~Ahsen'den~
Ömer'in elini o kadar sıkmıştım ki, artık kırılacak diye korkuyordum. Ömer de hiç sesini çıkarmıyordu. Ama bende korkudan bırakamıyorum ki...
Annemler gittikten sonra Ömer akşam için uçak bileti almıştı. Akşam olana kadar Sinop'u gezmiştik birlikte. Hayatımda geçirdiğim en güzel günlerden biriydi bugün..
- Güzelim, şimdi inişe geçiyoruz. Elimi bırakıp bana sarılman ikimiz için de daha avantajlı olur gibi ha? Ne dersin?
Derin bir nefes alıp Ömer'in elini bıraktım ve sıkıca sarıldım. Elini bırkatığımda o da derin bir nefes almıştı. Sanırım biraz fazla sıkmıştım..
Çok şükür uçak maceramız sona erdiğinde Ömer'le birlikte hem konuşup hemde çıkışa doğru ilerledik. Kaan babam havaalanında bizi bekliyordu.
- Ömeer? Elin acıyor mu?
- Yok güzelim ne acıması kırıldı sadece.
Başımı Ömer'in elini tuttuğum koluna yasladım.
- Ya ama napayım çok korktum..
Başımı kaldırıp Ömer'in yüzüne bakmaya çalıştım ama yüzünü diğer tarafa çevirmişti. Elini bırakıp önüne geçtim hemen.
- Sen bana trip mi atıyorsun Ömer Güneş?
- Yaanii, sayılır. Kocan yanındayken korkmana kırıldım biraz diyelim.
Yine yüzüne o muzip gülüşünü yerleştirdi Ömer. Aslında hakkı da vardı trip atmaya da, neyse dur madem o benimle uğraşıyor bende onunla uğraşayım.
Önünden çekilip yanına geçtim ve tekrar ilerlemeye başladık. Kollarımı birbirine bağladığım için Ömer'in uzattığı eli havada kalmıştı.
- Ne oldu?
- Yanımda olmana rağmen korktuğuma göre yeterli olamadın Ömer Güneş..
- Sayenizde soyadımdan nefret ediyorum güzel bayan.
Bu defa Ömer önüme geçmiş kollarını iki yana açmıştı bunları söylerken. Gülmeden edemedim. Ve kendimi tutamayıp kocaman sarıldım Ömer'e.
- Seni çooookk seviyorum Ömer Güneş.
- Bak şimdi seviyorum soyadımı. Hem, ben daha çok seviyorum seni.
Normalde bu replikleri başkasında görsem kusardım (sjjsnsşswokrms bu sadece Ahsen'in değil benimde düşüncem djahjejsns) ama şuan farklıydı. Ömer bunu vıcık vıcık değil, içtenlikle söylemişti.
Etrafın kalabalık olduğunu hatırlayınca hızla ayrıldım kocamdan.
- Noldu yine?
- Ya kalabalıktayız kocacım, hem babam bekliyor hadi.
- İyi madem güzel karım benim, hadi gidelim.
Tekrar el ele tutuşup ilerlemeye başladık. Az ilerde Kaan babamı görmüştük. Sanırım tek gelmişti ve biraz moralsiz gibiydi. Yanına ulaştığımızda sırayla sarıldık. Bizi görünce yüzü gülmüştü ama bir şeye canı sıkılmıştı ve ben bunu aşırı merak etmiştim şuan.
- Hoşgeldiniz kızım. Valiz falan yok mu?
- Yok baba, onları babamlar getirdi zaten.
- Hee iyi bakalım.
- Baba sen iyi misin?
Ömer benden önce davranıp ne olduğunu sormuştu şükür.
- Eve geçince anlatırım oğlum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ruh-u Revan (Tamamlandı)
JugendliteraturBu kitap mefhum isimli kitabımın ikincisidir!!! Mefhumu okumadan bunu anlamanız zor olabilir ☺️ Ruh-u Revan; Ruhun zuhuru, ruhun akışı, ruhun ferahlığı anlamlarına gelir... Tanıtım, İnsan nedir? Bunu sorgulayarak başladım ben. Sahi insan nedir ge...