7

688 67 45
                                    

Merabalar.
Keyifli okumalar.
*******************************

Ortak salonda otururken,dikkati kitabı ve Ron arasında gidip geliyordu Blaise'in. Ron Slytherin ortak salonunda oturmuş,etrafa hagranlıkla bakıyordu. Hala Gryffindor ve Slytherin rekabetini ve düşmanlığını anlayamayacak kadar küçüktü,bu yüzden hayranlık duyuyordu.

Blaise ise kitabına odaklanmıştı,ama dikkati hala Ron'un üzerindeydi. Slytherin ortak salonundaydılar,bir sürü ölüm eski ölüm yiyen soylu ailenin çocukları buradaydı. Gözlerini Ron'a dikmişleri. Hepsinin aklında "Harry yoksa,Ron var." düşüncesi vardı.

"Hey Blaise,naber." kendini hemen Blaise'in yanına atmıştı Pansy,Blaise Slytherin ortak salonuna pek uğramaz olmuştu. "İyidir Pans,senden?" Pansy sırıtan yüzüyle saçlarını düzeltti "İyidir,bilirsin." derken göz kırpıyordu.

Blaise kafasını onaylamazca salladı,Pansy yine sinsiliğini ortaya katarak bir plan yapmıştı. Ve tabi ki,plan tıkırında işliyordu. 

"Hey Blaise!" Blaise soğuk bakışlarını kendisine seslenen Slytherin'li kıza çevirdi. "Ne?" Kız  sırıtmasını bozmadan "Bana şu konuda yardım gerek!" Blaise derin bir nefes aldı "Pansy yardım eder." Pansy ona yan bir bakış attı "Bana sen lazımsın."

Blaise göz devirdi,anlaşılan o ki kız vazgeçmeyecekti "Geliyorum." kitabını kenara koyup ayaklandı. Masada oturan kızın yanına ilerledi.

Bir yandan ise Pansy saatine baktı "Ow,Granger bekliyor." yandaki Ron'a bir bakış attı "Ronnie,benim gitmem gerek. Söz bir ara seni harika bir yere götüreceğim." Ron anlamazca bakıp kafasını salladı,bu kız neden hep ona bir şeyler vad ediyordu?

"Hey,tatlı çocuk." Ron kafasını kaldırıp bu sefer çocuğa baktı. "Nasılsın bakalım?" Ron sırıtan gencin yüzüne baktı,utangaç bakışları arasında ne olduğunu anlamaya çalışıyordu.

"Çok tatlı bir çocuksun." Ron "Teşekkür ederim." dedi hafif gülümseyerek. "Al bakalım. Senin için." Ron ona uzatılan güzel görünümlü,muhtemelen göründüğü gibide lezzetli olan çikolataya baktı. Pansy'nin verdiği çikolataya benziyordu.

Tam alacakken aniden bir el çikolatayı alıp geri attı. Clarke şaşkınlığını saklayıp arkasına bakarken,Ron korkuyla irkilip yerine sindi. Zira,Blaise'in bakışları,bin Avada Kedavra'ya beraberdi.

"Ne yaptığını sanıyorsun sen?" Clarke ölüm saçan gözlere baktı "Kötü bir şey değil,sadece bir çikolata." Blaise kaşlarını iyice çattı "Seni..." parmağını göğsüne bastırdı "Bir daha onun yanında görmeyeceğim. Yoksa..." devamını getirmeden sırıttı Blaise,bu bir tehditti.

"Şimdi kaybol." Clark'ı sanki bir ağırlığı yokmuş gibi geri atıp kayboluşunu izlemeye başladı. Clark bir süre küçük Ron'a baktı,daha sonra arkasını dönüp,ortak salondaki gençlerin arasında kayboldu.

Blaise kaybolan gencin arkasından dönüp küçük çocuğa baktı,yerine sinmiş,sanki kaybolmaya çalışıyordu. Blaise o zaman aydınlanmayla gözlerini büyüttü. Ron,utangaç olduğu için yada çekindiği için böyle değildi. Ron,aile içinde sürekli bağırılan bir çocuk olmuştu...

*******************************

Bölüm sonu.

Ne düşünüyorsunuz bakalım?

Adios.

Oops!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin