2-Altın

6.8K 422 112
                                    


Adım sesleri yaklaştıkça korkum daha çok artmaya başladı. Çok geçmeden içeriye meraklı gözlerle Aykan abi girince rahat bir nefes verdim. Aykan abi bu küçük yerde bir sürü dükkan işleten başarasına başarı katan biriydi. Onu tanımayan başarısını bilmeyen yoktu.

"Kardeşim ne oldu?" Aykan abi yanıma gelip elini omzuma attığında ağzımdan bir hıçkırık firar etti. "Kimsin necisin adın ne?"

"B-ben...Adım Elvan Emin..." Ağlayarak konuştuğum için kelimeler ağzımdan kesik kesik çıkmıştı. Kaşımda ki adam anlamış olacak ki kafasını salladı.

"Tamam Elvan, benim de adım Aykan..." Kafamı salladığımda Aykan abi sırtıma yavaşça vurdu. "Ben-" Sırtıma aniden giren ağrıyla inledim.

 "Ne oldu Elvan?" Sızlayan sırtım canımı çok yakarken ağlamam daha da şiddetlendi. Ayların belki de senelerin birikmişliği vardı üstümde. 

"Bu izler ne?" Tişörtümün sıyrıldığını sırtıma vuran soğuk rüzgardan anladım. Hızla arkamı döndüğümde Aykan abiyle göz göze geldik.

"Ben şey..." diye mırıldandığımda ne diyeceğimi bilemedim.

"Sen ney? Kardeşim ne oldu ne oluyor anlat bana." Kafamı eğip alt dudağımı dişlediğimde ne yapmam gerektiğine karar vermeye çalışıyordum. Söylemekten zarar gelir miydi? Aykan abi tanıdığım biriydi bunca zamandır mahalleliye yardım etmiş adını böyle böyle duyurmuştu. Anlatsam belki yardım ederdi. "Hadi gel oturalım şöyle sende anlat olur mu?"

"Olur..." Aykan abi kafasını sallayıp bana temas etmemeye çalışarak kaldırımın kenarına oturdu. Bende yanına geçtiğimde parmaklarımla oynamaya başladım.

"Dinliyorum." Derin bir nefes alıp boğazımı temizledim.

"Ben küçük yaşlarımda çift cinsiyetli biri olduğumu öğrendim. Annem bunu çok normal karşılasa da beni çok seven babam bu durumu hiç güzel karşılamadı. Hep bana yarımmışım muamelesi yaptı. Onlu yaşlarıma geldiğimde de türlü bahanelerle vurmaya başladı. Her gün kemeriyle yada evden bulduğu herhangi bir şeyle vurmaya devam etti. Vücudumda ki yara izleri yüzünden okulda da çok zorbalığa uğradım." Gözlerim tekrardan bulanıklaştığında elimin tersiyle gözlerimi sildim.

"Bir şekilde bugüne kadar idare ettim annem de çok korudu beni. Son zamanlarda babam biraz borca girdi bu yüzden para lazımdı ona. O da çareyi beni ellilerinde yaşlı bir adama satmakta buldu." Ağlamam şiddetlendiğinde Aykan abi yumruklarını sıktı.

"Kardeşim sen kaç yaşındasın da ellilerinde bir adama satıyor seni?" Sinirle konuştuğunda kafamı eğdim.

"17 yaşındayım..." diye mırıldandım.

"Nerede yaşıyorsun peki?"

"İki sokak öte de." Aykan abi kafasını sallayıp beni yavaşça kolumdan tuttu ve ayağa kaldırdı. "Evine gidiyoruz şu şerefsiz babanın derdini anlayalım bir." Hızla kafamı sağa sola salladım.

"Öldürür beni yaşatmaz ki Aykan abi.." diye mırıldandım.

"Ben varken hiç bir şey yapamaz. Gel hadi benimle." Aykan abi de ayağa kalktığında beraber hızlı adımlarla evime doğru yürüdük. Tarif ettiğim apartmanla Aykan abi hızla içeriye girdi. 

Kapının önüne geldiğimizde ise kapıyı sertçe yumruklamaya başladı. İçeriden adım sesleri geldiğinde çok geçmeden annem kapıyı açtı. Aykan abi kolumdan yine aynı yavaşlıkla kavrayıp beni içeriye soktu. Oturma odasına ilerlediğimizde yerde oturan babamın bizi görmesiyle elinde ki bardak yere düştü.

"Lan birde orospu mu oldun başıma?" Babam hızla ayağa kalkıp yanıma gelmeye çalıştığında Aykan abi yüzüne sert bir yumruk indirdi.

"Senin derdin ne lan? El kadar çocuktan ne istiyorsun oğlum sen?" Babam kanayan burnunu tutup bir hışımla ayağa kalktı.

"Hafta sonu nikahın var ama sen orospuluk yapıyorsun öyle mi yattın mı bari altına?" Yüzüme öldürmek istiyor gibi baktığında sertçe yutkundum. Midem bulanıyordu artık.

"Kelimelerine dikkat et canımı sıkma benim." Babam bir hışımla Aykan abiye döndü.

"Bana bak al şu orospunu götür, karın mı yaparsın artık ne yaparsın bilmem 40 altınımı da getir. Adımız beş paralık oldu bu pislik yüzünden." Babamın arkasını dönüp yere oturmasıyla ağlamamak için yanaklarımın içini dişledim. Yanımda ki beden elini kolumdan çektiğinde gözlerimi korkuyla kapattım.

"Fuat kasa da ki bütün altınları attığım konuma getir. Çabuk ol." Gözlerimi hızla açtığımda Aykan abinin telefonla konuştuğunu gördüm. Telefonu bir hışımla kapatıp elimden tuttu ve beni rastgele bir odaya soktu.

"Elvan bunu yaptığım için affet beni ama seni daha fazla bu iğrenç adamın yanında tutamam. Benimle gelir evimde yaşarsın rahat etmezsen nikah da kıyarız. Hiç bir zaman bana eş olmanı beklemem senden bu konuda rahat ol. Şimdi git valizini topla da bir an önce gidelim bu evden..." Dolan gözlerimle yüzüne baktım.

"Teşekkür ederim ben...ben.." Ağlamam daha çok arttığında Aykan abi eğilip sıkıca sardı bedenimi.

"Artık ağlamak yok hadi git eşyalarını topla." Kafamı salladığımda kollarından ayrılıp hızla odadan çıktım ve kendi odama girdim. Camın kenarında ki tekli koltuğa baktım buraya oturur bir gün benimde kurtarıcımın geleceğinin hayalini kurardım. Sonunda o gün gelmişti. Aykan abi çok iyi biriydi o her ne kadar istemese de ona gerekirse eşlik de yapardım beni kurtardı ya o yeterdi. 

"Annem kuzum benim." Annem açık kapıdan içeriye girdiğinde hızla yanıma gelip belime sıkıca sarıldı. "Elvanım Aykan çok iyi biri mahalleliye yaptığı iyilikleri bilirim o üzmez seni. Sende üzme onu, yaşın çok küçük daha bebesin biliyorum ama ailesine karşın mahcup etme onu tamam mı güzel oğlum?" Hızla kafamı salladım ben Aykan abiyi nasıl üzerdim ki. Gerekirse her istediğini yapardım eşlik de neydi? "Güzel meleğim benim hadi hazırla valizini hemen çık git bu evden. Ben fırsat buldukça seni arayacağım tamam mı?"

"Tamam anne..." Islak yanaklarımı silip burnumu çektim. Annem gülümseyip kollarımdan ayrıldı ve bana son kez bakıp odadan çıktı. 

Annemi çok özleyecektim onu bu evde bırakmaya içim el vermiyordu ama elimden hiç bir şey de gelmiyordu. Bu düşünceyle birlikte iç çekip valizime iki üç parça kıyafetimi doldurmaya başladım. İşim bittiğinde ise valizimi alıp hızla odamdan çıktım. Aykan abiyle babamın sesi oturma odasından geliyordu. Valizi kapının yanına bırakıp yavaş adımlarla odaya girdim.

"Hadi eyvallah." Aykan abi bir hışımla arkasını dönüp yanıma geldi ve elimden tutup beni odadan çıkardı. 

Annem dolu gözleriyle kapının önünden bana bakıyordu. Bu haline gülümseyip kollarının arasına girdim ve sıkıca sarıldım. Birbirimizle vedalaştıktan sonra tekrardan Aykan abinin yanına gittim. O da yerde ki valizimi alıp kapıyı açtı. Evden çıktığımızda akan göz yaşlarımı elimle silip derin bir nefes verdim ve anneme el salladım. Aykan abinin hayatını mahvetsem de sonunda kurtulmuştum...


              Devam Edecek

:)

MÜPHEM (BXB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin