39. BÖLÜM

10 2 0
                                    

"Yandıkça yandık,kül olduk. Fakat ben kül olduysam dahi o külü onlara yutturur,zehir ederdim." 

-

Baba ve oğul sonunda karşılaşmıştı. Koskoca adam küçük bir çocuk gibi bakıyordu. Heybetli adam diğer kolunu oğlu için açtı. Pars dudaklarını birbirine bastırarak yumruklarını sıktı. Hızlı adımlarla babasına ilerledi ve sıkıca sarıldı. Boyu babasından kısa olmasına rağmen onun gibi heybetliydi. Oğlunun saçlarını öptü,kokladı. Sıkıca sardı kolları ile. "Valentino.." Kafasını yasladığı göğüsten ayrılmayarak konuştu. "Baba.." 

Kızını ve oğlunu kucaklamayı bırakıp derin bir nefes aldı. Keskin bakışları Karanlık'ta oyalandı. "O herif'e nasıl yenildin?" Karanlık bu soruyla çenesini kaldırdı. "Yenilmedim. Yenilmem de. O adamı öldürmek demek Kaos'u zayıf düşürmek demek. Onu mühürledim,kılıcımın mührünü kullandı aptal. Benden başkasını içten içe yakıp kül edeceğini bilmiyordu. Çok az vakti kaldı,işte o zaman geldiğinde Kaos'a öldürücü darbeyi vuracağız." Kendinden emin,özgüvenli duruşu bilgilerin doğrulunu kanıtlar nitelikteydi. 

Ölüm düz bir ifadeyle kafa salladı. Onun gülüşü ve merhameti sadece kızı ve oğlunaydı. Başkasına bu tavizi göstermezdi. "Bunları biliyorum,bildiğim şeyleri dinlemeyi sevmem." Kızı ve oğlu anlatsa dinlerdi. Bu bilgiyi ona sunmadı. Kızının elini avucunda hissetti. Kafasını eğip baktığında kızı elini tutmuştu. Gözlerinin içine bakıyor sanki ruhunu okuyordu. "İçeri gidelim baba." Kızının elini bırakmadı,diğer kolunu oğlunun omuzuna attı. Eliyle oğlunun göğsünü patpatladığında oğlu babasına baktı. "Bana fazlasıyla benziyorsunuz,ama sen.. Neredeyse bensin oğlum." Babasının sözleri karşısında göğsü kabardı,gurur duydu. 

"Gurur duyarım baba." Bunu da dile getirdi. Üçlü yürürken Diana'nın diğer eli Karanlığın eline sürtündü. Bu küçücük temastan dahi etkilenen ikili irkildi. Arkalarından onları takip etti Valtor. Şu adamla hâlâ böyle olmaları onu güldürdü. Ne zaman bir araya gelseler birbirlerini boğazlayacak raddeye gelip hemen ardından istişare ediyorlardı. 

İçeri geçtiklerinde Dominic kaşlarını çattı ve diğerleriyle birlikte ayaklandı. Oğlu ve kızını tanımadığı bir adamın kollarında görmek onu şaşırtmıştı. Ta ki adamın boynuna kadar uzanan sembolü görene kadar. Ölüm'ün burada ne işi vardı? Hem de çocuklarıyla sarmaş dolaş bir halde? Ölüm'ün gözü Dominic'te oyalandı. "O düşüncelerine sahip çık ölümlü. Kızıma ve oğluma babalık yaptığın için sana çok az taviz gösteririm,fazlası değil." Avucunun içinde ki el sıkılaştı. "Baba,yapma." Kızı için sustu. 

Dominic'in kafası karışmıştı. Kızım ve oğlum mu demişti o? "Neler oluyor?"  Diana ellerini babasından ayırıp cama doğru ilerledi. Boğucuydu burası,iki babayla ne yapacaktı? Dominic'e açıklaması zor olacaktı. Arkasını dönüp içeride olan insanlara ruhsuzca baktı. Duygu kotasını doldurup taşırmıştı. Eski haline döndü,bakışları donuklaştı. Öfkesi harlandı. Bedeni değişmek için onu zorluyordu fakat kendini tutmaya çalıştı. göz rengi ara sıra değişiyor,kanatları ortaya bir anda çıkıp yok oluyordu. 

Şakaklarına baskı uyguladı avucuyla. "Ölüm diye bildiğiniz kişi asıl babamız. Kaos ise beni ve abimi doğuran kadın." Bu cümleleri söylemek çok zor değildi fakat yerine yeniden gelen hatıralar sınırları zorluyordu. Sözü abisine bıraktı ve kendisini zihnin de ardı ardına yaşanan patlamalara bıraktı.

Avucunda ki kesik yüzünden küçük kız dudakları titreyerek annesine baktı. Annesi elinde tuttuğu özel hançeri kızının avucuna daha da bastırdı. Kızı yine çığlık attığında elinin tersi ile tokat attı. Kızı tokat'ın şiddetiyle kafasını eğip aniden sustu. Avucuna batan hançere doğru ittirdi elini. Derine giren hançeri sıkıca kavrayıp annesinin elinden kurtardı hançeri. Annesinin gözlerine ilk defa korkusuzca baktı. Hançeri elinden hızla çıkardı ve yaralı eliyle tuttu. Annesi gözlerini kısmış ona bakıyordu. Hançeri hızla annesine fırlattığında kadın son anda sola kaçtı. Ufak sıyrık onu ölesiye kızdırmıştı.

ALTIN GÖLGE - ARAF SERİSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin