Alkın bana daha çok yaklaşmaya başladığında kalbim hızla çarpmaya başladı. Gözlerimin içine bakarak bir süre durdu ardından ağzını açmış tam birşey söyleyecekken telefonu çalması ile ağzını geri kapattı.
Sinirle gözlerini yumarak ağzının içinde küfür etti ve telefonunu cebinden çıkartmak için benden biraz uzaklaştı. Fırsattan istifade utançtan kıpkırmızı olmuş yüzümle hemen aradan sıyrılıp camla kaplı olan duvarın önüne gittim.
Alkın telefonla konuşurken bende kırmızılaşmış suratımı görmemesi için arkamı dönerek bir kaç tane camını açtım ve saçlarımı düzelterek ellerimi hızlanan kalbimin üstüne koydum.
Ne heyecanı bu kardeşim, sakin ol biraz!
Derin bir nefes verdikten sonra biraz olsun rahatladığımda göz ucuyla Alkın'a baktım.
Telefonla konuşmasına rağmen gözleri benim üzerimdeydi. Göz göze gelince gözlerimi kaçırarak masama ilerledim ve koltuğuma oturdum.
Telefon konuşması sonunda biten Alkın hala çatık olan kaşları ile benim olduğum yere doğru baktı, yavaş adımlarla bana yaklaşarak masaya ellerini dayadı ve bana doğru eğildi.
"Eliza son kez söylüyorum, bu işi iptal ediyoruz"
Sakin ve tane tane konuşması ile sanki daha yeni utançtan yerin dibine giren ben değilmişim gibi aynı rahatlıkla yeşil gözlerinin içine baktım ve onun gibi tane tane konuştum.
"İşi iptal etmiyorum Alkın"
Gözleri koyulaşmaya başladı, biraz olsun ürkmüştüm çünkü çok kötü bakıyordu ama yinede çok belli etmemeye çalışıyordum.
"Eliza, sabrımı zorlama güzelim"
Büyüyen gözlerimle ne dediğini idrak etmeye çalıştım. Güzelim mi dedi o bana? Ben bi öbür tarafa gidip geliyorum.
Şaşkın halime bakarak pis pis sırıtmaya başladığında kendimi toparlayarak boğazımı temizledim ve önümdeki dosyaları düzeltiyormuş gibi yaptım.
"Alkın çıkar mısın artık odamdan?"
Göz ucuyla ona baktım, hala bana bakarak sırıtıyordı.
"Ne oldu? Etkilendin bi sanki?"
Dehşete düşmüş gibi ona bakarak ellerimle kendimi gösterdim.
"Ben mi? Senden mi etkilenmişim? Çok komikmiş ya hatırlat güleyim bir ara"
Abartılı bir şekilde kurduğum cümlelerle kısıkça güldü ve geri çekildi.
"Hatırlatırım merak etme" diyerek göz kırptı ve odamdan çıktı.
Salak gibi hala arkasından boş kapıya baktığımı fark edince hafifçe yanaklarıma vurdum.
"Kendine gelsene kızım"
Önümde duran bir yığın dosya ile daha yeni yaşananları unutmuş ve yalandan ağlamış gibi yaptım.
Çalışmaktan nefret edeceğim bu gidişle.
----------------------------------------
İşlerimi sonunda bitirmiştim ve şimdi şirketten çıkıyordum. Saat çoktan gece yarısı olmuştu ve ben çok yorulmuştum. Yorgunlukla arabamı bulmaya çalışırken neden bu kadar uzağa park ettim diye yakındım. Arabamı sonunda gördüğümde tam oraya doğru yönelecekken aniden önümde siyah bir araba durdu. İki tane koruma gibi duran adam inerek karşıma geçti.
Şaşkınlıktan ve korkumdan ağzımı bile açamamıştım.
"Eliza Soykan?"
Adımı söylemeleri ile üzerimdeki şaşkınlıktan kurtularak kaşlarımı çattım ve başımı yavaşça salladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ortağım Bir Mafya
ChickLitKendi şirketine çalışmaya giden Eliza, başına neler geleceğinden habersiz bir şekilde yeni ortakları ile tanışır. ------------------------ Ona çıkışım üzerine beni araba ile arasına aldı. "Sabrımı zorlama küçük hanım" Sesi çok ürpertici bir şekilde...