27- Gitme

1.1K 90 54
                                    



İyi okumalar...

___



Tek elim çaktırmadan karın üzerine düştü ve büyükçe bir şekilde avuçladım karı avucama. O kendinden geçmiş bir şekilde dudaklarımı sömürüp karnımda kelebekler uçuşturmaya başladığı sırada, tek hamlede kafamı ondan uzaklaştırdım ve ağzına avuçladığım karı tıkadım.

Jungkook, altındaki esmerin ağzına avuçladığı karı tıkıştırdığı gibi bir çırpıda üzerinden doğruldu. Tepkilerini bile ölçmeye yeltenemeyip savsak adımları eşliğinde karın içerisinde çırpına çırpına, boğuk ve şaşkın bir şekilde öksürmeye başlayan adamdan hızla uzaklaştı. Aynı zamanda da dudaklarından intikamını almış olmanın verdiği mutluluk nedeniyle kahkahalar dökülüyordu.

Esmer öksüre, tüküre karda oturur pozisyona geldi ve kocaman açılmış gözleri eşliğinde ağzına giren karın bir kısmını istemsiz bir şekilde yuttu. "Seni yaramaz kutup ayısı." diye tısladı fazlasıyla boğuk çıkan sesiyle, yaşadığı şoku atlatmaya çalışırken.

Taehyung'un tabiriyle kutup ayısı, ukala ve kendini beğenmiş bir tavırla baş parmaklarını kulaklarına götürdü ve dilini çıkararak dalga geçercesine, neye uğradığına şaşıran adama sergiledi. Taehyung'un dudaklarına sevdiğinin bu tavırlarına karşılık tembel bir gülümseme yayıldı. Küçüğünü eğlenirken görmeyi seviyordu. Böyle anları nadir olurdu zaten, bu yüzden onun için fazlasıyla kıymetliydi.

"Yaa bak kim miş kutup ayısı." diye kıkıradı Jungkook. Eğildi ve avucunun içerisini karla doldurdu, ardından onu elinde yuvarlayarak kar topuna çevirdi ve bir an bile tereddüt etmeden, ağzından karı neredeyse arındırmış olan sevgilisinin suratına doğru fırlattı, eğlendiğinin en büyük kanıtı olan gülüşleri eşliğinde.

Kar yine yavaştan hızını arttırmaya başladığı sırada, Taehyung, suratına suratına yediği kar toplarını umursamamaksızın hızla yerden kalktı. Ellerini paçalarına vurarak temizleme gereği bile duymadan, gözlerini kısarak gökyüzüne yöneltti.

Beyazı severdi Taehyung, bu yüzden karı da fazlasıyla seviyordu. Karın içerisindeki tek siyah gibi hissetti kendini o an, soyut hissetti, ait olmadığı bir yerdeymiş gibi hissetti... Ama bilmediği bir şey vardı; siyah en nadir olanıydı, beyazdan daha temizdi oysaki siyah. Beyaz tüm kirleri içerisine hapseder ve bunu kolaylıkla dışa vurmaktan çekinmezdi, ama siyah öyle miydi? Kolay kolay kirlenmezdi siyah, kirletmezdi kendini, kirlense de belli etmez ve kendini temizlemeye çalışırdı.

Eğildi ve bir kar topu da o oluşturdu, yavaşça fırlattı sevdiğine doğru. Kıyamazdı ki sertçe atmaya... Ardından üstü neredeyse beyaz çarşafla örtünmek üzere olan monta yöneldi. Onu yerden aldı ve hızla üzerindeki karları silkeledi. Durmaksızın yediği kar toplarını umursamadan küçüğün yanına doğru koşar adımlarla ilerledi.

Her adımında botları karın içerisine batıyor ve yok oluyor gibiydi. Yakında bir fırtına kopacak gibiydi ve bu hafiften de olsa kendini göstermeye başlamıştı. Dağlık alandı ve karın bu kadar çabuk yükselemesi epeyce normaldi.

"Hey, uzak tut o şeyi benden!" diye ciyakladı Jungkook, elinde montla ona doğru yaklaşan sevgilisine karşılık sitemkar bir şekilde. Montu gördüğü gibi panikle ellerindeki karları fırlatarak topuklarını döndüğü an düşe kalka koşmaya başladı.

"Biliyorum zor ama," dedi Taehyung, sevdiğini zorlanmaksızın belinden yakalayarak kendine çevirdiği vakit. "Terapiden yeni çıktın, hasta olacaksın." Onu düşündüğü için sersemce sırıttı Jungkook. "Birlikte olalım o zaman." Derin bir gülücük bıraktı esmer olan. Kavradığı ince beli biraz daha sıktı ve tek beden olmak istercesine kendine yapıştırdı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 08, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Memento More / taekook +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin