Arabayı çalıştırmasıyla galeriye doğru yola koyulduk.
" Günün nasıldı, güzelim?"
" İyiydi, işler yoğundu ama özlemişim çalışmayı. Sıkıntı olmadı o yüzden. Senin nasıldı?"
" Her zamanki gibiydi işte, samir bi tuhaftı ona kafam takıldı sadece."
" Samir?"
" En güvendiğim adamım, sağ kol misali."
Anladım dercesine başımı salladım. Oluşan sessizlikte aklıma asistanım gelmişti, telefonumu çıkarttım ve çelebiyi aradım.
" Efendim merih bey?"
Gözlerimi devirdim.
" Öncelikle, merih bey değil merih abi, ufaklık. İkinci olarak, sen abine haber verdin mi? Yalnız kalmak istemiyorsan çözüm bulalım."
" Teşekkürler merih abi, hallediyorum ben. Veterinerdeyim şimdi, neden şey olduğuna bakacaklar. Sonra da arkadaşımda kalırım. "
" Tamam dikkat et kendine, bir şey olursa ozanı da beni de arayabilirsin. Bu arada yarın izinlisin, gelemene gerek yok."
" Ama-"
" İtiraz istemiyorum, kafanı topla sonra gelirsin."
İyi geceler faslından sonra kapattık.
" Kıskanmalı mıyım? Çok ilgilendin sanki."
Gülüp ona döndüm.
" Kedisi ölmüş diye çok ağladı yukarda, benim de çocukken köpeğim ölmüştü ama kimse umursamamıştı. Üzüldüm bem de çocuğa."
Elini elimin üstüne koyup parmaklarımızı kenetledi.
" Düşünceli sevgilim benim."
Bu sevgilim lafına bir türlü alışamıyordum ve sezgin bunu söylemeye bayılıyordu galiba.
" Sen utandın mı?"
Keyifle sorduğu soruyla kaşlarımı çattım.
" Saçmalama Sezgin."
Kahkaha attı.
" Benim sevgilim ne de güzel utanırmış ya öyle!"
" Sezgin! Kes şunu."
Galeriye gelmemizle daha fazla dalga geçmemesi için hızla arabadan indim ve içeri girdim. Sezgin de keyifli ifadesiyle peşimden gelmişti.
İçeri girdiğimde çocukluktan tanıdığım Oğuz gülerek bana doğru geldiğinde el sıkışıp sarıldık. Sezginle baş selamı vermekle yetinmiştiler.
" Nerelerdesin oğlum, ingilterede dediler senden için."
" Doğru valla ogi, birkaç gün oldu döneli."
Gülümseyip ilerlemeye başladı.
" Meşgul adamsın, çok tutmadan senin canavarı göstereyim. Müsait bi zamanında çaya beklerim ama ona göre."
" Ayıpsın kardeşim, tabii ki. "
" Seninki hazır, sabah arayınca avukatınla da görüştüm bütün yasal işlemleri hallettik. Al bu ruhsatı, şuradan sağa dönünce de senin canavar var. Benim çıkmam lazım, sen de alır çıkarsın artık. Okey mi?"
Acelesi olduğu belliydi, bu yüzden uzatmadan onayladım ve orda vedalaşıldı. Sezginle beraber motorun yanına geldik. Eski modelin aynısından almıştım, o kazada hurdaya ayrılmıştı benim emektar.
" Motor mu?"
Sezgin in gergince sorduğu soruyla ona döndüm.
" Lütfen sen de başlama, bu gün Ozan'la yeterince kavga ettik. Seninle de aramız açılmasın."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEKRAR (BxB)
Fiksi Remaja(bxb) "karmaşa" kitabımın yan kitabıdır. o kitabı okumadan da bunu okuyabilirsiniz. Homofobikleri dışarı alalım! Dokuz yıl önce ilişkileri başlamadan biten merih ve gürbüz yıllardır birbirleriyle bırak görüşmeyi haber dahi almazken adli bilimler uz...