9

79 9 14
                                    

Merih'ten

Tetiğe bastığımda ölmeyi bekliyordum ama boş bir 'tık' sesi gelmişti. Silah boştu..

Sezginin de bundan haberi yoktu sanırım. Çünkü derin bir nefes verip dizlerinin üzerine çökmüştü.

" Bir daha, kendini öldürmeye kalkarsan hiç acımam Merih. Yemin ediyorum herkesi yakıp kül ederim. Tanı veya tanıma, hiç farketmez."

Nefes nefeseydi ki aşağıdan bir silah sesi ve bağırış duyuldu.

" Sezgin Alaca!"

Kaşlarım çatıldı.

" Tahsin amca?"

Sezgin ayaklanıp çıktığında yolu kaybetmemek için ben de peşine takıldım. Salon gibi bir yere geldiğimizde durduk.

Tahsin amca koltuğa ev sahibi gibi kurulmuş, bacak çelmişti. Beni gördüğünde yüzüne bir rahatlama yerleşmişti. Sezgin ise sinirden kasılıp duruyordu.

" Sen kimsin ve bu ne cüret?!"

" Alçalt sesini! Sen kim oluyorsun da Tahsin Yöreoğlu nun manevi oğlunu kaçırıyorsun?!"

Sezgin in yüzüne yerleşen şok ifadesi Tahsin amcayı keyiflendirmişti. Sezgine iyice yaklaşıp konuştu.

" Oğlumu alıp buradan gidiyorum, tek kelime bile etmiyorsun. Ve eğer oğlumun veya sevdiklerinin canını yakarsan seni bitiririm Sezgin Alaca."

Sezgin tek kelime bile edemezken Tahsin amca yanıma gelip elini omzuma koydu ve bizi dışarı yönlendirdi. Arabaya bindiğimizde kimse itiraz edememişti.

Bana sarılan bedenle kendime gelmiştim.

" Bir daha benden bir şey saklamak yok! Yoksa bozuşuruz evlat."

Gülüp ben de sarıldım.

" Sen nasıl dersen.."

Evin önüne geldiğimizde arabadan inmemle boynuma dolanan kollar bir olmuştu. Hıçkırıklarından ve suratımı saran turuncu saçlardan anladığım kadarıyla bu çisemdi.

Sarılıp saçlarını okşadım.

" Tamam güzelim, ağlama iyiyim ben."

" Aptal! Çok korktum..."

Deniz le de sarıldık.

" İyi olmana sevindim, dostum."

Ozan zaten üstüme atlayıp beni yere devirmişti. Sırtımın yere çarpmasıyla acıyla bağırdım. Tahsin amca ozanı üstümden çekip bir güzel azarlamıştı ki Gürbüzle göz göze geldik. Aklıma Sezgin in düşmesiyle kendimi kötü hissetmiştim. Gürbüz beni dokuz yıldır bekliyordu ve ben saçma sapan bir mafya bozuntusunu düşünüyordum.

Bana koşarak gelip boynuma sarılmasıyla ben de ona sarıldım ve bir süre öyle kaldık, civciv hala eski civcivdi.  Sezginin bu gece balkonda belime sarılması aklıma gelmişti. Ne oluyordu böyle? Boş verip Gürbüz den ayrıldım ve elimi beline koyarak içeriye yönlendirdim.

Hep beraber salonda oturuyorduk. Ama kimse konuşmuyordu, ilk konuşan ozan oldu.

" O it mi yaptı bunu?!"

Gözleriyle bileklerimi işaret etti.

" Hayır ben yaptım, kelepçeyi çıkarmaya çalışırken oldu."

Ağzının içine bir küfür mırıldanıp arkasına yaslandı.

Deniz,
" Peki bir şey yaptı mı?"

" Beni öldürmekten vazgeçtiğini söyleyip iş teklif etti. İki kez reddettim ama nasıl olduysa sizinle aramdaki bağı öğrenmiş ve bu durum beni mecbur bırakmıştı. Neyse ki tam o anda Tahsin amca geldi."

Tahsin amca kaşlarını çattı.

" Ne işi?"

" Adamlarına nasıl delil yok edeceğini öğretmemi ve onunla beraber sevkiyatları planlamamı istedi."

" Bu adam böyle bir teklif yapacak birisi değil. Altında bir şey vardır."

" Ben de biliyorum bunu ama senin de bildiğin gibi Sezgin her zaman kartları açık oynayan birisidir. Yine öyle yaptı ve zekamı harcayamıycağını söyledi."

Çisem,
" Zeki olduğuna nasıl emin olmuş ki?"

" Bu eve geldiği andan beri nerdeyse sürekli yanımdaydı, bu yüzden bütün o süre zarfında konuştuk. Akıl oyunları, sırlar, kandırmacalar derken.. öyle işte."

Gürbüz,
" Tahsin amca gelmeseydi ne olacaktı, bir şey olmuş gibi konuştun."

Hepsinin sorgulayan bakışları altında yalan söylemek istemedim.

" Sezginin belinden silahını alıp kafama sıktım ama şansa silah boştu."

Hepsinden gelen şaşırma nidalarının ardından Gürbüz ayaklandı.

" Sen kafayı mı yedin?!"

Ben de ayağa kalktım.

" Ne yapsaydım Gürbüz, oturup size işkence etmesini ya da pişmanlık içinde onun işlerine bulaşmayı mı bekleseydim?!"

Çisem,
" Sakin olun biraz! Bu gün herkes çok gerildi, hepimize iyi bir uyku şart. Hadi herkes odalara."

Tahsin amcayla vedalaştıktan sonra hepimiz odalara dağıldık. Benim uykum olmadığı için duşa girdim ve üstümü değiştirip ışığı bile yakmadan kendimi yatağa attım. Düşünmeliydim, bundan sonra ne yapmam gerekiyordu ona karar vermeliydim.

Karanlık odada birisinin varlığını hissettim.

...

Okumadan atıyorum, bir kusurumuz ya da yanlışımız olduysa affola.

Üç gün sonra yeni bölümde görüşürüz<3

TEKRAR (BxB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin