Eczaneden geldim ve aldığım merhemi yarama sürdüm. Canım acıyordu. İlaç yarama dokunduğunda yakıyordu. Yanık tene değen güneş gibi yakıyordu canımı. İşim bittikten sonra ilaçları kaldırdım ve kapının önündeki küçük salonuma geçip ikili koltuğuma oturdum. Önümdeki sehpada yaklaşık bir saat önce bir kedinin peşine koşarken düşüpte bir kısmının ıslanmasına ve dolayısıyla yırtılmasına sebep olduğum gazete ve ve apartmana dönüşte topladığım iki tane kağıt vardı. Gazete gençlik dersi gibi birşeydi. Gazete kağıdına basılan bir dergi gibiydi. Adı; Pratiki olan bir dergiydi. Daha garibi benim bu dergiyi hatırlıypr olmam hatta hatırlamakla kalmayıp çok sıkı takipçisi olmamdı. Bu dergide Aras ve grubu hakkında bilgiler, makaleler, görüşler, hatta bazen mini konser biletlerinde indirim kartı bulunurdu. Bende bu derginin tüm sayıları bulunurdu. Biri hariç: birinci yani ilk sayısı!
Elimdeki gazeteyi andıran bu pratiki dergisi serinin birinci sayısıydı. Yani bende eksik olan sayı. Eksik olan tek sayı!
İyi de katil bunu nereden biliyordu? Nasıl?
Güldüm yine kendime. Zaten son zamanlarda gülebildiğim tek kişi kendimdim! Hakkımda her şeyi biliyordu ya bu katil. İddia ettiğine göre benim bilmedikleri bile...!
Gazetenin daha doğrusu derginin kapağını çevirdim. İlk sayfalarında saçma sapan testler vardı. Onları moda sayfaları takip ediyordu. Ondan sonrası sanırım beni ilgilendiriyordu. Sanat ve müzik bölümüydü. Grup fotoğrafını gördüm. Son zamanlarda sıklıkla olan göz dalmalarım bu seferde fotoğraftaki Aras'a bakarken olmuştu. Onu ben öldürmedim ama,
Ama ben gömdüm!
Grubu biliyordum zaten. İsim olarak hiçbir zaman tam ezberleyememiştim ama. Aras, grubu ne zaman sorsa bilemezdim. Dalga geçerdi. O kadar takip ediyorsun da ezberlemiyorsun derdi. Ben de beni onlarla tanıştırsan emin ol ezberlerim diye sitem ederdim. İlk kız arkadaşını herkesle tanıştırmıştı. Grubuyla tanıştırmıştı. Bir benle tanıştırmamıştı zaten. Zaten kimi benle tanıştırdı ki! Başka sevgilisi de olmadı zaten. Çok sevdiğini söylerdi hep o kızı. Aras'a karşı ilgim olmasına rağmen mutlu olurdum o mutlu olduğunu söyleyince. Zaten adını hiç koyamamıştım bu soru işaretli ilgimin.
Derginin grupla ilgili sayfasında Aras'ın menejeriyle ilgili dalgaya alınmış bir ropörtaj vardı. Okumaya başladım. Daha doğrusu başlayacaktım ama uykum ağırlaşmıştı. Normal olarak o kadar koşu, yaralanmalar, korku, ümitsizlik ve merak üzerine uykum gelebilirdi. O ikili koltukta bir elim sehpada uyuyakaldım
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kesik kan
Misteri / ThrillerDüşünün bir, yalnızsınız, yalnızlığınızı çalıyorlar,daha da yalnız kalıyorsunuz... Ne yapardınız? Belki katil olursunuz,belki aşık...⏳