26. BÖLÜM

12 3 0
                                    

"Evlat hasreti çeken anneler için."

-

Geniş şatafatlı evlerle çevrelenmiş sokağa girdik. Arabayı sola çektik ve arabadan indik. Temiz havayı ciğerlerime doldururken etrafa bakınıyordum. Valtor yanıma gelmiş çenesini omzuma yaslamıştı. Draken ise arabaya yaslanmış sigara içiyordu. Ona zarar vermezdi,zevkine içiyordu. "Plan ne güzelim?" Kafamı sağa çevirip yanağını öptüm. Bu sefer iz çıkmamıştı,çünkü ruj kurumuştu. "İlk önce üçümüz gireceğiz,sanki normal silah ithalatı yapıyormuşuz gibi. Sonra hepsini," Elimle silah işareti yapıp kafasına dayadım. "bum!" Sinsi bir zevk bedenimde dans ederken gülümsedim. Yaptığım hareket ile tek kaşını kaldırdı. "Sonra?" Sırıtıp cebimden zippo benzinli çakmağı çıkardım ve yaktım. "Sadece bir kişiyi,bir kişiyi canlı canlı yakacağım." Çakmağı ani bir hareket ile söndürüp cebime koydum. Sağ elimi kaldırıp yanağını okşadım. Düzgünce taranmış kuzgun saçları ile nefes kesiciydi,hele ki üzerindeki siyah takım. Felaketti. Gözlerimi kısarak ona baktım. "Sen fazla yakışıklı olmuşsun." İçimdeki kıskanç kadın kendini ufaktan belli etmeye başlamıştı. Çünkü,Coleman'ın yanında çalışan kadınların gözleri sürekli dışarıdaydı. En son ki görüşmemizde kızlardan birisi neredeyse Draken'in üstüne atlayacaktı. Hatırladığım şey ile gülmek istedim. Ama yapmadım. "Senin yanında sıradan kaldım. Umarım birilerinin boyunlarını koparmam." Çatık kaşları ile kurduğu cümleye kıkırdadım. Sanırım tek kıskanan ben değilmişim. Göz ucuyla Draken'e baktım. Sigarayı ayağıyla söndürdükten sonra yanımıza geldi. "Adamlar mevzilenmiş mi?" Sorduğum soruyla sırıtıp kafa salladı. "Güzel,hadi bakalım gidelim o zaman. Coleman bizi özlemiştir,biraz hasret giderelim." Dudaklarımı ıslatıp soğuk havaya nefesimi verdim. Buhar dans ederek havaya karışırken arabaya geri bindik. Adamlarımızın yerleşmesini beklemiştik. Aksilik çıkmaması için. Adamlarım dediğime bakmayın,aralarında çok güçlü kadınlarda var. Antrenmanlarda kadınların çoğu erkekleri alaşağı ediyordu. Bu durum beni bir hayli gururlandırıyordu. Benim sözlerimi bizzat ileten iki kişi var. Gale ve Kamila. Kamila kadın grubunun lideriydi. Gale ise erkek grubunun lideriydi. İkiye ayırmıştım,karmaşıklık olmasın diye. Bizim erkekler biraz öküzdüler,kadınlar ile sürekli uğraşıyorlar ve dayak yiyip oturuyorlardı. Araba ortalama yirmi dakika sonra büyük villa'nın önünde durdu. Camı tıklatan takım elbiseli,siyah kulaklıklı adam için camı yavaşça indirdi Draken. "Kartınızı görebilir miyim efendim?" Saygıyla konuştuğunda prosedür gereği kartı çıkartıp adama uzattı. Adam kartı alıp cihaza okuttuğunda bir ses yankılandı. "Hoş geldiniz,kod adı Ejder. Kod numarası 8679. Giriş onaylandı." Robotik sesten sonra sürgülü kapı otomatik bir şekilde açıldı. "Buyurun efendim." Adam bir eliyle önünü ilikleyip yolu gösterdi. Draken camı kapatmak için düğmeye bastı. Cam otomatik bir şekilde kapanırken araba devasa bahçeye girdi. Bu herif California'nın silah ticaretinin Kral'ı olarak bilinirdi,işin aslı başkaydı aslında. Bu yurt dışından gelen silahlar,benim iznim olmadan mermisi bile giremezdi. Yani,izinler benden,satışlar ondan. Onun aldığı paranın 4/2'si bana geliyordu. İzinlerden kim sorumlu bunu bilmiyordu,bir anlaşma ile kabul etmişti bu şartı. Anlaşmada paranın yarısı ona gidecekti,diğer yarısı izinleri kontrol eden kişiye. İzinleri verenin,yani benim kod adım Kuzgundu. İzni verenin bir erkek olduğunu düşünüyordu Coleman. Kadınlara değer vermezdi,bir objeymiş gibi kullanırdı. Sadece birisine değer veriyordu fakat farkında değildi. O yüzden onunla iş yaparken sivri dilimi asla geri çekmezdim. Bana sataşabilecek lüksü yoktu. Bazı zamanlar dışında. Ama uzun süre ortalarda olmayınca,aptallık başına vurmuştu herifin. Araba tam ortada durduğunda Draken arabadan indi. Göz ucuyla dışarı baktığımda Coleman ortada olmak üzere arkasında 10 civarı adamı,iki tanede esmer kadını kolları arasına almış Villa'nın merdivenlerinde bekliyordu. Benim geleceğimi bilmiyordu,sürpriz olacaktı. Valtor kapıyı açtı ve asil hareketlerle araçtan inip elini bana uzattı. Elini tutup araçtan sol ayağımı dışarı attığımda bütün gözler inecek kişinin kim olduğunu merak edercesine kapıya bakıyorlardı. Diğer elimi kapının üstüne yasladım ve araçtan temelli indim. Keskin bakışlarımı Coleman'a çevirdim. Gözleri bariz bir şekilde belerirken ifadesizliğimi korudum. Anında kendini toparlayıp sevimsiz bir gülüşle kadınları geride bırakıp yanıma hızlıca geldi. Bipolar herif. "Ah,Bonita Mujer! ¡Bienvenido! ¡Mucho tiempo sin verlo!" 'Ah,güzel kadın! Hoş geldin! Uzun zamandır görüşemedik!' İspanyolca söyledikleri ile elime uzanıp öpecekken Valtor beni gerisine aldı. "Aléjate de mi mujer o te arrancaré la cabeza." 'Karımdan uzak dur yoksa o kafanı uçururum.' Tehlikeli tınısı Coleman'ın anında geri çekilmesine neden oldu. "Evli olduğunuzu bilmiyordum Dişi Ejder?" Valtor ile arabada taktığımız alyanslı ellerimizi birleştirip öne çıktım. İspanyol şivesi ile söylediklerine sert sesimle konuştum. "Sé que lo escuchaste, Coleman. Entremos ahora." 'Duyduğunu biliyorum Coleman. Şimdi içeri geçelim.'

ALTIN GÖLGE - ARAF SERİSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin