SB-46- Veda Busesi

12K 527 67
                                    

Multimedya; Eslem

Şarkı; Sezen AKSU -Gidiyorum

** * * * *

Tüm vedalar kardeştir aslında,
bir elveda ile nefes almayı unutan bizler gibi...

(sızı - hayallerleysayan)

**** * * * * * *

Gözlerinizi açarsınız da neye uğradığınızı bilemezsiniz ya, Eslem'in şu an yaşadığı tıpkı öyle bir durumdu. Karşıya baktığında bu odada olmasını istediği tek insan yoktu. Ve Eslem bu gerçekten gözlerini yumarak kaçamazdı. Bunun yerine bebeğini kucağına aldı. Kucağındaki bebek güzeller güzeli de olsa daha minicikti. Eymen'in aksine, ilk günden gözlerini açmış annesine fıldır fıldır bakıyordu. Eslem bu manzara karşısında dolan gözlerini havaya dikti. Odadaki kimseye bakmıyordu, çünkü kocasının olmadığını biliyordu. Ve bu kadının canını daha çok yakıyordu.

Saçlarını okşayacak bir annesi de yoktu, alnından öpecek bir babası da... Selim bile yoktu ki! Eslem bu kadar kalabalık odada nasıl yapayalnız olduğunu anlamıyordu. Bu onun en savunmasız günüydü ve yapayalnızdı. Bebeğinin kokusunu içine çekip, onu emzirmesi gerektiğini söyleyerek herkesi dışarı çıkarttı. Odada yalnızca kardeşine daha yakından bakmak için annesinin yanına oturan Eymen kalmıştı.

"Anne ama bu bebek, Berke Han'dan bile küçük. Bak parmakları yok gibi. Minicik..."

Eslem Eymen'in ağlamaktan kızarmış gözlerine baktıkça daha çok üzülüyordu. Sözleri her ne kadar şaşkınlığını belirtse de babasının asla gelmemesinden korkuyordu küçük çocuk, bu belliydi. Eslem çocuklarını bundan uzak tutmaya karar vermişti bugün. Artık çocuklarını bu ortamdan uzaklaştıracaktı. Selim ve kendisi bu ilişkinin gel-gitlerine kapılarak Eymen'e ve bebeklerine verdikleri zararı görmemişti. Ama Eslem, Eymen'in bir daha asla bu kadar ağlamasına izin vermeyecekti.

"Şimdi kardeşini doyuracağım anneciğim. O da bizim gibi, düzgün beslenirse hemen büyüyecek. Sen de o kadar küçüktün. Bak şimdi koca adam oldun."

"Anne?"

"Efendim bebeğim?" Eslem göğsünü bebeğin ağzına vermeden önce sormuştu.

"Bu bebek seni ısırmıyor mu?!" Eymen soracağı soruyu unutmuş, annesinin göğsüne ne yaptığını anlamadığı kardeşine bakıyordu.

Eslem kahkaha atmamak için dudaklarını dişledi. "O beni ısırmıyor anneciğim, emiyor. O daha çok küçük yemek yiyemez. Benim sütümle besleniyor. Hem dişleri bile yok ki."

Eymen başını salladı. Bebeğe biraz daha bakmak için annesinin yanına daha çok yaklaştı. "Benim gözlerim seninkine benziyor, ama bununki babamınkine benziyor, değil mi anne?"

Eslem çocuğun emerken yumduğu gözlerine baktı. Evet, bebeğin gözleri mavi değildi. Eymen'inki içinde yeşil hareler barındıran bir mavi de olsa, bebeğin gözlerinde hiçbir mavi belirtisi yoktu. Eslem göz renginin sonradan değiştiğini biliyordu ama bu yine de bebeğin gözlerinin babasının gözlerine benzediği gerçeğini kabul etmesine engel değildi. Selim'in, Eslem'e benzeyen bir kız çocuğu isteğini düşündü. Bu bebek, Eslem'den çok Selim'i hatırlatıyordu. Belki de Selim'e de Eslem'i hatırlatırdı. Zaten o yüzden ismini Selin Eylem seçmemişler miydi? Eslem aklındakileri bir bir yapacak da olsa, bebeğin isminin babasıyla beraber seçtikleri isim olması konusunda kararlıydı. Selim'e belki de son borcu buydu. Çünkü bu ihanetten sonra artık onun yanında kalamazdı. Ne kendine, ne de çocuklarına bunu yapamazdı.

Bebeğin uyumasıyla beraber bebeği küçük yatağa yatırdı. "Engin amcana söyle oğlum, bebeğimizi alsın."

Eymen koşarak odadan çıktı. Bir dakika geçmeden odaya girdiğinde bir hemşirenin kucağındaydı. Hemşire bebeği alarak çıktığında, Eslem oğlunun yatağa çıkmasına izin verdi. Odaya bekleyenler girmeden önce, Eymen'i dizine yatırmıştı, çocuğun saçlarını okşuyordu.

SON BAKIŞ ~ Son Durak Serisi 1 *DÜZENLENECEKTİRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin