Bölüm-55 FİNAL

143 15 8
                                    

Aynada şaşkın şaşkın kendime bakarken anons edildim.

"ODA 15'TEN YUMEMİ TOUWA. DOKTORUNUZUN OFİSİNE ÇAĞIRILIYORSUNUZ."

"Orası nerede?" Diye geçirdim içimden. 

Tuvaletten çıktım. Kouta beni bekliyordu.

-Beni götürür müsün?

-Tabi, gel.

Ofise vardığımızda Kouta sandalyelerden birine oturdu. Ben de içeri girdim.

-Otur Yumemi.

-Ne vardı?

-Sağlık durumun hakkında konuşacaktım.

-Dinliyorum.

-Buraya geldiğin günden beri, bir hayal dünyasında yaşıyordun. Ancak ilaçlar ve psikolog görüşmelerinden sonra gözle görülür bir iyileşme gösterdin. Birkaç hafta daha burada kalıp, dışarıda yeni bir hayata başlayabilirsin gibi görünüyor.

Rüya. Rüya. Rüya. Gerçek olamaz. Hayır.

-N...neler söylüyorsun Yumasaki? Rüya görüyorum öyle değil mi? Tabi... Rüya. HAHAHA! KOMİK BİR RÜYADAN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİL BU DEĞİL Mİ! SÖYLE!

-Sakin ol Yumemi. Bu söylediklerinle artık akıl sağlığı yerinde bir birey olduğunu varsayıyorum. Seni hayal dünyandan çıkarıp böyle...Böyle iğrenç bir yere getirdiğim için üzgünüm. Ancak işim bu.

Evet. 

Her şey bir hayalmiş.

Hiçbir şey gerçek değilmiş. 

-H...hiçbir şey...

-Gerçek değildi Yumemi. Üzgünüm. Ne gördün bilmiyorum ancak, çok güzel bir dünya olduğuna eminim. 

-O zaman beni öldürseniz iyi olur. 

-İntiharı kafandan çıkarman için birkaç hafta daha tedavi göreceks-

-İSTEMİYORUM!  

Kapıyı çarparak ofisten çıktım.

Kapının kolunu koparmıştım.

Kendime zarar vermeyi düşündüm.

Kendimi öldürmeyi.

Düşünmekle kalmadım.

Ve, sonsuza kadar bayılmadan önce gördüğüm en son şey, Kouta'nın beni tutuşu,

ve şefkatli sesin yardım çağrısıydı.

Şefkatli sesin sahibi, doktorum değildi.

Yuu'ydu. 

Benim Yuu'm.

Gittiğim yerde, onu görmeyi umarak, sonsuz bir uykuya daldım.

OLAYIN ANLATIMI (DİKKATLİ OKUYUN)

Yumemi Touwa, genç yaşta akıl sağlığını yitiren şizofren bir kız. Gördüğü hayalleri bilinçsizce hücresinin duvarlarına, yere, ilaç kutularına, yatağının kenarlarına, kısaca bulduğu her şeye resmetmiştir.

Hayalinde yaktığı beyaz elbise, aslında hücresindeki yırtık elbisedir. 

Hücresindeki o yırtılmış kitabı ise, Yuu ve Kohana'nın öpüştüğünü gördüğü sırada yırtmıştır.

Kohana, Doktor Yumasaki'nin eski sevgilisidir ve ne tesadüftür ki tam Yumemi'nin hücresinin önünde öpüşmüşlerdir.

Kohana, gerçek hayatta ölmemiştir. Nori sadece Yumemi'nin yarattığı bir karakterdir. Kohana'dan intikam almak için.

Keiko ve Kaoru, Yumemi'nin tımarhanedeki eski arkadaşlarıdır. Onlar Yumemi'den önce akıl sağlıklarına kavuşup gitmişlerdir. Yumemi onları da kıskandığı için hayalinde onlar da duygusuzdur. Duygularını keşfetmeye başladıklarında çoktan tımarhaneden çıkmışlardı. Ve Yumemi yalnız kaldığı için onları özlemişti. Bu yüzden duygularını keşfetmelerine izin verdi.

Peki neden Yumemi böyle bir hayal görmüş? Hikaye ile ne alakası var derseniz:

-Hayal gücünü bilemeyiz sonuçta uydurmuş bir şeyler.

-Ancak bir teori olarak ortaya atabileceğimiz şeylerden, Yumemi duygularını dışa vurmakta zorlanıyordu. Yalnızca öfkesini bir şeyleri parçalayarak, vurarak vs. vs. gösterebiliyordu. Bu yüzden diğerlerini kendi yerinde, kendini de onların yerinde düşünmüş olabilir.

Bir yazar olarak bütün soruları cevaplamak istemiyorum açıkçası. Kitaptaki soruların diğerlerini hayal gücünüze bırakırsam iyilik yapmış olacağımı düşünüyorum. 

Kitabın sonunu aklınızdan silip kendi sonunuzu da yazabilirsiniz :)

(AMA AKLINIZDA! :D)

Böyle bir son yazmışken küçük bir güzellik de yapalım değil mi :) 

Ancak sorularınız olursa bana iletmenizi isterim. Açıklama yapmak isterim doğrusu. :) 

Bu kitabı da burada bitiriyorum. :) Yazıp bitirdiğim ilk kitabım. Pek güzel yazdığımı düşünmüyorum bu yüzden hatalarımı hoş görün lütfen. 

2. kitabım "Renk Prensesi" 'nde görüşmeyi umarak...

Teşekkürler ve,

Hoşça Kalın! :) 

09.07.2015- 09.09.2015

Yume-sensei

Duygusal mı Duygusuz mu?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin