16 Bölüm: Son gülen iyi gülermiş

18 3 0
                                    

Onu diyince dona kaldım. Lan bu adam daha dün gece benim yanımdaydı. Buğra'ya diyordum, onun babası katil değil benim babam katil çıktı. Bir özür borcum var. Keşke annem tek kulağını koparmasaydı. Direk kafasını koparsaydı. Neyse o da artık bana kaldı. En keyifli yer.

Oradan hemen çıktım. Polislerin yanına geldim.

- Adamı nöbetçi mahkemeye çıkartın. Gerçek katil için de yakalama kararı çıkartın.

- Baş üstüne savcım.

Hemen annemi aradım. Eğer onun yanındaysa polislerden önce gelip onu falakaya yatıracağım çünkü. Ya da falaka az olur. İdam daha güzel olur.
- Anne.

- Efendim kızım.

- Bana kızım falan deme. Babam senin yanında mı?

- Yok kızım. Bir işi çıkmış ta noldu?

- Hemen söyleyeyim. Senin yanında birkaç saat önce duran adam, benim davamda bütün kurbanlarımı öldüren takıntılı katil. Yani senin yanında birkaç saat önce azılı bir katil oturuyordu. Anne orada mısın?
Anne?

Bayıldı sanırım ya da şoka girdi.

- Anne bayıldıysan ya da şoka girdiysen tam ayıldıktan sonra karakola gel de yakalama kararı çıkartayım, dedim. Telefonu kapattım. Geberdiyse de artık banane. Beni terk edip giden biri için üzülecek değilim. Bu sefer Buğra'yı aradım. Çocuğa öküz gibi davrandım, hakaretler ettim, bir özürü hak ediyor bence.

- Efendim Gece.

- Buğra. Müsait misin?

- Motor sürüyorum şuan. Noldu?

- Sen manyak mısın?

- Yo. Noldu ki?

- Motor sürerken niye telefon açıyorsun?

- Ölmeyi deniyorum Gece oldu mu? Babam hakkında noldu? Oraya gelemedim ama.

- Baban az sonra nöbetçi mahkemeye çıkacak. Katile yardım ve yataklıktan dolayı yargılanacak.

- Kaç yıl ceza yer?

- 15- 20 yıl arası ceza alır.

- Ciddi misin?

- Sence hukuk konusunda yalan söyleyecek birine benziyor muyum?

- Yok. Tamam ben oraya hemen geliyorum.

- Bana bak. Yetişeceğim diye hız yapma, ceza yersen ben bile kurtaramam. Ona göre.

- Kurtarırsın kurtarırsın benim güzeller güzeli savcım.

- Şimdi ben seni- derken telefonu yüzüme kapattı.

Lan ben ne için çocuğa telefon açmıştım, ne yüzünden kapattı. Ben çocuğa söylenmedik hakaret bırakmadım, çocuk bana hala "güzeller güzeli savcım" desin. Aman banane oda bu hakaretleri haketmeseymiş. Çokta umurumda.

Mahkeme zamanı geldi. Buğra hala ortada yok. Trafikte kaldı desen motorla heryerden sıyrılır geçer. Kaza mı yaptı acaba? Ben ona dedim ama. Kütük işte ne yaparsın. Sonra mahkemeye çıktık. Adam bana dediklerinin aynısını mahkeme de dedikten sonra bende savunmamız yaptım ve hakim " karar!" dedi.

- Sanığın katile yardım ve yataklıktan dolayı 18 yıl hapis cezasına fakat mahkemedeki iyi halinden dolayı 14 yıla indirilmiştir.

Mahkeme bittiğinde Buğra geldi.

- Noldu baba? Kaç yıl ceza yedin?

- 14 yıl ceza yedim oğlum. Senin mürvetini göremeyeceğim ama şunu bil. Annene boşanma davası açıyorum.

- Ne. Neden?

- Aldattı beni. Başka bir adamla yemekler, samimi görüntüler. Sana savcı hanım gösterir. Umarım beni bu kadar yıl içeri attırırken babana da aynı şekil davranırsın, dedi. Onu polisler eşliğinde yolcu ettim.

-Babam neyden bahsediyor?

- Şey aslında ben seni o yüzden aramıştım ama söyleyemedim. Sana büyük bir özür borçluyum. Sana sabah dediğim laflar için özür dilerim. Babanın dediği şey babamın katil olması.

- Demek ki büyük konuşmayacaksın Gece hanım. Ama şunu bil. Şuan seni affetsem de bunu hep suratına vurucam haberin olsun.

- Tamam be. Ama şunu unutma açık verdiğin an bende sana aynısını yapıcağım. Bunu aklına not al.

- Tamam güzelim alırsın. Sevgili olalım mı? dedi. Anında tokatı yapıştırdım.

- Yılışık. Babasına bak, oğluna bak fark yok, dedim ve yanından gittim.

O sırada annem geldi.

- Baban nasıl katil çıktı?

- Noldu Anne? Kurtuluyoruz işte. Bir saniye. Sakın bana yeniden başladık deme.

- Ee kızım.

- Hayır ya. İyi ne haliniz varsa görün. Siz bir de beraber yatmışsınızdır. Anne bir daha benimle sakın konuşma anladın mı!? İş dışında benimle sakın konuşma! Yakalama kararı çıkartıldı. Haberin olsun. İyi günler başsavcım.

- Kızım- demeden gittim. Yanıma Zafer Komiserin gelmesini söyledim. Kapı çaldı ama ne yazık ki Zafer Komiser değil annemdi.

- Kızım bak-

- Başsavcım ne olmuştu? Katil yakalandı mı?

- Peki kızım. Sonra konuşuruz, dedi. Tam annem çıkacakken Zafer Komiser geldi.

- Savcım. Katil birini daha öldürmüş.

- Nerede?

- Hastanede.

- Tamam Zafer Komiser çıkabilirsin.

- İlişkiye başladığın adamı görüyor musun?

Paltomu aldım ve odadan çıktım.

Hastaneye geldiğimde Zafer Komiser kurbanın nerede öldürüldüğünü gösterdi. Bu sefer erkekti fakat birşey vardı.

Kırmızı GülHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin