Bölüm:7 🍂

80 20 19
                                    


Selamun aleyküm

Keyifli okumalar 😁

~Yazardan~

Babası ve amcalarının yanından ayrıldığında annesi ve teyzelerinin yanına geçti Ali. Annesinin yanına oturup başını ona endişeyle bakan annesine doğru çevirdi.

- Anne, Enes amca diye biyi deyicekmiş. Ben de benim Enes amcam deyicek sandım. Ama başka Enes amcaymış.

Üzüntüyle annesine olanlardan bahsederken aklına takılan şeyle Efnan teyzesine döndü Ali.

- Elnan teyze Yusuf'un da diyey ismi Enes dimii?

- Evet Ali'cim.

Kaşlarını hayretle çattı Ali. "Ne çok Enes vay. Sadece Enes amca yok."

Gamze oğlunun içinde yara olarak kalan bu olaya nasıl alıştıracaklarını bilmiyordu. Oğlunun kolunu sıvazlayarak "Annecim, hadi sen arkadaşlarınla oyna, neden oynamıyorsun onlarla?" diye sorduğunda Ali "Anne moyalim bozut benim." diyerek dudaklarını büzerek başını hafif yere eğdi. Bakış açısına giren Erva ile geri kaldırdı başını. Ela gözlerini Erva'nın ela gözlerine odakladı ve "Noydu eyva? Seninde mi moyalin bozut?" diye sordu keyifsiz bir halde.

Erva, Ali'nin ellerini tutup "Sen üzüyünce ben de üzüydüm." diyerek endişeyle Ali'ye bakmaya devam ederken Ali geri çekmek istedi ellerini ama Erva'yı kırmaktan korkmuştu minik kalbi. "Eyva sen üzüyme, ben biyazdan mutlu oycam meyak etme."

Ali'nin kararına sevinçle ellerini çırptı Erva. Çok sevmişti Ali'yi, en yakın arkadaşıydı o ve onun mutlu olmasını istiyordu.

Ali oturduğu koltuktan inip Erva'ya "Hadi gidelim içeyi." diyerek odaya doğru ilerledi. İlerlerken Efnan teyzesinin sesiyle arkasına döndü Ali. Efnan "Off yarın hastaneye randevum vardı, bildirim geldi şimdi, unutmuşum." demesiyle Ali koşarak Efnan teyzesinin yanına ulaştı ve "Elnan teyze sana biy şey diicem ama özey." dediğinde Efnan merakla Ali'ye doğru yaklaşıp gülümseyerek "Öyle mi? Ay çok merak ettim şimdi." dedi ve Ali'ye doğru eğildi. Ali Efnan teyzesinin kulağına yaklaşıp fısıltıyla "Of deme Elnan teyze. Of denmezmiş, o zaman isyan etmiş oluymuşuz." Ali sözleri bittiğinde geri çekilip Efnan teyzesinin yüzünde meydana gelen şaşkınlık ifadesine baktı bir süre.

"Ya niye heykes ben biy şey söyleyince şaşıyıp kayıyo böye? Allah Allah!"

Ali'nin ellerini iki yana açarak söyledikleri herkesi güldürürken ona gülen annesi ve teyzelerini süzdükten sonra bir bomba daha patlattı Ali. "Biy de dülüyosunuz, siz büyütleyi anyamak çok zoy." Ali ona tekrar gülmelerine anlam veremeden Erva'nın yanına geri döndü. Erva'yla birlikte ablası ve diğerlerinin yanına geçtiklerinde ablasının yanına oturdu Ali. Ablasının kulağına yaklaşıp sessizce "Abla hayla üzdün müsün?" dediğinde Ahsen kardeşine dönüp "Hayır." dedi sadece. Ona verdiği sırrı anne ve babasına söylediği için hâlâ kızgındı kardeşine.

Ali ablasına sarılıp "Abla annemleye söylesekte eve mi ditsek? Benim uytum geydi." diyerek ablasının omzuna yasladı başını.

Kardeşini başıyla onayladı Ahsen. Tam kalkacaklarken Ömer ikisini durdurup Ali'ye döndü. "Tamam Ali biradan söylersiniz. Hadi sen biraz Erva'yla oyna bak seni bekliyor sabahtan beri."

Oyun oynamak istemiyordu Ali ama Ömer abisi haklıydı. Arkadaşını bekletmemeliydi. Ayaklanarak Yusuf ve Mihrimah'ın yanında ki Erva'nın yanına oturdu. Birlikte güzel bir oyuna daldılar...

Ömer, onları oda da bırakıp babasının yanına geçerken Büşra da Ahsen'le konuşup sıkıntısı her neyse gidermek için elinden geleni yapıyordu.

Ruh-u Revan (Tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin