Aniden gözlerimi açarak yataktan doğruldum. Nefes nefese ve ter içinde kalmıştım, dilim damağıma yapışmıştı resmen. Biraz soluklandıktan sonra rüyanın etkisinden çıkmaya çalıştım.
Kabus görmüştüm. Babam ve abimin bir binanın içinde ellerinde silahlarla insanları öldürdüklerini görmüştüm. Çok kötüydü ve de iğrenç. İnsanların her yerinden kan çıkan korkunç bir kabustu.
Aklıma gelen rüya ile midem bulanmıştı. Elimi ağzıma atarak koşarak lavaboya gittim, klozete doğru eğilerek kusmaya çalıştım. Ama kusamıyor sadece öğrürüyordum, bir süre sonra oturduğum yerden kalkarak ağzımdaki tadın gitmesi için birkaç kez ağzımı çalkaladım.
Derin nefes alıp verirken gözlerim terden üzerime yapışmış tişörte kaydı. Bu şekilde duramazdım banyo etmeliydim.
Yanıma kıyafet almadan duşakabine girdim ve suyu ayarladım. Tek tek kıyafetlerimi çıkartırken aklım hala etkisinde olduğum rüyadaydı.
Düşünme Eliza, düşünme Eliza.
Başımı olumsuz anlmada sallayarak aklımdaki düşünceleri göndermeye çalıştım. Duşakabine girerek sıcak suyun bedenimi rahatlatmasına izin verdim.
Yarım saat sonunda duştan çıkarak banyoda bulunan havluyu bedenime sardım. Odaya geri döndüğümde dolabın karşısına geçerek kıyafet seçmeye başladım. Tam benim bedenime göre olan bir sürü kıyafet vardı.
Acaba bu oda ve bu kıyafetler benim için miydi yoksa başka biri mi kalıyordu burada? Aklımda olan soru ile kaşarım çatılmıştı. Başka bir kız için olamazdı herhalde, yani öyledir değil mi?
Ay be iyice saçmaladım bende! Olamaz yani olmamamı, yok ya yok.
"Off saçmalama Eliza, düşündüğün şeye bak!"
Dolapta bulduğum kıyafetlerle güzel bir kombin ayarlayarak üzerimi giyinmeye başladım.
Dışarı çıkmak ve biraz hava almak istiyordum. Evin içinde resmen nefesim kesiliyordu.
Bu arada Alkından da çok ses çıkmıyordu, ama bu benim açımdan daha iyidi en azından kafamı toparlamama yardımcı oluyordu.
Üzerimi giyindiğimde derin bir nefes verdim ve önceden şarja taktığım telefonumu yanıma alarak odadan çıktım ama çıkmadan önce de saate baktım, çoktan akşam beşi geçmişti. Allah'tan çekmecede şarj aleti vardı da telefonumu kullana biliyordum.
Yavaşça merdivenlerden aşağı inmeye başladığımda gözlerim ile de Alkın'ı aradım. Sanırım uyumuştu o da. Acaba not falan mı bıraksaydım, beni görmezse belki telaşlanabilirdi. Aman neyse biraz telaşlansın birşey olmaz diyerek yavaşça dış kapıyı açtım.
Allah'ım nefes alıyorum resmen!
Soğuk rüzgar bedenime çarpsa da çok umursamayarak yürümeye devam ettim. Biraz yürüme mesafesinden sonra denizin yanına ulaşınca derin bir nefes vererek kendimi kumun üzerine bıraktım. Etraftaki sessizlik ve dalga sesleri ile biraz olsun huzuru hissedebilmiştim. Denize bakarken aklımda tonlarca soru dönüyordu ama bunlar maalesef cevapsız sorulardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ortağım Bir Mafya
ChickLitKendi şirketine çalışmaya giden Eliza, başına neler geleceğinden habersiz bir şekilde yeni ortakları ile tanışır. ------------------------ Ona çıkışım üzerine beni araba ile arasına aldı. "Sabrımı zorlama küçük hanım" Sesi çok ürpertici bir şekilde...