50

14 0 0
                                    


50. Sosyal Hayvan

Çok geçmeden biri kapıyı çaldı. Kyrie'nin gözleri büyüdü ve beklentisiz bir şekilde içeri girmelerine izin verdi. İçeri giren Maria ve Laura'ydı.

"Siz kızlar...!"

"Kyrie, nasılsın?"

"Kyrie!"

Laura karşısında Kyrie'yi görür görmez koşup ona sarıldı.

"Aman Tanrım! Hikâyeyi duydum! Her şey yolunda mı? Şuna bir bak! Yanak yağların azalmış! Seni beslemek için pahalı yiyecekler gönderdim, almadın mı?"

"Luthier Dağı'ndan yer mantarlarını gönderen sen miydin Laura?"

"Evet! Gönderdiklerimi başkaları yedi sandım, şükür yememişler! Ama sen neden bu kadar zayıfsın, tatlım!"

"Laura çok endişelendi. Tabii ki ben de aynı şekilde."

Laura ağlamanın eşiğindeydi ve duygularını iyi ifade edemeyen Maria da derin derin bakıyordu. Kyrie ikisinin de omuzlarına hafifçe sarıldı.

"Sizi bir daha göremeyeceğimi sanmıştım... Geldiğiniz için teşekkür ederim. Siz iyi misiniz kızlar?"

"Bizim için endişelenmene gerek yok."

"Bu doğru! O piç kurusu! ...... dışında her şey yolunda!"

Laura yüksek sesle bağırdı ve etrafına bakındı. MarryAnne kendilerinden uzakta beklemesine rağmen, kendisine ilgi gösterildiğinde kulaklarını tıkıyor ve duymamazlıktan geliyordu.

Kyrie acı acı gülümsedi ve arkadaşlarını masaya götürdü.

"Hadi oturalım. Konuşacak çok şey var."

Laura yerine oturur oturmaz, masaya sadece sevimli görünecek kadar vurdu.

"Kyrie, olanları duydum! Kaçırılman çok saçma ama o seni bulmak için askerleri yok etti, Veliaht Prens'i soydu ve bir köpek gibi yuvarlanmasını sağladı!"

Bu noktaya kadar konuştu ve Kyrie'nin omzuna dokundu.

"Sevimli bir boyutu olduğunu duydum, doğru mu?" (Ç.N:Prensin şeyi hakkında konuşuyor)

Kyrie gülümsedi.

"Bilmiyorum çünkü görmedim."

"İşte bunu görmeliydim! Şu anda şehirde bir sürü dedikodu dolaşıyor, gerçek olup olmadıklarını merak ediyorum!"

"......Buna hiç ilgi duydun mu?"

"Ayrıldığınız günden beri Orewinbridge'in figürleri çok ilgimi çekmeye başladı!"...... Ama burası ses geçirmez, değil mi?"

Laura gözlerini abartılı bir şekilde devirdi ve parmaklarını kulaklarına yaklaştırdı. Kyrie kahkahalara boğuldu. Onun gülümsediğini gören Laura rahatlamış bir ifadeyle gülümsedi.

"Evet, seni gülümserken görmek güzel! Kuzey Kıtası'ndan en iyi kozmetikleri getirtip onları sana uygulayacağım. Yüzün neden bu kadar hasarlı, senin için çok endişeleniyorum."

Kyrie onun saçma hikayeler anlatarak ortamı bilerek hafifletmeye çalıştığını biliyordu. Yumuşak bir şekilde gülümsedi.

"Çok fazla endişelenme. Bana dış dünyadan bahsedebilir misin? MarryAnne, bize içecek bir şeyler getir."

MarryAnne Kyrie'nin çağrısına yaklaştı ve içecekleri hazırladı. MarryAnne'in yeni sıcak su almak için kapıya sırtını döndüğü andı. O ana kadar pek konuşmamış olan Maria, ağzını oynatarak sessiz bir şekilde konuştu.

Obey MeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin