Ortağım Bir Mafya

10.bölüm

(Multimedyada yeni karakterimiz Belçin, 26 yaşında ve şirketin müdürü)

Babamın dedikleri ile kaşlarımı çattım ve sinirle ayağa kalktım.

"Siz ne dediğinizin farkında mısınız gerçekten?"

Yarım saat önce toplantıya başlamıştık ve duyduklarım ise benim sinirimi her geçen dakika daha çok bozmama yardımcı oluyordu.

Size kısaca ne olduğunu özetliyim.

Ahmet amcanın aile dostu olan biri kızını bizim şirkete müdür yapmak istiyormuş. Ahmet amca başta itiraz etse bile sonunda ikna olmuş ve babama söyleyerek bir anlaşmaya varmışlar.

Sorun burada değil, sorun şu ki bana bu olayın hiçbir şekilde sorulmaması ve bundan benim en son haberimin olmasıydı.

Alkın'a doğru döndüğümde, hiç umurumda değil gibi elindeki telefonu ile ilgileniyordu. Bu haline göz devirerek daha yeni kalktığım sandalyeye geri oturdum.

Ellerimi başımın arasına alarak derin bir nefes verdim. Ahmet amca mahçup bir şekilde bana baktı.

"Kızım sana sormadan karar vermek istemezdik ama herşey çok ani oldu. İstersen gelmez ben bir şekilde hallederim olur mu?"

Zorla gülümseyerek kafamı kaldırdım.

"Yok Ahmet amcacım gelsin tabi, ben biraz ani oldu diye patladım öyle"

Cümlemi bitirdikten sonra ayağa kalkıp izin isteyerek kendi odama geçtim. Sandalyeye oturarak ellerimi başımın arasına aldım.

Şuan ki müdür olan Volkan beyde toplantıya girmişti ve olayları duyunca ilk başta şoka uğramış daha sonra sorun etmeyerek şirkette ikinci müdür olmayı kabul etmişti.

Evet ikinci müdür oldu çünkü onu kovmak istememiştim. İşinde gayet başarılıydı ve yeni gelen kızın nasıl biri olduğunu daha bilmiyordum bu yüzden şirkette çalışmaya devam edecekti.

Bu olaylardan sonra kafa dağıtmak için karısı ve çocuğu ile uzun zamandır planladığı o tatili şimdi yapmak istiyordu. Haklı olarak ona 1 aylık iznini vermiştim.

Kafam o kadar dağılmıştı ki yeni müdürün adını sormayı bile unutmuştum.

Sıkıntılı bir nefes vererek geri işimin başına döndüm. Üç gün sonra gelecek müdür için içimde nedense iyi olmayan şeyler vardı.

Hadi hayırlısı diyelim o zaman.

-------------------------------------------

Üç gün sonra

Odamda Alkın, Mine ve Alkın'ın asistanı Emre ile şirket hakkında küçük bir toplantı yaparken kapı tıklanılmadan ani bir şekilde açıldı.

Kaşlarımı çatarak gelene bakmadan sert bir şekilde bağırdım.

"Bu kapı çalınmadan açılmayacak demedim mi ben!?!"

"Alkııın"

Duyduğum kadın sesi ile hızlıca kafamı kaldırdım. Siyah saçlı, mavi gözlü ve fiziği gayet iyi olan çok güzel bir kadın girdi içeri.

Alkın'ın isminin "ı" harfini uzatarak ayağa kalkmış olan Alkın'a ilerleyerek ahtapot gibi kollarını boynuna doladı.

Büyüyen gözlerim ile onlara bakarken Alkın da kollarını kızın beline dolayınca bu sefer gözlerimi kısarak ellerine bakakaldım.

"Eliza Hanım devam edecek miyiz?"

Mine'nin sorusu ile gözlerimi o ikiliden çekmeden kafamı olumsuz anlamada salladım.