim ışığı sönmüş gecede.Kuramadığım hayaller korktuğum gerçeğin elinde hapis
Dur durak bilmeyen zamanda ne söylesem duyulmuyor.Asi yanım başı boş geziniyor sevgiye aç yüreğimde.
Geç kalınmış pişmanlığın rüyalarında saklı;
Ayrı yöne akan nehirlerin milyonda bir ihtimali var,
En sadık duada buluşan kaderimizin istikbali.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UZAKLARDA BİR YER
PoezjaEnse kökünden başlayıp vücudunun tamamını ele geçiren sinirlerin omuriliğe atılan bir darbenin felç etmesi gibiydi, kulaklarınında çınlanan sözcükler. Solukları yavaşlarken, duyduğu üç kelimede takılmıştı. " Başınız Sağ Olsun." Bir ülke değil, kocam...