sirenë
Bir elini yanağına yerleştirip gözleri kapalı bir şekilde yarı baygın olan Seojoon ve direkt kafasını masaya koyup uyuyan Taehyung ikilisinin içme macerasının sonuna gelmiştik. Bunu anlar anlamaz hesabı isteyip hallettikten sonra geri masaya döndüğümde hâlâ bıraktığım gibilerdi.
Bana bakan Seojoon yine gülmeye başladı ve "Ben istedim bir Jennie, bana verdiler üç tane. Vaov!" deyip alkışladı. Ne dediğini kimse anlayamazdı bu yüzden gülüp geçtim.
"Evin nerede Seojoon?" diye sordum fakat yine aynı şeyleri tekrarlıyordu. Neden bu kadar içmişlerdi ki?
Oflayarak cebinden telefonunu aldım bir yakınını aramak için. Rehberini karıştırmadan ilk kişiyi aradım. Umarım yakınıydı. Karşı taraf telefonu açtığında durumu açıkladım neyse ki gelip Seojoon'u alabileceğini söylemişti. O gelene kadar bekledim.
Seojoon deli gibi kendi kendine eğlenmeye devam ediyorken onun bu sarhoş hallerini izleyip gülmeden edememiştim. Taehyung ise hâlâ kafasını kaldıramamıştı.
Yarım saate kalmadan Seojoon'a gelen arkadaşı Seojoon'u alıp gitmişti. Birini halletiğime sevinirken diğerine sıra gelmişti.
Masadaki kafasını kaldırmak için bir elimi yanağının altına yerleştirip nazikçe kaldırdım. Diğer elimi de diğer yanağına koyup kafasının düşmesini engelledim. Uyanması için ilk önce başını sarstım ardından yanaklarını sıktım.
Sonunda gözlerini araladığında baygın bakışlarını bana getirdi. İçkiden dolayı kızarmış yanakları ve dağılmış saçlarıyla komik duruyordu bu yüzden kıkırdadım.
"Denizkızı?" deyip hıçkırdı.
"Buyurun koç?" dedim. Sırıtmaya başladı.
"Denizkızı?" dedi bir kez daha. Güldüm.
"Efendim Taehyung?" deyince dudaklarını büzüp kafasını serbest bıraktı, hemen sıkı tuttum ellerimle. Sanki yatağında uyuyormuş gibi avuçlarımın içine iyice yerleşti ve gözlerini kapadı.
"Gitmemiz gerek artık. Uyan hadi Taehyung." dedim fakat hiç oralı olmadı. Birden ellerimi çekince kafası sertçe masaya düştü. Çıkan sesle benim canım yanmıştı ama uyanması gerekti.
İnleyerek kafasını tutan Taehyung bana baktı kaşlarını çatıp.
"Acıdı!" diye bağırdı. Saçlarını okşayıp "Geçti geçti hadi kalk." dedim. Gözlerini tekrardan kapatıyordu ki bir kolunu omuzlarıma atıp onu kaldırdım. Bütün ağırlığını bana verip kafasını da kafama yaslayınca çenemi sıkarak dışarı çıkardım. Büyük bir kaya parçası sürüklüyor gibi hissediyordum.
Arabama kadar götürüp kapısını açtım ve onu öne oturttum. Kendi kendine bir şeyler mırıldanıyorken aniden gülüyordu. Bakalım Taehyung'un sarhoş halinde beni daha ne gibi seyler bekliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
color me blue • taennie
Teen Fiction"Öpemiyoruz, bakmak da mı yasak?" "Evet, yasak." 190522