Medya; Miran Karahanİyi okumalar
***
Kahvaltı
Restorandan çıkmış eve doğru yürüyordum, bugün ne kadar kötü başlamış olsa da onu gördüğüm için sonu güzel bitmişti. Onu düşünmek beni gerçek hayattan , yaşadığım acılardan kısa süre de olsa uzaklaştırıyordu ve yaşamak için bir neden sunuyordu. Bal rengi gözler her aklıma geldiğinde, kendimi gülümserken buluyordum ama şimdi gerçek hayata dönmem lazımdı.
Evden içeri girdiğimde sadece ikizim Umutun evde olduğunu farkettim. Umut benim diğer yarım en yakınım ama aramızda dağlar kadar mesafe olan ikizim. Birbirimize boş bakmayı keserek odama doğru yürüdüm.
Banyodan çıkmış Miranla yapacağım proje hakkında araştırma yapmaya başlamıştım. Umut evde miydi bilmiyordum. Aslında 4 sene önceye kadar aramız çok iyiydi.
Beni babama karşı korur ve hep yanımda olurdu. Yaralarımı sarar, öperek iyileştirmeye çalışırdı. Annem öldükten sonra sanki Umutta ölmüştü. Merhametli, sevgi dolu Umut gitmiş yerine cani, saygısız ve bana nefret dolu Umut gelmişti.
Bir anda açılan kapı ile yerimden sıçradım . Umut sinirli bir nefes alıp," babam şehir dışında bir hafta yok, o yok diye sakın yanlış bir şey yapma Mihre. Yoksa kimse onun elinden alamaz seni."
Dediklerine kahkaha atacaktım neredeyse, " sen mi elinden alacaksın. 4 yıldır nerdesin sen Umut, ben burada kanlar içinde yatarken sen nerdesin? Söyleyeyim mi o çok sevdiğin arkadaşlarınla gece eğlenmesindesin, hah bide gelmiş beni uyarıyor."Sesimin biraz yüksek çıkmasını umursadım.
Gözlerinin içine bakınca sanki üzülmüş gibiydi. Bu görüntü bir iki saniye sürdü ve kendini toparladı," neyse ne ben seni uyarım da ne yapıyorsan yap. Birazdan o çok sevdiğin arkadaşlarım gelecek kapını kapat ve çıkma odadan," diyip odanın kapısını kapatıp içeri gitti. Sinirden delirmek üzereydim, Umut yine yapacağını yapmıştı ve hiçbirşey demeden çıkıp gitmişti.
Odada oturmuş notlarıma bakarken, içeriden sevgili ikizim saçma arkadaşlarının sesi geliyordu. Evi leş gibi yapacaklardı. Biraz hava almak ve kendime gelmek için odamdaki balkona çıkmaya karar vermiştim.
Hava çok güzeldi, yıldızlar çok fazla belli olmuyordu ama bir tanesi çok güzel parlıyordu. Gözlerimin dolmasına engel olamadım emindim o annemdi. Ne zaman bişey olsa bana hep "yalnız hissettiğinde ya da ben yanında olmadığım zamanlarda beni görmek istersen gökyüzüne bak en parlak yıldız benim derdi." Beni yalnız bırakmamıştı, ordaydı yanımdaydı bana yine umut olmuştu.
Mavi gözlerinin parladığını hissettim ve bana gülümseyerek baktığını , onu çok özledim. Yarın ilk işim mezarlığa gitmek olacaktı, ağlamam artmıştı, yaşadıklarımı artık kaldıramıyordum , güçlü olmak için çabaladığım her an sanki tekrar başa dönüyordum.
Tam da o anda dışardan büyük bi gürültü koptu. Sıçrayarak yerimden kalktım ve aşağıya doğru baktığımda çöp konteynırının düştüğünü gördüm.
Etrafa baktığımda kimseyi göremedim. Bir iki dakika sonra bir araba sesi geldi ve hızla sokağın ortasından geçerek gitti. Çokta kafama takmayarak içeri girip uyumaya çalıştım. Rüyamda görmek istediğim iki kişi vardı ve umarım ikisini de görürdüm.
![](https://img.wattpad.com/cover/349339649-288-k681267.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İlk Aşk / Gerçek Aile Serisi 1
Teen FictionGerçek aile/ ilk aşk hikayesi Kitaplar birbiri ile bağlantılı değildir. Çok fazla klişe olmayan gerçek aile ve aşk hikayesi arıyorsan doğru yerdesin. İnsan hiç konuşmadığı birini özler miydi? İnsan adından başka birşey bilmediği birinin konuşmasın...