Caner Bıçakçı ve eşi Nesrin Bıçakçı, eve gelen görevlileri Gülce Kaya tarafından yataklarında bulunmuştu. Caner bey ölmüştü, eşi Nesrin hanım ise komadaydı ama dün akşam uyandığını öğrenmiştik.
Komşuları Mete Göktürk ise karakola alınmıştı, buradan sonra karakola geri dönüp bide onunla konuşacaktık.
Hastaneye girdiğimizde Nesrin hanımın odasına çıkmıştık.
" Merhabalar Nesrin hanım. Ben başkomiser Asil Gündüz, ve uzman dedektif Merih Gençer. Size sormak istediğimiz bir iki soru var."
Kadın başını salladığında koktuklara oturmuştuk. Kısa bir konuşmanın ardından başkomiser Asil ile kapının önünde olayı tartışıyorduk.
" Şenay hanım psikolojik sıkıntıları olan birisi, psikiyatristinin de dediğine göre yapma ihtimali var. Nesrin hanım da boşanma sebepleri olduğu için ekstra şüpheli."
" Peki Mete Göktürk? Nesrin hanım, olaydan bir gün önce canerle metenin kavga ettiğini söyledi. Şu çizgi roman meselesinden."
" Gülce Kaya da çok şüpheli benim için, o yapmamış olsa bile bir şekilde parmağı olabilir."
" Katılmıyorum başkomiserim. Ama iki eve de temizliğe gittiği için bir şeyler biliyor olabilir, siz de uygun görürseniz tekrar sorgulmak isterim. "
" Mantıklı olabilir.."
Hastaneden tekrar karakola gidip Mete Göktürk ü sorguya almıştık.
" Merhaba Mete. Neden burda olduğunu biliyor musun?"
" Canerle ilgili ifademi almıştınız zaten, neden burdayım ki?"
" Bize eksik bilgi verdiğiniz için."
Şaşırmıştı ama itiraz etmeden başını öne eğildiğinde Asil başkomiser konuştu.
" İnkar etmiyorsunuz?"
" Etmiyorum. Olaydan önceki gece yemekte kavga etmiştik, suçlanmaktan korktuğum için söylemedim."
" Bakın Mete bey, eksik bilgi vermek ya da yalan söylemek şüpheleri daha çok üstünüze çeker. Hem soruşturmanın iyiliği hem de kendi iyiliğiniz için bizden bir şey saklamayın."
" Haklısınız Merih bey, sorularınıza dürüst cevaplar vereceğim."
...
Uzun süren sorgunun ardından yine elimiz boş bekliyorduk. Asil başkomiserin odasında konuyu uzun uzun tartışmıştık, gitmem gerektiğinde de bi çay ısmarlamak istemişti.
" Bu işte ortak olduğumuza göre biraz tanışalım diyorum, ne dersiniz?"
Samimi sesi ve gülen yüzüyle başımı onaylarcasına salladım ve çayımdan bir yudum aldım.
" Sizi biraz araştırdım, akademide bölümünüzün birincisiymişsiniz."
Şaşkınlıkla kaşlarımı kaldırdım ama bir yandan da araştırılmaya alışıktım. Birlikte çalıştığım çoğu kişi beni araştırdığını söylerdi.
" Öyleydim, hayalini kurduğum bir bölümdü. Siz peki, bu işi isteyerek mi seçtiniz?"
" Baba mesleği olunca ben de ilgi duydum bayağı, ama babam istememişti zor iş diye."
" Gerçekten öyle ama, polislerin işi zor. "
Bir süre işten konuştuktan sonra yönelttiği soruyla şaşırmıştım.
" Yenge var mı?"
" Yani... Sevgilim var diyelim."
Asil in anlamayarak kaşları çatılınca güldüm.
![](https://img.wattpad.com/cover/365810708-288-k489316.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEKRAR (BxB)
Teen Fiction(bxb) "karmaşa" kitabımın yan kitabıdır. o kitabı okumadan da bunu okuyabilirsiniz. Homofobikleri dışarı alalım! Dokuz yıl önce ilişkileri başlamadan biten merih ve gürbüz yıllardır birbirleriyle bırak görüşmeyi haber dahi almazken adli bilimler uz...