Günler birer birer geçip gitti, güneş gökyüzünde yavaş yavaş yükselmeye ve kasabayı aydınlatmaya başlamıştı. Sabah oluyordu. Yoğun bakım önünde dört kişi bekliyordu, Kenan'ın ailesi.
Kenan ailesini daha fazla bekletmeyi istememiş olacak ki yavaşca gözlerini açtı, aynı anda hissetmiş gibi Veysel de cama yaklaşmıştı, uykusuz kaldığı için gözleri kızarmıştı ama abisinin mavi gözlerini gördüğü an yorgunluğu yok olup gitmişti sanki.
"Uyandı." Dedi heyecanla, önce fısıltı gibi çıkan sesi sonradan yükselmişti.
"Uyandı! Abim uyandı!"Elif, Döndü ve Muammer gözlerini açıp ayaklandılar, Veysel'in yanına gelerek içeriye baktılar. Kenan gözlerini açmış onlara bakıyordu, yorgun olduğu belli oluyordu yüzünden.
"Ben doktor çağırıyorum." Dedi Elif ve yanlarından hızlıca uzaklaştı. Döndü Muammer'e sarıldı, ikisinin yüzünde de şükür dolu bir gülümseme vardı. Kısa süre sonra doktor geldi, yoğun bakıma girdi ve Kenan'ın durumuna baktıktan sonra dışarı çıktı.
"Kritik süreci atlattık, odaya alacağız kendisini. Bundan sonra ona karşı çok dikkatli olmalısınız, strese girmemesi ve heyecanlanmaması gerekiyor."
"Biliyoruz dikkat etmemiz gerekenleri doktor bey, daha önce yaşadık." Dedi Muammer. Doktor başını salladı.
"Odaya alınca görebilirsiniz."
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Kenan odaya alınmıştı ve ne olduğunu hatırladığı için sessizdi, ailesi ise onun üstüne gitmek istemedikleri için sessiz kalmış, onu konuşması için zorlamak istememişti. Muammer ayağa kalktı.
"Hadi Döndü, kalabalık etmeyek."
Döndü birşey demeden kalktı, oğlunun saçlarına bir öpücük kondurdu sonra Muammer'le odadan çıktılar. Veysel başını abisinin omzuna yasladı.
"Abim iyisin demi?"
"İyiyim Veysel." Dedi Kenan soğuk bir ses tonuyla. Veysel iç çekti.
"Değilsin abi, görebiliyom."
"Abim nolur birşey sorma."
"Tamam, ben hava alıcam biraz." Dedi Veysel ve yataktan kalkıp odadan çıktı. Elif kapının kapanma sesini duyunca Kenan'a baktı.
"Kenan neden böyle soğuksun?"
"Sadece düşünmeye ihtiyacım var."
"İyisin ama demi?"
"Birşey sorma nolur ya."
"Peki." Dedi Elif, kırıldığını belli eden bir ses tonuyla. Kenan onu üzdüğünü hatta biraz önce Veysel'i de üzdüğünü fark etmişti. Böyle davranmaya hakkı olmadığını biliyordu, onların bir suçu yoktu çünkü.
"Çok özür dilerim Elif'im, seni kırmak istemedim, özür dilerim. Benim biraz dinlenmeye ihtiyacım var sadece."
"Kenan bizim bebeğimiz olacak." Dedi Elif bir anda. "Yoğun bakıma alındığın gün öğrendim bende, dört gün önce."
"Baba mı oluyorum ben şimdi?" Dedi Kenan, ne hissettiği belli olmuyordu sesinden. Elif'in neşeli hali kayboldu.
"Sevinmedin mi?"
"Sevindim."
"Hiç öyle görünmüyor."
"Sadece yorgunum."
"Öyleyse sen dinlen, bende eve gideyim en iyisi." Dedi Elif ve yataktan kalkarak kapıya ilerledi, odadan çıktı. Kenan ise birşey demedi, sessizce baktı kapanan kapıya.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
1 saat sonra.
Kenan dışarıyı izlerken Veysel odaya girdi, ilerleyip koltuğa oturdu. Kenan kardeşine baktı, birşey söylemek ve söylememek arasında kararsız kaldı ama söylemeye karar verdi.
"Veysel,"
"Elif'i eve bıraktım, merak etme."
"Teşekkür ederim abicim. Peki yanıma gelir misin?" Diye sordu Kenan masum masum. Veysel hiçbir şey söylemeden koltuktan kalkarak yatağın kenarına oturdu. Kenan gülümsedi, kardeşinin omzuna başını yasladı.
"Özür dilerim Veysel'im."
"Önemli değil abi, sadece ne olduğunu anlat bana, anlat ki çözelim."
"Hangi birini anlatıyım?"
"Sen benim bütün sorunlarımı nasıl dinlediysen bende seni dinlerim abi."
"Baba olacakmışım." Dedi Kenan bir anda. Veysel şaşkınlıkla geri çekildi.
"Gerçekten mi abi? Bak işte bunu hiç beklemiyodum. Daha düne kadar bu konudan kaçıyodun."
"Çünkü baba olmak istemiyorum."
"Korkuyorsun." Dedi Veysel kendinden emin bir sesle. Kenan güldü, kardeşini kendine çekip göğsüne yaslanmasını sağladı.
"Nasıl hemen anladın?"
"Anlarım ben seni."
"Güvenmiyorum oğlum ben kendime. Emre'ye sahip çıkamadım, ya benim yüzümden ona da birşey olursa? Ben ne yaparım o zaman ha?" Diye sordu Kenan, gözleri dolmuştu. Veysel destek olmak için elini tuttu abisinin.
"Senin suçun değildi, olanların hiçbiri senin yüzünden olmadı. Lütfen kendini suçlamayı bırak. Hem ben eminim sen çok güzel baba olacaksın, dünyanın en iyi babası olacaksın abi."
"İnanıyım mı?"
"İnan."
Kenan kardeşinin saçlarını koklayıp öptü, başını onun saçlarına yaslayıp sessiz kaldı. Veysel de sessiz kalarak abisinin ellerini tutmaya devam etti. İkisi de anlaşılmanın verdiği huzuru yaşıyordu.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Bölüm sonu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bozkır Masalı
Hayran KurguTüm Muhteşem Hikayeler İki Şekilde Başlar: Ya Bir İnsan Yolculuğa Çıkar, Ya Da Şehire Bir Yabancı Gelir.