UYARI: Bu bölümde cinsellik bulunmaktadır!
mearmin
Açtığım kaçıncı bira kutusuydu bilmiyordum. Tek bildiğim şey, saatlerce bu oturduğum koltuktan kalkmayıp üstüme attığım battaniyeye sarılarak içtiğimdi. Saate dahi bakmamıştım ama geç olduğunun farkındaydım çünkü güneş batalı çok olmuştu.
Bütün günümü sadece yatarak geçirmiştim. O kadar üşenmiştim ki bitirdiğim kutuları kalkıp çöpe atmak yerine bazılarını sehpaya, bazılarını yere bırakmıştım. Bazılarını ise anlık gelen sinirler yüzünden firlatıp hıncımı onlardan çıkarmıştım.
Elimde tuttuğum son kutuydu. Marketteki dolabı ben boşaltmış olabilirdim fakat bu kadar çabuk nasıl bitebilirdi? Sarhoş da olamıyordum çünkü biraya vücudum dayanıklıydı. Yine de bugün canım bunu içmek istemişti.
Açık olan televizyonu kapatıp arkama yaslandım. Battaniyemi daha çok çektim üstüme ve gözlerimi dışarı götürdüm. Taehyung ile aramız açıldığı günden beri kar, geceleri yağmayı hiç bırakmamıştı. Geç saatlere doğru çıkıp Taehyung ile kar oynamak isterdim şimdi...
Çaresizce bir iç çektim ve kutuyu tamamen kafama dikip bitirdim. Biraz uykum gelmiş, mayışmıştım. Elimdeki boş kutuyu gelişigüzel yere atıp etrafa baktım telefonumu bulmak için.
Kelimenin tam anlamıyla her yer her yerdeydi... ev sanki bir savaştan çıkmış gibi harabeye dönmüştü. İçerken bu kadar dağıttığımı fark etmemiştim. Keyifsizce cıklayarak yanımdaki yastıkları kaldırdım. Bulamadıkça sinirlenmiştim bu yüzden oflayıp vazgeçtim telefonu aramaktan. Ne de olsa kimsenin beni aradığını düşünmüyordum.
Taehyung'u görmek için merkeze gittiğim günden sonra arayanları aramamaları için uyarmıştım. Özellikle Jimin çok kez gelmek istemişti eve fakat her seferinde reddetmiştim. Annemin hiçbir şeyden haberi olmadığı için onunla konuşurken zorlanmıştım çünkü belli etmek istememiştim mutsuz olduğumu.
Taehyung ise... onun zaten bırak aramayı, mesaj atmasını dahi beklemiyordum. O gün birbirimizi görmüştük fakat ne ben onunla konuşmuştum ne de o benimle... bu yüzden ona arkamı dönüp gitmiştim. Merkezden çıkana kadar peşimden gelmesini çok istemiştim fakat o gelmemişti. Ne zaman arkama baksam bomboş bir koridor karşılamıştı beni. O saatten sonra da gelmeyeceğini anlayınca hızla ayrılmıştım oradan.
Keşke gitmeseydim diye pişman olmuştum. Hiçbir şey değişmemişti, aksine daha kötü bir hâl almıştı.
Bugün çok düşündüm yine. Kavga ettiğimiz günü kafamda geriye sarıp sarıp izliyordum. İlk başlarda haklılığımdan taviz vermeyen hâlimden eser yoktu. O kadar detaya inmiştim ki ne demişsem acaba yanlış bir şey mi dedim diye sorgulatmıştı bana her birini.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
color me blue • taennie
Teen Fiction"Öpemiyoruz, bakmak da mı yasak?" "Evet, yasak." 190522