Masada duran çiçekleri elime alarak gözlerimi üzerinde gezdirdim. Üzerinde duran notu alarak merakla okudum.
"Umarım tekrar karşılaşabiliriz Eliza..."
Kimdi bu? Neden bir çiçek ile not gönderilmişti bana? Şirketime benden habersiz kim girmişti?
Merakla sandalyeye oturup telefonla asistanım Mine'yi çağırdım. Kapının tıklanmasıyla arkama yaslanarak gel diye bağırdım.
"Buyrun Eliza Hanım, ne istemiştiniz?"
Ciddi bir surat ifadesi ile önce çiçeklere ardından tekrar Mine'ye dönerek elimdeki notu havaya kaldırarak salladım.
"Bunları kimin gönderdiğini biliyorsundur herhalde"
Kafası karışmış bir halde kırmızı güllere baktı.
"Bilmiyorum Eliza Hanım, ben sabah şirkete geldiğimde de odanızdaydı biliyorsunuz sanmıştım"
Kafamı olumsuz anlamda iki yana salladım.
"Haberim yoktu. Dün şirkete değildim o zaman var mıydı bu çiçek ve not?"
"Hayır yoktu, bu sabah gelmiş olmalı"
Merakla kaşlarımı çattım. Kim olabilirdi ve odama nasıl izinsiz girebilirdi? Çatık kaşlarımla sandalyeden kalkarak kapıya doğru ilerledim.
"Kamera kayıtlarına baktın mı peki?"
Mine de benim peşimden gelirken odadan çıkmıştık bile.
"Bakmadık Eliza Hanım"
Sinirle olduğum yerde durarak Mine'ye döndüm.
"Neden asistanımsın o zaman Mine?!"
Tekrar kafasını eğdi.
"Özür dilerim Eliza Hanım"
Sinirle şakaklarımı ovdum ve kafamı kaldırıp bize bakan birkaç çalışana doğru çıkıştım.
"HEPİNİZ ÖNÜNÜZE DÖNÜN, DERHAL İŞİNİZİN BAŞINA"
Herkes işine döndüğünde Alkın'ın odasının kapısı açıldı. Gözlerim bu sefer ona döndü. Şaşkınca bana baktı ama şuan onu umursayacak durumda değildim. Arkamı dönerek ilerlerken Mine'ye bakmadan seslendim.
"Gel benimle"
Mine'yle beraber güvenlik odasına gittik. Güvenlikten sorumlu olan Ahmet beye baktım.
"Dün akşamdan bu saate kadar olan tüm güvenlik kameralarını kontrol et"
Başını sallayarak onayladı.
"Açıyorum hemen Eliza Hanım"
Bilgisayara dönerek bir iki tuşa bastı ve tüm kameralar açıldı. Daha net görmek için elimi masaya dayayarak bilgisayara doğru eğildim.
"Kimi arıyoruz Eliza Hanım?"
Ahmet beye dönerek sıkıntıyla derin bir nefes verdim
"Bende bir bilsem kimi aradığımızı..."
-------------------------------------
Alkın'ın anlatımından
İki gün önceKafamı dağıtmak için bize ait olan Akar Bar'ına gittim. İçeri geçerek her zaman oturduğum masaya geçip garsondan kırmızı şarap istedim. Kaç saat geçtiğini hatırlamıyordum artık.
Gözlerimi etrafa gezdirirken gözüme bir kız çarpmıştı. Deli gibi dans ediyor ve bağırarak şarkı söylüyordu. Kızı sanki tanıyor gibiydim ama arkası dönük olduğu için yüzünü göremiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ortağım Bir Mafya
ChickLitKendi şirketine çalışmaya giden Eliza, başına neler geleceğinden habersiz bir şekilde yeni ortakları ile tanışır. ------------------------ Ona çıkışım üzerine beni araba ile arasına aldı. "Sabrımı zorlama küçük hanım" Sesi çok ürpertici bir şekilde...