NEFRET +18

3.5

Gözlerime uzun uzun bakarken dudakları nazikçe parmaklarımı öptü.

"Her şeyin en güzeline layıksın güzelim." Gülümsedim. Bakışlarım bulunduğumuz pahalı restoranın sahili gören masalarına kaydı.

Tıpkı bizim pozisyonumuzda bir çift vardı. Kadın sarışın ve muhtemelen uzun boyluydu. Halinden memnun partnerine büyülenmiş gibi bakarken ben onları izliyordum. Sanırım benimde partnerime öyle bakmam gerekirdi.

Bakışlarımı Yazgı'ya çevirdiğimde aynı çifte baktığını gördüm. Büyük ihtimalle ben baktığım için bakmıştı çünkü saatlerdir gözlerini benden alamıyordu.

"Gidelim mi?" Başını olumlu anlamda salladığında masadan kalktık. Burası Yazgı'ya aitti ve tanındığı için üzerimizdeki bakışlar rahatsız ediciydi. Bu yetmiyormuş gibi başımızdan eksilmeyen garsonlara en fantazili küfürlerimi söylemek istiyordum.

Bu ilgi ve böylesine odak noktası olmak artık kusma isteğimi arttırmaya başlamıştı.

Ellerimiz sımsıkı birleştiğinde çıkışa doğru ilerledik.

Dışarıya gecenin soğuğu hakimdi.

"Ben kullanıyorum." Yazgı şoförden anahtarı aldığında centilmenlik yaparak kapımı açtı. Gülümsemekle yetindim.

Trafiğe çıktığımızda dakikalar hızla geçiyordu.

Gecenin soğuğuna birde puslu hava eklenmişti. Neden bedenimi ele alan umutsuzluktan kurtulamıyordum? Neydi bu memnuniyetsizliğimin sebebi?

Barlas'ı özlemiştim.

Yazgı büyük elini çıplak bacağıma attığında gözlerini yoldan ayırmadı.

Sikeyim. Kendimi huzursuz etmem yetmiyormuş gibi onu da karamsarlığa sokuyordum.

Kırmızı ışıkta durduğumuzda elini şefkatle bacağımda gezdirdi.

"Seni seviyorum Yazgı." Bunu içten söylemiştim çünkü haftalardır süren kabuslarıma ve halüsinasyonlarıma sabırla katlanıyordu.

Yaşadığımız hazzın, zevkin ve en güzel anların doruklarındayken bile gördüğüm aptal halüsinasyonlar yüzünden mutsuz olabiliyorduk.

Tedavilik bir durum söz konusuydu fakat kendimi buna hazır hissetmiyordum. Buna rağmen elinden geleni yapıyordu.

Neydi buna neden olan şey? Şey diye sıfatlandırdığım haftalarımı zehir eden neden neydi?

"Bende seni Esila." Uzanıp yanağıma öpücük bıraktığında gülümsedim.

Biraz olsun kendimi iyi hissederken ışıklar yeşile dönmüştü.

Yazgı yan şerite geçmek isterken saniyelik hızla arabanın yanından geçen motorsiklet Yazgı'yı sollarak geçti.

Bu ben ecelime susadım demekti.

Yazgı yanından hızla geçip giden motora bakarken dudaklarının kenarı kibirle kıvrıldı.

"Biraz eğlenmek ister misin karıcığım?" Adrenalin damarlarıma nüfus ederken Yazgı tek tük arabaların olduğu otobanda gaza bastı. Tekerler asfalta değmiyor adeta uçuyordu.

İbre hızla sağ tarafa dönerken kaçla gittiği hakkında hiçbir fikrim yoktu.

Gözlerim direksiyonu tutan ellerine kaydı. Fazla güzeldi. Bu düşünceyi bastıran Yazgı'nın öndeki arabayı yanlayarak geçmesi oldu. Bedenim çok az sarsılırken heyecanla emniyet kemerine tutundum. Yazgı'nın bir eli hala bacağımdaydı.