sen benziyorsun hayvan!

🫀1

Keyifli okumalar 🤍

İlk bölüm için fikirlerinizi merakla bekliyorum.

📍

"Amerika'yı askeriyle beraber sikeyim, bok vardı İran'da." Şahin kalın, sert sesiyle çamura bata çıka sövüyordu. Sabahın erken saatlerinde görev var diye kaldırılmışlar, İran'ın batısında esir alınmış 8 Amerikan askerini köylünün elinden alıp Türkiye'ye getirmek üzere yola çıkmışlardı.

Komutanları binbaşı Özmen ve beraberindeki 3 kıdemli asker saatlerdir yoldaydı. Arabaları sınırın gerisinde kalmış, yola yürüyerek devam ediyorlardı. "Bir iki zayiat çıkarsak? En azından dövsek komutanım? Allah'ıma kitabıma sike sike öldürebilsem keşke."

4'lü uzun süredir her göreve beraber gittiklerinden samimiyetleri gereğinden fazla olmuştu, öyle ki ailelerin bile bilmediği sırlarını saklıyorlardı. Komutanlarının cinsel yönelimini dahi...

"Yavaş ol Türker, o dingilleri alıp geleceğiz. Bu kadar görevimiz." Özmen, sakin fakat dikkatli inceliyordu etrafı, her an tetikte olmaları can güvenlikleri açısından önemliydi.

Grubun içindeki keskin nişancıları olan Bertan şimdiden yorulmuş, çantasındaki suyuna uzanmıştı. Yol uzundu, hepsi biliyordu ki operasyon için İran hükümeti 40 saat vermişti ve 6 saat şimdiden geride kalmıştı.

"Ama komutanım lütfen!" Her görevin ardından mutlaka birilerini döverdi, dövmese bile itip kakardı. Hem ırkçı hem de faşitti Türker, sınır ötesinde hiçbir ortadoğuluyu ve Türk harici kimseyi sevmezdi.

Şahin hariç, o kürt kurtçuğa ölüp biterdi Türker.

"Türker al lan sırtımdakileri batıyorum ben." Özmen konuşmadı veya Türker'e cevap vermedi, zaten adam da önemsemeden Şahin'e dönüp yanına ilerledi. "Lan kurban olduğum madem kısacık bacakların var ne diye özel harekata geldin?" Uzun boylu adam tüm yükünü aldı ve çamurlu alandan çıkana kadar da vermedi.

"Lan ne alakası var dalyan gibi adamım ben, sizin bacaklar Victoria secret mankenleri gibi iki metre amına koyayım." Şahin söylenmeyi kesmedi bir saat kadar, Türker onu dinleyip çoğu dediğine kahkaha atıyordu.

"Hepinizi uyarıyorum, sadece alacağız ve geleceğiz. Başka da bir şey olmayacak, köylülerle münakaşa istemiyorum, 4 saat sonra köyde oluruz muhtemelen. " Özmen komutanın sesi pürüz istemiyorum der gibiydi, hepsi teker teker baş salladı.

Fakat Türker yine şansını denemekten çekinmedi. "Peki azıcık dalga geçsem? Vallahi fiziksel bir şey yapmam komutanım!" İstemsiz güldü Özmen, dostu gerçekten hiç akıllanmıyordu. "Karma orduymuş, yani aralarında başka milletlerden de var. Ortadoğulu bulursan dalga geçebilirsin."

Kahkaha attı Bertan, şimdiden Türker'in yapacağı ırkçılıkları düşündü. "Abi Yunan varsa yüzdürebilir miyiz peki?" Türker zevkle şevke gelirken ellerini ovuşturdu. 3 tur 31 çekse böyle zevk almazdı. "Türker sen nasıl time katılabildin? Oğlum amacımız milleti öldürmek ya da dalga geçmek mi?"

Türker Özmen komutanına baktı. "Değil mi komutanım? Asıp kesiyoruz diye geldim ben. Hatta doktor olacaktım da şimdi önüme suriyeli falan gelir diye asker oldum." Şahin adamın ensesine vurdu hafifçe.

"Taşşaklı bir herif olmasan seni döverdim." Fakat herif dövülemeyecek irilikte olduğundan bulaşmıyordu. "Döv Şahin'im beni, parçala, kır." Yavşak hareketleri herkesi güldürürken onun dünyanın en heteroseksüel adamı olması daha da gülünçtü.

"Komutanım ne zamandır soracağım ama bir türlü nasip olmadı.." nasip olmamasının nedeni Türker'in kendisini mimletip görevden bir süre uzak tutulmasıydı. "Ee sor?"

"Hani siz ucundan oğlan seviyorsunuz ya? Biz hiç görmedik yanınızda birini, komutanım siz bizi mi yiyorsunuz yoksa? Alınıp gücenirim." Özmen hasbinallah çekerek baktı dostuna, özel sorular sorarken kesinlikle sizli bizli konuşup saygıli olduğunu düşünerek cevap beklerdi.

Değişik bir türdü ve zaten bu meslekte de azıcık kafa kırıklığı lazımdı.

"Size yakalandığım günün sabahını sikeyim Türker." Sert görünümlü adam kıkırdadı, komutanının telefonundaki google geçmişini açıkça görüp anlamıştı her şeyi. "Ayıp komutanım ağzınıza hiç yakışmıyor, acaba sert mi seviyorsunuz anlamadım ki ya!"

Her şeyden daha fazla merak ediyordu bunu.

"Fazla merak etme sikerim seni."

Türker dehşet bir ifadeyle elini yavaşça götüne siper etti. "Komutanım olmaz, ben yapamam..." Özmen gerizekalı diyerek alnındaki teri sildi. Türker'in gevşekliği onu bazen çileden çıkarıyordu.

Fakat konuyu Bertan da Şahin de merak ediyordu.

"Komutanım cidden merak ediyoruz bu arada, yani hiç kimseden bahsetmedin bugüne kadar." Bertan saf bir merakla sordu, görev dışında dosttu hepsi ve şuan sadece yürüdüklerinden sohbet ediyorlardı.

"Bilmem... Yani öyle bir iki ilişkim oldu fakat aşık olmadım hiç. Ne severim ne sevmem belli değil, zaten bugüne kadar sadece görevimi yerine getirdim. Başka da bir şeye vaktim olmadı. " Derdi vardı bu konuda fakat öyle aman aman bir isteği yoktu.

"Hem tehlikeli işler oğlum, biri duyar hayatım biter." Askeriyedeki görevi sona ererse mahvolurdu. "Komutanım yine de sevmek güzel şey ya... Şöyle evde bekleyenin olunca hayat başka bir güzel oluyor."

Bertan üç yaşındaki bıcır bıcır kızını, dünya güzeli eşini düşündü. Onlar için bir ölür bin dirilirdi.

"Bunu diyen adam annesinin bulduğu tüm kızları reddetti yalnız." Şahin Türker'e misilleme yaparken Türker öpücük attı. "Aşkım ben her şeyimi sana saklıyorum." Siktir lan diyerek omzuna vurdu adamın, bazen yersiz yavşamalarına sert yanıtlar alıyordu Şahin'den.

"Naz yapma bebeğim sen de beni istiyorsun!" Ağzının içinden homurdandı Şahin, postalının ucuyla adamım diz arkasına vurup yere düşürdü. "Sus sikmim belanı."

Türker inlerken Bertan ve Özmen istemsiz güldü, ikilinin arası gerçekten bir tuhaftı.

"Oğlum hiç acıman yok mu senin ya, acıyor diyorum acıyor!" Sırtında iki çantayla her defasında aynı noktaya gelmeyi başarıyordu. "Çantamı ver lan kunduz, ben taşırım." Adam hiçbir şey olmamış gibi kendine geldi çabucak, yanındaki adama dönüp baktı. "Ben karıma iş yaptırmam, taşırım kendim."

"Ulan!"

Şahin Türker'in ensesinden tuttuğu gibi elinin altında almaya çalıştı, cüssesi buna çok müsade etmese de olabildiğince hırpalamış, Özmen komutan elinden alana kadar da vurmaya devam etmişti.

Ondan sonrası pek de sohbet olmadan devam ettiler yola, bu operasyondan sonra iki hafta dinlenme süreleri olacak, rahat rahat aileleriyle görüşebileceklerdi.

Özmen ise kimsesinin bulunmadığı o izbe yerde iki haftasını geçirecek, sanki ailesi varmış gibi olmayanları özleyecekti. Biliyordu ki yine kalbi boş, yuvasız ve ailesiz olacaktı.

Bu kader onu asla terk etmeyecekti.

📍

Bölümler uzun olmayacak fakat epey ilerleyecek, şimdilik öyle düşündüm.

Şahin ve Türker'in arasında hiçbir şey yok ve olur mu bilmiyorum.

Umarım hikâyeyi beğenirsiniz.

Yunan interseksüel bir asker ile komutan Özmen'in hikayesi bu....

Sizi seviyorum ♥️🌼