Selamlar. Artık cuma günlerine bölüm atmayı düşünüyorum. Ama bir aksaklık vs. olabilir bu yüzden söz veremiyorum.
Oy ve yorum atmayı unutmayın lütfen.
İyi okumalar dilerim.
Mirhan ve Murat ağabeyim gittikten sonra odama çıkmıştım. Odamın ışığını açıp eşyalarımın yerli yerinde durduğunu ve tertemiz olduğunu görmüştüm. Mizgin yengem odamı ben gittikten sonra bile temizlettirmişti.
Odamın içinde gezmek, her köşesinde ki anılarımı tekrar ve tekrar yaşamak tuhafıma gitmişti. Benim odamdı ama benim gibi hissettirmiyordu. Benim evimde, benim odamda artık Mirhan'dı!
Bu bölgede kızlar evlerinden gelinlikleriyle çıkar kefenleriyle girerlerdi. Ailemin öyle bir yapıda olmaması beni sevindiriyordu. Allah korusun Mirhan'ın başına bir şey gelseydi babam da ağabeylerimde beni yalnız koymazdı. Bir kez daha ailem için Allah'a şükrettim. Odamın içinde gezinirken kitaplarıma dokundum, sayfalarının arasında kuruttuğum çiçeklere baktım. Bu çiçekler annemin mezarının üstünde yetişen çiçeklerdi...
Gardırobumu açtım var olan az sayıdaki eşyalarıma baktım. Makyaj masamın üstünde duran iki cam şişe parfüme baktım. Birisi benim parfümümdü diğeri Efe'nin bana aldığı hediyeydi. Efe'yi özlemiştim neredeydi kim bilir ? Sabah kahvaltıda tüm ailenin bir arada olacağı düşüncesi bile heyecanlanmama yetti. Gardırobumun içindeki pijamalarımdan birisini çıkartıp giydim. Rahatlayınca odama çıkarılan valizi açarak içindeki eşyalarımı yerleştirdim. Bir kaç günlüğüne buradaydım ama rahat hissetmek için eşyalarımı yerleştirme ihtiyacı hissetmiştim. Odama bakınırken yatağın üstündeki telefonumdan mesaj sesi geldi.
Gönderen: Mirhan
Ben vardım. Endişelenme. Yat dinlen, çok yoruldun zaten.
Gülümsedim, ve ona tamam yazarak gönderdim.
Valizdeki eşyalarımın tamamını yerleştirdikten sonra yatağımın üstündeki nevresimi kaldırarak içine gömüldüm. Yorgunluktan hemen uyumuştum zaten.
Uykumun başlangıcındayken konağın kapısı sertçe açılıp kapanmıştı. Cihan ağabeyimin ya da Efe'nin geldiğini düşünerek sol tarafımdan sağ tarafıma döndüm. Uykum derinleşirken merdivenlerden hızlıca inip çıkma sesleri duymaya başlamıştım. Gözlerimi kısık açarak seslere yoğunlaşmaya çalıştım. Konuşma sesi yoktu, önemsiz bir şey olduğunu düşünerek tekrar gözlerimi kapattım.
Ama bu seferde Mizgin yengemin bağırış sesleriyle yerimden sıçradım. "Doğum mu başladı acaba ?" korkarak ayağıma terlik giyip odamdan çıktım.
Avluya bakan yere yürüdüğümde avluda Mizgin yengemin Berzan ağabeyimi engellemeye çalıştığını gördüm.
Berzan ağabeyim yanındaki sağ koluyla birlikte konaktan çıkmak için manevra yapıyordu ama Mizgin yengem önüne geçerek izin vermiyordu. Yukarıda beklerken arka odalardan birisinin kapısının açıldığını ve kapandığını duydum. Arkamı dönüp baktığımda Efe'nin odadan çıktığını gördüm, o sırada Mizgin yengem "Hayır Berzan! Hayır tek başına gidemezsin!" diye bağırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖNÜL ŞİFASI
General FictionMirhan ağa kaşlarını kaldırarak karısının saçını okşayarak kulak arkasına aldı. Karısının öpmekten şişen dudaklarına alayla sırıtıp burnunu çenesinin hizasından boynuna getirdi, karısını soludu uzun uzun. Ve dudaklarını pürüzsüz boyna bastırdığında...