Evime geldiğimde yorgundum. Biraz kestirmek istedim. Fotoğrafları da aldım elime koltuğa uzandım. Gözkapaklarız ağırlaşıyordu fotoğraflara bakarken. Bir fotoğrafta yine babamın kucağındayım. Ama bu sefer babam beni kollarıyla havaya kaldırmış gülüyor. Benim babam kör bir adamdı. Ama ne siyah bir gözlüğü ne de bir sopası vardı. Üstüne üstlük bir de ufacıkken beni tepeye kaldırıyordu. Hemen diğer fotoğraflara baktım ama babama odaklanmış bir kare yoktu. Hemen kutunun dibinde, önceden üzülüp yırttığım o fotoğrafın parçalarını toparladım. Sehpanın bir bölümünü hızlıca toplayarak yırtılmış fotoğraf parçalarını yapboz parçası gibi birleştirmeye başladım. Yapbozları çok severdim ben, hep bir merak ve araştırma ilgisi uyandırırdı bende. Belki d bu hikayenin en eğlendiğim kısmıdır bu diye düşünmüştüm. Fotoğrafı sonunda tamamladım ve dikkatlice baktım. Babamın kucağında üvey anneme kollarımı uzatmıştım. Annem üzgün, asık bir suratla tepki vermiyor, babamsa bir eliyle beni kavramış, diğer eliyleyse anneme uzattığım elimi iniriyordu. Göremediği bir eli indiriyordu. Kör olan bir adam bunu nasıl yapıyordu? Bu bana tek şeyi düşündürüyordu. Babam görüyordu!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kesik kan
Mystery / ThrillerDüşünün bir, yalnızsınız, yalnızlığınızı çalıyorlar,daha da yalnız kalıyorsunuz... Ne yapardınız? Belki katil olursunuz,belki aşık...⏳