[+18] "Sen Valeria... Benim olansın!" Nefesimi kesen içimdeki varlığı, en ücra kıyılarıma vuruyorken, kulaklarımda çınlayan tek ses... Mührümün sahibine aitti.
"Ve de sen, ait olduğum tek gerçeksin!"
***
Yıkılan ve doğumların azalıp insan ırkının a...
Medyayı bu bölümü yazarken keşfettim ve baya cuk oldu, şiddetle önerilir 😏
En uzun bölüm olarak 3800 kelime ile çok manyak şeyler oluyor
İstiyorum ki bu bölümde olanlar gibi siz de sol alttaki yıldıza abanın jdlfkdşg
3 - 2 - 1 veee!!!
{Boy Epic - wolf 🎶}
***
Uzun ve ince köprü boyunca kucağında taşıdığı beyaz tenlinin meraklı bakışlarına mağruz kalan Joseph, ulaşacakları yere sadece önlerindeki devasa çiti atlayarak geçeceklerini biliyordu.
Birkaç haftadır adadaki işlerle aynı anda yürüterek hazırladığı şey, sonunda görünmek üzereydi.
Kucağından indirdiği omegayı, kendine çevirerek usulca kollarından indirip arkasındaki manzarayı görmesine engel olur gibi önce sadece kendisine bakmasını sağladığında, derin bir nefes aldı önce.
Hala görmediği şey yüzünden ondan bir açıklama bekler gibi gözlerini Joseph'inkilere diken Valeria, tek kaşı havalanarak "Doria-" diye söylenmek üzereydi ki, thita melezi onu kollarından tutup arkasını döndürdüğü gibi gördüğü manzara ile kelimesi yarıda kalmış ve dudakları şaşkınlıkla aralanmıştı bir an.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Valeria Wolt, gözlerini birkaç kere açıp kapatarak gördüğü şeyin gerçekliğini zihninde kanıtlamaya çalıştığında, birkaç saniyedir ona bunu sindirmesi için zaman tanıyan hemen arkasındaki adam da bir filizin köklerini toprağa salışı gibi yavaşça sarılmıştı arkadan kadınına. Kendisini saran kollarla o an gerçekliğe dönen Omega, seslice yutkunduğunda,
"Bu?..." diyebildi önce sadece.
Thita, kendisini geçmişe dair aşağı çeken tüm o küllerden arınarak çoktan hafiflediği dakikalarda, çenesini de arkadan o yarı çıplak omuza yaslayıp burnuna doluşan aromayı içine çektiğinde, "Senin için..." demişti kısılan sesiyle.
Bir kimliği yoktu o an. Sadece olmak istediği ve davranmak istediği kişiydi.
Birkaç saniyelik afallamanın ardından hafifçe hemen omzu üzerindeki adama doğru dönen Valeria, bir yüze ne kadar uzun bakılabilirse o kadar uzun dalmıştı o çehreye.
Joseph ise bunun ardından acaba tuhaf bir şey mi yaptım fikrine kapılıp geriye çekildiğinde, ensesini kaşıyarak birden aslında kurtulmaya çalıştığı eski halinde döner gibi aklına gelen ilk bahaneyle, "Yatak odasını fazla boğucu buluyordun ve duvarlarda da tuhaf hayvan heykelleriyle, keskin hançerler olduğu için şikayetçi gibiydin ve ben de o yüzden buray-"Diyecekti ki, bugün o kırmızı dudaklar ikinciye kapanmıştı kendi lekelerinin üstüne.