1.4

118K 3.2K 958
                                    

"Belkide evliliği erkene almalıyız, öyle değil mi karıcığım?" Koltuğa yavaşça yaslanırken fikrini bir anda neyin değiştirdiğini merak etmiş sayılırdım.

"Neden?" Çalışma masasının üzerine silahını bırakıp arkasına yaslandı.

"Beni sorguluyor musun?" Göz devirme isteğini bir kenara itip kollarımı karnımın üzerinde birleştirirken koltuğa daha çok gömüldüm.

"Benim neyim var? İyileşmek yerine neden daha kötü hissediyorum?" Ciğerlerini derin bir nefesle doldurdu.

Uzun süre gözleri bedenimde odaklı kaldı. Doğruca göğüslerime bakarken bunun farkında olmadığını, daldığını düşündüm. Dudaklarım memnuniyetle kıvrıldı. 

Karadağ'ın her hareketi bende kalıcı hasarlar bırakıyordu. İçimde kıvılcımlar harlanırken gözlerini gözlerime taşıdı. Koyu yeşil gözleri.

"Uzun zamandır sevişmiyoruz?" Ne!? Gülümsemem daha da genişlerken başımı geri doğru yatırıp kahkaha attım.

"Kötü hissetmemin sebebi bu olamaz?" Başını hayır anlamında salladı.

"Ben kötü hissediyorum." Yeşilliklerindeki yoğunluk artarken bunu istemiyordum. Bu adam nasıl yaptıklarını hemen unutabiliyordu?

"Senin sürtüğün değilim." Saçlarımı gelişi güzel düzeltip boynumu biraz açtım.

"Doğru, karım olacaksın." Net üç kelime. Bunu istiyordu.

"Peki ya sonrası?"

"Şimdiyi düşünelim. Müstakbel kocanı mutlu etmelisin." Davetkar şekilde beklerken bu ahlaksız teklifi kabul etmeyecektim.

Onunla sevişmek tarif edilemeyecek derecede zevk vericiydi fakat istemiyordum.

Ona yönelik hiç bir tepki vermeyince ayağa kalkıp büyük masanın etrafında dolaştı. Tek bir hareketini kaçırmıyor dikkatle izliyordum.

Avını bekleyen bir avcı gibiydim. Yanıma oturduğunda kokusu başımı döndürdü.

"Bana dokunmaya cüret etme." Sesim tehditten çok uzak alaylı çıkmıştı. Yaklaşmaması için ayaklarımla tekmelemeye başladığımda bacaklarımdan tuttu. Naz yapan küçük çocuk gibiydim.

Dudaklarında piç gülüşü yerini alırken tek hamleyle kucağına kaldırdı.

Açtığı kollarının arasına girip bacaklarının üzerine oturmak zorunda kaldım. Dudaklarımızı anında birleştirdiğinde elleri kalçalarımı kavradı.

Onu durduramayacağımı biliyordum.

Bacaklarını bacaklarımın arasına aldığımda ata biner şekilde oturdum. Kalçalarımı sıkarak erkekliğinin üzerine çekti böylece daha yakınlaşmış olduk.

Alt dudağımı dudaklarının arasına aldığında bedenimi yavaşça erkekliğinin üzerinde hareket ettirdi.

Dili arsızca ağzımda keşfe çıkmışken hareketlerim hızlanmış erkekliğinin üzerinde sürtünüyordum. Elleri kalçalarımda gevşerken artık ben zevkle erkekliğinin üzerinde ritmik şekilde ileri geri hareket ediyordum.

Şuan hakimiyet ondaydı ve kendimi ona teslim etmiştim.

"Senin gibi kendinden emin ve başına buyruk bir kadının itaat ettiği anlar çok hoşuma gidiyor." Diğer kadınlarda bu kadar zevk alabildiğini düşünmüyordum. Gerçi başka kadınlar var mıydı bunu da bilmiyordum.

Dudaklarımızı ayırıp alnını alnıma yasladı.

"Hoşuna gitmek, istediğim son şey bile değil." Dudakları kıvrıldı.

NEFRET  +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin