Bölüm 31

517 11 0
                                    

3 Ay Sonra

Asena ağlamaya başlamıştı, kafamı kaldırıp baktığımda Elvin uyuyordu. Onu uyandırmaya kıyamadığım için kalkıp Asena'yı kucağıma aldım. Canını yakacağımdan çok korkuyordum. Onu alıp odadan çıktım ve salona girdim. "Asena'm, kızım. Niye ağlıyorsun babacığım?" Dedim yavaşça onu sallarken. Eli yanağımı buldu ve kısacık tırnaklarıyla suratımı çizdi. "Aa!" Dedim. "Asena çok ayıp vallahi billahi." Diye mızmızlandım.

Sabaha karşı evden çıkmam gerekiyordu, bir haftalık göreve gidecektim ve saat üç buçuğu geçmişti. Ninni bilmiyordum. Elvin onu hep ninnilerle uyuturdu. Bende aklıma ilk gelen marşı söylemeye başladım. "Annem beni yetiştirdi, bu ellere yolladı. Annem beni yetiştirdi bu ellere yolladı." Asena kıpırdanmayı bıraktı ama beni izliyordu. Ona gülümsedim ve uyuması için biraz daha sallamaya başladım.

Marşın sonlarına doğru uyumuştu. Odaya gidip onu beşiğine yatırdım ve yatırdığım an ağlamaya başladı. Tekrar kucağıma aldım, "Kızım ne istiyorsun ki?" Diye sordum. Cevapta vermiyor. Mutfağa yürüyüp Elvin'in biberona koyduğu sütlerden birini aldım ve ısıttım. Her şeyi Elvin öğretmişti. "Hadi sütünü iç." Dedim ve yavaşça Asena'ya süt içirmeye başladım. Telefonumun sesi geldiğinde salona gidip telefonumu buldum.

Yıkım Timi

Berk: kalktınız mı la
Komutancığım siz uyandınız mı

Umut: Kalktık aq

Yiğit: Biz sametle çıkarız birazdan

Umut: Berk beni evden al

Berk: tamamdır
Komutanım yazacak mısınız

Pars: Çıkarım biazzdan

Ufuk: Abi?

Pars: Nr vsr lan
Kucağımda kızım var yszanjtorum
(yazamıyorum)

Berk: MRGMEKGMAKFKSKRJ

Pars: Ufuk hatırlat görevde benim çantamı da Berk taşıyacak

Ufuk: Emredersiniz komutanım

Berk: KOMUTANIM
KOMUTANCIĞIM
CANIM KOMUTANIM

Berk: KOMUTANIM KOMUTANCIĞIM CANIM KOMUTANIM

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Umut: MEMDMEMDMWMRMDME

Telefonu kapatıp kenara bıraktım. Giyinip çıkmam gerekiyordu, saat beşe gelmişti bile. Asena gözlerini kapatmıştı. Sessizce odaya girip onu tekrar yatırdım. Kamuflajlarımı almak için dolabı açtığımda Elvin uyandı. "Pars?" Dedi. "Sessiz ol. Yeni uyuttum." Dedim Asena'yı gösterip. Yataktan kalkıp yanıma geldi ve belime sarıldı. "Uykusuz kaldın, görev öncesi hemde. Niye uyandırmadın?" Diye sordu.

"Kıyamadım sana." Dedim. "Aşık mısın nesin ya?" Dedi Elvin. "Aşığım." Dedim kıyafetleri alıp. "O zaman bir öpeyim." Dedi ve dudaklarıma uzanıp öptü. Bende minik bir öpücük bıraktıktan sonra üstümü değiştirdim. Onları tek bırakacak olmak beni üzüyordu. "Bir hafta sonra görüşürüz." Dedim ve Elvin'e sarıldım. Asena'yı da öpüp evden çıktım.

1 Yıl Sonra

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

1 Yıl Sonra

"Ba!" Diye seslendi Asena. Baba diyemiyor, ba diyordu. "Söyle babacım." Dedim onu yerden alıp bacağıma oturtarak. Emekleyebiliyordu. Bir şeyler anlattı, "Haklısın kızım." Dediğimde Elvin geldi. Üstü başı un olmuştu. "Haklı mı? Pars bütün unları dökmüş!" Dedi ağlamaklı bir sesle. Gülümsediğimde Elvin beni öldürecek gibiydi. "Aşkım tamam, sen duşa gir. Biz Asena ile toplarız etrafı." Dedim ve kızımızı yere bırakıp yanına gittim.

"Dilan'ı al dışarı çık istersen biraz." Dedim. Ben genel olarak taburda olduğum için ev işlerine yardım edemiyordum. "Çok güzel olur." Dedi ve gülümseyip içeri gitti. Bu kadına sevgim asla azalmıyordu. Nefes aldığım sürece de azalmayacaktı.

Elvin dışarı çıktığında Asena'ya bir çizgi film açtım ve mutfağı temizledim. Asena'ya yemek hazırladım ve yanına döndüm. "Yemek vakti sarı kız." Dedim ve yemeğini ona yedirmeye başladım.

Asena 3 Yaşında

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Asena 3 Yaşında

Elvin'in boynunu öptüm, kıkırdadı ve çıplak bacaklarını belime sardı. Elim belinde ve kalçalarında geziniyordu. "Pars," Diye mırıldandı. "Anne!" İçeriden gelen bağırma sesiyle hızla Elvin'in üzerinden kalktım ve altıma eşofman giydim. Odadan çıkıp Asena'nın yanına gittiğimizde yatakta oturmuş bize bakıyordu. "Oyuncağımı unuttum." Dedi bazı harfleri yutarak. "Asena, senin uyuman gerekiyor. Neden hala uyanıksın?" Diye sordu Elvin.

Her hafta iki kez anne kız dışarı çıkıyorlardı, ben işe gidiyordum. Elvin işe başlamak için Asena'nın biraz büyümesini beklemek istemişti. "Ama anne uyuyamadım! Ben çok sıkıldım dışarı gidelim." Dedi başımı yana yatırıp. "Saat on biri geçti kızım." Dedi Elvin. "Ama anne," Dedi Asena. "Elvin, sende istiyorsan biraz yürüyelim." Dedim.

"Ya ama Pars böyle her istediği olmaz ki." Dedi Elvin. Kafasını tekrar Asena'ya çevirdi, Asena ona gülümseyince güldü. "Tamam hadi giyinip çıkalım." Dedi. Asena'ya göz kırpıp odaya gittim. Üstüme bir sweat giydim, montumu giydim ve odadan geri çıktım. Elvin, Asena'yı giydirmiş kendi giyinmeye gitmişti.

"Baba bak, nasıl oldum?" Dedi Asena heyecanla. Üç yaşında olmasına rağmen konuşmayı hızlı sökmüştü, Elvin çok konuştuğu için olabilirdi. Bu kadım ve minik kızımız sonsuza kadar konuşsalar gene dinlerdim. Pembe prensesli kazağı, beyaz eşofmanı ve beyaz montuyla aşırı şirindi. "Gel saçlarını yapalım." Dedim. Şapka takacağı için çok özenmeden narince taradım saçlarını, toplarsam başı acır diye toplamadan direkt şapkasını taktım.

"Çok güzel oldum." Diye hızla kapıya yürümeye başladı. Gözlerim dolu bakıyordum ona. "Pars?" Dedi Elvin kolumu tutup. Burnumu çekip gözyaşlarımı sildiğim sırada Asena yere düştü. İkimizde sakinliğimizi koruduk. "Seni çok seviyorum." Dedim Elvin'e ve alnını öptüm.

KOMUTANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin