İlk Aşk / Gerçek Aile Serisi 1

Yeni sezon 2. Alıntı

Merhabalar nasılsınız? Ben çok iyiyim,
İlk Aşkı yazmayı özlemişim.

Bu kitapa ilk yazmaya başlamam bir kaç yıl önceye ait. Konusu daha farklıydı ama yayınlarken biraz değiştirdim. Aslında baya bir değişiklik oldu. :)

Bu değişikliği ben çok sevdim umarım sizde severek okuyorsunuzdur.

Yorumlarınız için hepinize çok  teşekkür ederim.❤️ Her yoruma cevap veremiyorum ama okuduğumu bilin❤️.

Gelelim yeni sezon alıntısına hazır mısınız? Lütfen bana kızmayın. ❤️

Kendimi düşüncelere kaptırdığımda Miranın araması ile telefonu açtım. Okuldan iki ay önce mezun olmuş ve şu an avukatlık yapıyordu. Büyümüştü. Onunla gurur duyuyordum.

"Efendim,"

"Abi, nasılsın?"

"İyiyim aslanım çalışıyorum sen nasılsın?" Soluğundaki sıkıntıyı hissediyordum. "Bende iyiyim seni bir şey için aradım," sesi bu sefer kısık çıkmıştı.

"Ne için Miran," bir süre sessiz kaldı. "Abi," durdu iç çekişini duydum. "Mihre," adını duyunca kalp atışlarım hızlanmıştı. "İki gün sonra dönüyormuş." Duyduklarımın gerçek olmasını diledim. Geliyordu güneşim dönüyordu.

"Anladım," ağzımdan çıkan tek cümle buydu. Ne diyebilirdim ki?

"Abi," Miranın konuşmasına izin vermeden, "işim var Miran sonra yine konuşuruz." Bir şey demeden telefonu kapattım.

Geliyordu. İki yıl önce beni terk etmişti. Dönüyordu ama bana gelmiyordu. Gelemezdi de. Bende gidemezdim. Onu ne kadar merak etsem de uzak durmak zorundaydım. İyi ki Mardine taşınmıştım. Karşılaşma ihtimalimiz hiç yoktu.

Sikeyim, kimi kandırıyorum ben. Deli gibi özlemiştim. Merakımdan ölecektim. Ne yapmıştı? Ne etmişti? Birini sevmiş miydi? Sevmesin. Peki beni hala seviyor muydu? Sevsindi. Ben hala ona aşıktım. Hiç azalmayan bir aşkla o yokken bile artan bir aşkla aşıktım. Sevdam büyüktü.

2. Alıntı;

Bakışlarımı Barlasa çevirdiğimde bana bakıyordu. "Nasılsın?" Bunca yıl sonra sorulacak en iyi soru bu muydu?

Hala sana hoşgeldin demedi Mihre..

"İyiyim sen nasılsın?" Güldü buruk bir gülüştü.

"Belli iyisin," bakışları boynuma gitti. "Onu bence takmamalısın. Sevgilin sorun etmesin." Elim kolyeye gitti. Kalbime ilk darbesini yapmıştı. Bıçağı sokmuş öylece bekliyordu.

"Onu o zaman düşünürüm. Değer verdiğim birinden," gözlerine baktım, "kolay kolay çıkaramamam."

"Bence artık çıkarmalısın zamanı geldi." Midem kasılmaya başladı. Kasığımın üzerindeki dikiş izi sızladı. "Geri mi istiyorsun?"

"Evet, geri istiyorum. Belki de taşımayı hak eden birine vermem gerekiyor. Beni bırakıp gitmeyecek birine." Şaşkınca ona baktım. İki yıl sonra beni görüyordu ve bunu mu söylüyordu bana? Bıçağı döndürmeye başlamıştı. Kalbim oluk oluk kan kaybetmeye başlamış gibiydi.

"Sanırım uzun zamandır içinde tutmuş gibisin. İki yıl aradan sonra bunları mı diyorsun?" Gözünde acımazlık vardı ve bu gerçekti. Sonra aklıma bana dedikleri geldi. Ben sinirlenince ağır konuşurum Mihre. Ne dediğimi bilmem duymam. Sonra pişman olurum ama o an her şeyi söylerim.

"Evet, ne o sen gel deyince geleceğim, git deyince gidecek miyim? Ne bu ben senin süs köpeğin miyim? Bana bir açıklama bile yapmadan gittin, hiç mi düşünmedin benim buna nasıl dayanacağımı?" Sinirli sesi ile irkildim. Bağırmıştı ve etrafımızdaki insanlar bize bakmıştı.

Son darbesini vurmuştu. Bıçağı iyice kalbime sapladı. Artık paramparça bir kalp vardı elimde. O da böyle hissetiği için mi bana sinirliydi?

Neler oluyor bunlara acaba?

Bizim çiftimize nazar değdi bence ve bu sefer oyundan değil gerçekten ayrıldılar. Buna çok çok üzgünüm.

Sizce neden ayrıldılar?

Ya da yeni sezon ile fikirleriniz ve ya istediğiniz sahneler var mı?

Yeni sezonda görüşmek üzere.

Hepinizi seviyorum.

Kendinize iyi bakın....