37.BÖLÜM

22.9K 1.5K 411
                                    

Multimedia - Aşkım - Aras

"Söylenecek sözler, Rüzgarda sürüklenen bir yaprağın ucunda şimdi.."

AŞKIM'DAN...

"Aşk parayla satın alınmaz küçük hanım..!"

Sesin sahibini göre bilmek için arkamı döndüm.Bu adam,Aras'ı ilk gördüğümde yanında bulunan tuhaf giyimli adamdı.Neydi ismi?Hah!

"Kenan Bey!Vay bee!Sizde mi bu oyunun içindesiniz?Size ne kadar verdiler?"Kollarımı iki yanıma açarak,buzdan yapılan bir heykel gibi önümde dikilen adama sırıttım.Onun ile dalga geçerek konuşmuştum.Oda bunun gayet iyi farkındaydı.

"Senin sinirlerin bozulmuş.Bir sakinleştirici yapsak iyi olur."Doktor babama baktı izin ister gibi.Ben ise bir adım geriledim.Ne sanıyordu bu adam kendini?

"Ne sanıyorsun sen kendini!"Dehşet ve korkuyla gözlerimdeki yaşları sildim.Ben geri geri kapıya doğru ilerlerken,o elinde bulunan siyah çantasını açtı.Tahmin ettiğim gibi bir iğne paketi çıkardı içinden.

"Merak etmeyin küçük hanım.Bu iyi gelecek size."

Merdivenlerden gelen ayak sesleriyle herkesin dikkati oraya çekildi.Ben ise,yan tarafımda bulunan,tahminen Serkan'ın arabasına ait olduğunu anladığım anahtara doğru elimi attım.Anahtarı cebime usta bir şekilde hızla yerleştirirken,kimsenin dikkatini çekmediğim için derin bir nefes alıp verdim.

"Asıl sakinleştiriciye sizin ihtiyacınız var!"

Bu Aras'ın sesiydi.Merdivenlerde dikilmiş kaşları çatık bir şekilde Kenan denen adama bakıyordu.Herkesin gözü Aras'da iken bir yolunu bulup kurtulmalıydım bu cehennemden farksız yerden.Durup kimsenin açıklamasını dinlemeyecektim.

Geri geri geriledim ve elimi kapı koluna attım.Kalbim inananılması güç bir şekilde atıyordu.Dizlerimin titrediğine ilk defa şahitlik ettim.Neydi bu?

Aras'ın kehribar rengi gözleri dehşetle açılan gözlerime dikildi.Burada suçlu olan da oydu,kaşlarını çatan da.Ama ben bu saçmalığa bir son verecektim.

Gözlerimi ondan çekip hızla kapıyı açtım!Ben bahçeye doğru koşarken içeriden gelen bağırmalar umrumda dahi değildi!Gözlerim hızla Serkan'ın arabasını aradı ve buldu da!Hızla arabaya yürüdüm ve şoför koltuğuna oturup kapıyı hızla kapattım.Arabayı son sürat sürerken arkama bir kez olsun bakmamıştım.

Ama babamın peşime birilerini takacağına emindim.Bu arabayla nereye gidersem gideyim babam bulur du beni.Hatta şuan aramaya başlamışlardırda.Neyse ki peşimdekilerden nasıl kurtulacağımı biliyordum.

Direksiyonu hızla sağa kırdım.Arabayı park etmeden hızla indim.Hani tabana kuvvet denen birşey var o bu olsa gerek.Hızla koşar adım bilmediğim sokaklar da ilerledim.Nereye gideceğimi bilmiyordum.Ama aklımda bir yer vardı.

ARAS'DAN...

"NE DEMEK BULAMADINIZ?"

Ünal Ataman salyaları aka aka bağırırken karşısındaki yarma tipli adamlara,ben sadece bakmakla yetiniyordum.Belimi duvara yasladım ve elimdeki sigarayı yere fırlattım.Cebimdeki paketten bir tane daha çıkaracakken bir el mani oldu.

"Ne yapıyorsun?"Bu Doktor Kenan Bey.Yani babamdı.Kolumu elinden hızla çekerek kurtardım.

"Görmüyor musun?"

Onu umursamadan paketten bir tane sigara çıkarıp dudaklarımın arasına yerleştirdim.Elimdeki paketi cebime yerleştirirken babamın sıkıntılı bir nefes alıp verdiğini gördüm.Bu kadar rahat olmam onu delirtmişti.

KALP AĞRISI #wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin