Uyandığımda... NEREDEYİM LAN?! Bir de bağlıyım. Ha şimdi hatırladım. O g*riz*kalı beni kaçırmaya niyetlenmişti. Fakat yanlış kişiyi kaçırdı. Ben ona ateşle oynama, yanarsın demiştim. Cehennem ateşinde bol bol yanacak.
Etrafa baktığımda ben acaba niye bodrumda değildim? İnsafa mı geldi diyecektim ama o ayıdan ne merhamet gelir ne de insanlık. O sadece acı ve korkudan oluşan biri ya da nesne.
Beni salonun ortasına koydu herhal. Bu ne büyük oda. Konferans odaları bunun yanında kutu kalır. Maşallah. Her yere de tablo döşenmiş. Tabloya bakıp oraya mı gidiyor? Ama bu kafayla o baktığı yerden düşer g*riz*kalı.
Kapı açıldı. İçeriye dev gibi vücutlu bir adam girdi. Ardından da tabiki Buğra. Buğra adamın yanında koliler altında ezilmiş adama benziyordu. Doğrusu adam demeye bin şahit ister.
Buğra salak gibi gülümsüyordu. Şuradan bir kurtulursam senin o gülen yüzünü muşmulaya çevireceğim. Öbürüsünü de içeri tıkacaktım. Ben onu havada karada alırım da bu salağı da alsam fena olmaz sanki.
Karşıma bir sandalye çekti. Sanki sorgudayım. Onu gebertmeden bana gün yüzü yok.
- Kuş yakalanmış sanırım. Ama ne güzel bir farklılık oluştu. Hep sen polis oluyordun. Bu sefer de ben oldum. Buna kızacak ne var ki? Ha konuşamıyorsun. Hemen açıyorum ağzını.
- Benden bu kadar çok korktuğunu bilmiyordum canım. Ama son yaptığımdan sonra değil mi? Şuan öyle bir koruyucunda yok, seni çekirdek gibi çitlerim, dedim.
Ama öyle gülüyorum ki sanki aslan avına yaklaşmışta onunla saklambaç oynuyor. Tek fark var; ben onu tekte geberteceğim.- Yanımdaki adamları görmüyorsun sanırım? Asıl ben seni çekirdek gibi çitlerim.
- Yanındaki kolay, ışığı kapat. Adam iptal zaten. Bu körlülükle bunu kolay soyarlar. O derece.
- Neyine kör adam ya?! İstersen lafı dolandırma Gece hanım.
- Nasıl kör olduğunu görmek ister misin?
- Derken? Ellerimi falan çöz diyeceksen ona karnım tok. Haberin olsun.
- Amman. Sen de amma basit kızlarla takılmışsın. Ben sadece izlemeyi istiyor musun istemiyor musun diye soruyorum.
- İyi, göster bakalım.
- Hay hay. Ama görünce de ağlamak, sızlamak yok tamam mı?
- Gece hadi yap numaranı.
- Tamam be. Sadece dalga geçiyordum. İzle.
- Dalga denizde o-
- Gece?
BUĞRA'NIN ANLATIMIYLA
Her yer kapkaranlık olmuştu. Gece'nin oturduğu yerden ses geldi. Düşme sesi. Oraya doğru yanaşmaya başladım. Baktığımda o dev gibi olan adam yerde kütük gibi yatıyordu.
- Ben sana o adam kolay demedim mi?
- Gece?
Ardından kaybolmuştu. Ama görmüştüm son anda. Kaçmıştı.
Her adamıma haber verdim. O buradan asla dışarıya çıkamayacak. Her odaya bakmaya başladım.
- Gece burada mısın?
Ses yok.Güvenlik odasına baktığımda bütün güvenlikler yerde Gece'de karşımda muzipçe gülüyordu.
-🎶
A şıkkı gerildin aşıktın değildin
B şıkkı benimdin pek şıktın gelirdin
C şıkkı delirdin ve tılsım belirdi
D şıkkı değiştin ama hep kıldın beyinsiz
🎶
Bana göre D şıkkı tatlım. Bu kafayla buralara gelmek zor iş. Tebrik ederim, dedi. Gülerek odadan çıktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kırmızı Gül
Mystery / ThrillerKeşke o saçlarında parmaklarımı gezdirebilseydim; O al al olan yanaklarına dokunabilseydim; O dudaklarına dudaklarımı değdirebilseydim; Sen de benim bu kadar zampara olduğumu bilseydin; Beni acaba gene de sever miydin?