31| BİZ OLAMAYIZ

874 57 12
                                    


Oy ve yorumlamayı unutmayalım ❤️

~ Keyifli okumalar ~

***

"Beni fazla uğraştırdın ama şimdi ne kadar da uslusun..."

Karşısındakinin saçlarını sanki iyi bir çocukmuş gibi sıvazlarken, onun bu sakin hallerine hiç de alışık olmadığı türden histerik bir gülüş savurdu dudaklarından doktor.

"Alfa Shawn?"

Göz göze gelmeyi ihmal etmeden bir adım daha yaklaşıp mesafeyi kısarken onunla uğraşmaktan alıkoyamıyordu kendini.

"Ee hadi ama bugün fazla suskunsun, eski halini özlediğimi söylesem yalan olmaz..."

Sıkıntılı bir nefes veren Rizzoli, alfadan çektiği ellerinin ardından arkasını döndüğü gibi duvarda asılı üç bilgisayar ekran sunucusuna çevirmişti gözlerini şimdi.

"Bakalım elimizde ne var..."

Bir yandan düşünüp bir yandan ekrandaki testin sonuçlarını incelerken, parmağının ucuyla çenesinin ucunu kaşıyordu kısılan gözleriyle. Burnuna düşen gözlüğünü düzeltti. Gördükleriyle beraber usulca değişen mimikleri şeytani bir tavra büründüğü an, arkasındaki Alfaya dönüp gel işareti yapmıştı ona.

"Yaklaş, daha yakından bak bitişine."

Onca zaman sonra bağlı olmayan alfa Shawn Winter, ağır adımlarla Doktor Jean rizzoli'nin yanına ulaştığında onun tam yanında yerini alarak ekrana iliştirdi bakışlarını. Mimiksiz robotik bir durumda kaskatı duran bedeninde ekranda gördüklerinden sonra değişen tek şey afalladığı için büyüyen göz bebekleriydi. Gizlemeye çalıştığı duygularını, rizzolinin göremediği bir yerde duran yumruğunu sıkmakla yetinmek zorundaydı o dakika.

Kollarını bağlayıp önündeki masaya döndüğü gibi ahşabın kıyısına oturan Jean, tam önünde ayakta öylece dikilen Shawn'a kaldırmıştı bakışlarını, kirpiklerinin altından savurduğu delici bakışlar tarifsiz duyguları barındırıyorken iri dudaklarını araladı.

"Senin yaratıcını kaptılar desene."

Melodisi şeytandan farksız ve kendi kurduğu cümlelerle asıl siniri kendisineyken, dişleri gıcırdamıştı Jean'in. Karın boşluğundaki bandajın olduğu yere ulaşan parmakları orayı sıkıyordu istemsizce, öyle ki acıyan yarasını farkında bile değildi.

"Bambaşka biri gibiydi..." Dedi fısıltıyla.

Kendisine gelmek için kafasını iki yana sallayıp karşısındakini hedef alarak "Dönüşmüş olmasını bekliyor muydun? Bir şeyler söyle, put gibi durman canımı sıkıyor Shawn." Dediğinde, Alfa da boğazını temizleyip aldığı emir üzerine söze girmişti.

"Efendi Joseph, yaşatmayı sever."

"Hala Efendi mi diyorsun? Beynini sonunda kontrol altına alabilmeme rağmen hem de?"

"Alışkanlıklar kolayca bırakılmıyor."

Sesi hareketsiz ve sakindi alfanın. Duyduğu cümleyle kendini gülmekten alıkoyamayan Jean Rizzoli, oturduğu masadan uzanıp ellerinden birini alfanın pürüzsüz yüzüne yükselttiğinde çenesinden kavramış, "İtaatkarlığın göz boyayıcı. " Diye bitirmişti kelimelerini ayaklanmadan hemen önce.

Tam karşısına dikildiği çekik kurt adamın gözlerinin içine bakarak, "Birileri sağolsun, kandırılmaktan nefret eden ve oyuncağı elinden alındığında pek de uysal olmayan bir adamımdır Shawn... Anlıyorsun değil mi?" Demiş ve neredeyse baygınlaşan psikopatımsı bakışlarının dozunu attırdıktan sonra da, "Ve de biraz şeyimdir, umm..." yana kıvrılan dudakları aralanmak üzereydi yine.

TANRI'NIN ADASI: MühürHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin