Obey Me

23

23.Zehirli Yeşil Gözler

Laura'nın yüzü gözle görünür bir şekilde sertleşti ve küstahça konuştu.

"Bayan Cassner. Başkalarının konuşmalarına karışmak kibar değildir."

Ancak rakibi, tipik bir asilzadeden uzak olan ve sosyal dünyanın soğuk doğasını eritmesiyle tanınan Rubinia Cassner'dı.

"Oh, bu kadar sert sözler söylemeyin Bayan Laura. Benzer zevklerimiz var, siz de öyle düşünmüyor musunuz, Bayan Buchanan?"

Tatlı bir şekilde gülümsedi ve Kyrie'ye bir bakış attı. Kyrie, Rubinia'nın ne hakkında konuşmak istediğini tahmin edebiliyordu.

'Yorgunum.'

Kyria iç çekti.

"Ne demek istediğinizi anlamıyorum."

"Anlamıyorsunuz..."

Rubinia doğal bir şekilde Kyrie'nin karşısındaki koltuğa yerleşti. Artık asaletle, yumuşak bir mücadeleye girebileceği bir durumdaydı.

Laura kenara çekildi. Meraklı seyirciler için önlerindeki durum, elbise için sıra beklerken birbirleriyle konuşan üç bayan gibi görünüyordu.

"Veliaht Prensin iki sevgilisi, onlar değil mi?" Dışarıdaki insanlar fısıldadı.

"..."

Sessiz Kyrie'nin aksine Laura'nın yüzü karardı.

"Konuşmayı bitirdiniz mi? Nişanlısını çaldığınız birinin karşısına nasıl çıkabilirsin? Utanmıyor musunuz?"

"Bayan FortDucane, şu anda Bayan Buchanan'la konuşuyorum, lütfen sessiz olur musunuz?"

"Kim, kimin konuşmasını bölüyor? Kont Cassner size sohbet kurallarını öğretmedi mi?"

O anda Kyrie, Rubinia'nın gülümsemesinin bocaladığını fark etti. Kısa bir süre sonra Rubinia acı bir sesle mırıldandı.

"Ah, biliyorsunuz ki benim ailem siz gibi yedi aileden değil."

Rubinia bunu söyledi ve saçına gönülsüzce dokunuyormuş gibi yaparak yüzünü sol eliyle kapattı.

"Ne olmuş yani? Doğduğunuz aile dışında, ne elde ettiniz? Nişanlınızı kaybetmenize rağmen o kadar kendinizi beğenmişsiniz ki."

Laura şaşırdı ve cevap veremedi. Öte yandan Rubinia sakince elini indirdi ve parlak bir şekilde gülümsedi, sosyal bahar perisinin halka açık kişiliğine geri döndü.

"Şimdi, Veliaht Prenses olduğumda, Bayan FortDucane bu duruma sessiz kalmak zorunda kalacak. Oh, ne yapmalıyım? Sadece bunu düşünmek beni çok heyecanlandırıyor."

Kyrie içinde bulunduğu durumu unuttu istemeden kendini Rubinia'ya hayran kalmış bir şekilde buldu.

'Ne harika bir kadın.'

Konuşmasının içeriği rahatsız ediciydi, ancak ifadesi ve tonu keskin bir çekicilikle doluydu. Prens Eden'in neden ona aşık olduğuna şaşmamalıydı.

Kyrie'nin bakışlarının bir meydan okuma olduğunu düşünen Rubinia gözlerini keskin bir şekilde genişletti.

"Nasıl hissediyorsunuz Bayan Buchanan? Bu ülkenin en iyi koltuğuna oturabildim ama bir şekilde düştüğümü hissediyorum."

'Çünkü bu bir ruh hali.'

Önceleri Kyrie kızgındı. Ama yolculuktan sonra fikrini biraz değiştirmişti.