~Erva'dan~
- Aliiiiiiiiii!
Yatağımın üzerinde ki dev gibi hamam böceği şaka mı yaaaaaa! Ne işi var bunun burada? Ayyyyyyy iğrenç Allah'ım ya!
Yalan değil böceği görünce gerçekten midem bulanmıştı. Hatta.. Hatta kusacaktım!
- Bir tanem noldu?
- Ali gelmeseydin?
- Namaz kılıyordum.
- Ya neyse Ali, şu böceği alı-
Midemin ağzıma gelmesiyle lavaboya koştum.
Kusunca rahatlarsın diyen kimdi ya? Ben kusunca neden perperişan oluyorum?
- Bir tanem, iyi misin?
- Geliyorum bir dakika.
Elimi yüzümü son bir kez yıkayıp çıktım. Ali endişeli bir halde beni bekliyordu.
- İyiyim merak etme.
- Böcekten mi miden bulandı? Hastalandın mı? Hastaneye gidelim mi?
- Böceği attın mı?
- Attım attım merak etme.
- Tamam kocam, merak etme ben iyiyim, böceği görünce midem ağzıma geldi. İğrenç!
- Tek öyle olsun. Ama herhangi bir rahatsızlığın olma ihtimaline karşı ıhlamur kaynatayım sana.
- Gerek yok kocam. Öğlen uykusu da yalan oldu iyi mi?
- Niye? Böceği attım, yatabilirsin.
İki elimi şakalarımı yaslayıp Ali'ye bakmayı sürdürdüm.
- Allah'ım kocamın rahatlığı şaka mı? Nolur şaka olsun, aminnn!
Ali üzerime gülerken ellerimi indirip midemin üzerine koydum.
- Yatakta hâlâ böcek olabilir. Off benim hâlâ midem bulanıyor.
- O zaman itiraz istemiyorum hastaneye gidelim.
- Olmaz Ali, ben sevmiyorum hastane. Önce annemin şifalı çaylarını deneyeceğim.
- Peki madem, gel sen salondaki koltuğa uzan. Bana tarifleri ver ben de sana hazırlayayım.
- Yok yok ben yaparım.
Ali bıkkınlıkla bana bakıp yanıma gelmiş ve beni kucağına almıştı. Şoku hızlıca üzerimden atıp kollarımı boynuna sardım, başımı da omzuna yasladım.
İnanır mısınız, ben Ali'yi hiç böyle hayal etmemiştim..
Ali beni koltuğun önünde indirip koltuktaki minderleri kaldırmaya başlayınca ne yaptığını anlamaya çalışarak onu izlemeye başladım.
- Ali?
- Böcek var mı diye bakıyorum ama yok merak etme. Rahatça yatabilirsin bir tanem.
Şaşkınlık ve mutlulukla koltuğa uzandım. İstifra edince bütün enerjim çekilmişti sanki. O yüzden Ali'ye hiç itiraz edemeyecektim.
***
Birkaç gündür mide bulantılarım devam ediyordu. Bende artık endişelenmeye başlamıştım. Ali de hastalanmıştı. Belli ki bne üşütmüştüm, benden de Ali'ye geçmişti.- Ali ateşin yükseliyor... Ben.. Ben sana bakamıyorum hastaneye gidelim mi?
- Olur mu öyle şey? Sen elinden geleni yapıyorsun..
Koskocaman adam ateşten tir tir titriyordu. Bende çaresizce ona bakıyordum. Hastaneye de gitmek istemiyordu. Sanırım son çarem Gamze annemi aramaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ruh-u Revan (Tamamlandı)
Teen FictionBu kitap mefhum isimli kitabımın ikincisidir!!! Mefhumu okumadan bunu anlamanız zor olabilir ☺️ Ruh-u Revan; Ruhun zuhuru, ruhun akışı, ruhun ferahlığı anlamlarına gelir... Tanıtım, İnsan nedir? Bunu sorgulayarak başladım ben. Sahi insan nedir ge...