Touched • Barış Alper Yılmaz

•Special•

Ben çiftimi çok ozledigim icin dayanamadim.

Baris'in, Alev'in ve GS'nin önemli olaylarini boyle minik minik ozel bolum olarak atmaya calisacagim cunku Alev ve Baris dinamigini seviyorum.

Yeni yazdigim cifte de boyle dinamk olusturmak icin cabaliyorum🤘✊

İyi okumalar🤍

~

5 Ağustos, Beşiktaş-Galatasaray derbisinden iki gün sonra;

Önümdeki kitabı okumaya çalışırken tek yapabildiğim şey derin derin nefesler alarak sabır dilemekti. Ama karşımdaki adam buna gram izin vermiyordu.

Maçı kaybetmiş olabilirlerdi ama iki gündür bunun suratını ben çekmek zorunda değildim.

"Az yavaş çiğne şu sakızı! Çingene gibi patlatıp durma!" dedim artık dayanamayarak. Hem yanında durmamı istiyordu hem de gergin tavırlarla beni itiyordu.

Elindeki konsolu kenara attı, "Alev seninle uğraşmam. Başka yerde tatava yap."

Kitabı kapattım ve ayağa kalktım, "Sana kimse benimle uğraş demiyor zaten! Ama sik gibi tavırlarını da çekecek halim yok. Yemeseydiniz beş gol. Arkasında dur bari yenilginin adam gibi." dedim.

Kaşları çatıldı, "Yemeseydiniz beş gol?"

"Aynen yemeseydiniz beş gol! İki gündür suratını çekiyorum be yeter!" dedim ve bu sefer cevabını beklemeden kendimi odama attım ve yatağıma yatarak kıvrıldım. Ben yatağa yatar yatmaz arkamdan kapı açılmıştı.

Böyle adam edeceksin işte.

Yanıma doğru geldiğini hissettim ve yatağın diğer tarafına yattı. Kolunu belime sararak sırtımı göğsüne yasladı, "Özür dilerim."

Sinirlerim iyice hoplamıştı, "Sürekli yapıp yapıp özür diliyorsun. Dileme."

"İsteyerek yapmadığım için özür diliyorum."

"Düşünerek hareket et o zaman Barış. Oldu bitti maç işte. Önüne bak."

Enseme bir öpücük kondurdu, "Senden çıkarmamalıydım yavrum valla kusura bakma."

"Her zaman kazanamayacağınızı bilmeniz lazım. Ben senin cefanı çekemem."

Tekrar öptü, "Valla kusura bakma. Dikkat edeceğim," belimi daha da sıktı, "Hadi dön bana da yüzünü göreyim."

"Sakızını attın mı?" dedim omzumun üzerinden ona bakarak.

Güldü, "Attım attım."

Daha fazla uzatmak istemediğim için ona doğru döndüm ve kolumun birini omzuna atarak bacağımı da beline doladım. Eli saniyesinde çıplak bacağıma gitti ve boydan boya okşadı, "Valla kafanı kırarım bir dahakine."

"Kırarsın biliyorum." yanağımdan öptü.

Boynuna doğru sokuldum, "Acıktın mı?"

"Dolapta ne var?" dedi.

"Hiçbir şey. Sende yaşadığım için genelde dolabım boş oluyor."

"Sana bana taşın demiştim." dedi muzip bir şekilde. Elini kalçama götürerek sıktı.

"Zaten sende yaşıyor gibiyim."

"Tamam işte tam olarak ben de yaşa." dedi bu sefer.

"Sus artık ve yemek söyle."