Bölüm 17

3.5K 249 19
                                    

Merhaba sevgili Ejderha okuyucularım. Evet, yeni bölüm ile karşınızdayım. Bu bölümün size bayram hediyesi olmasını istiyorum. Her ne kadar ben hiç bayram hediyesi almamış olsam da bu bölüm yazar ve bir arkadaşınız olarak bayramda hiçbir şey almayan Meryem'in size hediyesidir. Umarım bölümü seversiniz. Multi de Valery var. Bölümü okuyunca anlayacaksınız. Müzik olarak ise John Legend- All of Me var. Bölümü okuyunca lütfen yorum ve vote verin. Yorumlarınızı merak ediyorum ve onları görmek beni mutlu ediyor. Neyse hepinize iyi bayramlar. Kurban bayramınız kutlu olsun. Umarım bölümü seversiniz. İyi okumalar.

Miray

Küçükken kendimi o kadar yalnız hissederdim ki sanki beni tek başıma karanlık bir kutuya hapsetmişler gibi düşünürdüm. Bazen hala düşünüyorum acaba hala o karanlık kutuda tek başıma olabilir miydim? Belki de içimde yaşayan kendi çocukluklarımdan biri hala orada beni yani büyümüş kendisini bekliyordur ama ben hala ona ulaşamıyorum. Neden mi bunları düşünüyorum? Çünkü kendimi yine o karanlık kutuya tek başıma hapsolmuş gibi hissediyorum. Bana bu karanlıkta benden başka kim yardım edebilirdi ki? Nedense ben bu düşüncelere dalmışken içimde bir sıkıntı alevlendi. Neden böyle hissediyordum? Yine kendi garipliklerimin bir oyunu muydu bu? Ama içimden bir ses daha farklı bir şey olduğunu söylüyordu.

Aklıma en son neler yaşadığımı hatırlamak geldi. Ben de denedim ama başaramadım sanki beynimde bir sis vardı, ben o sisin içinde dolaşıyordum ve ben öne uzattığım ellerimi bile göremiyordum. Bir süre daha uğraştım ama hatırlayamadım. Sonunda pes ettiğimde son yaşadıklarımı hatırladım. Mert ile ateş bahçesinde oturmuştuk ve kavga etmiştik. Özellikle Talha ve bebeğimiz hakkında. Ben nedense Mert'in Talha'yı dövmeye gitmesine rağmen o banktan kalkamamıştım. Sanki bütün enerjim emilmişti. Daha sonra kolumda bir acı hissetmiştim ve bir kelime duymuştum. Neydi o kelime? Bu sefer hatırlamaya çalışmadım. Kelime anında zihnimde şekillendi ve ben de yavaşça söyledim. "Amnounsa."

O anda uyandım. Gözlerimi açar açmaz florosan lambadan gözlerim acıdı ben de hemen gözlerimi kapattım. Gözlerimi açmadan önce etrafı diğer duyu organlarımla tanımlamaya çalıştım. Bedenim ılıktı ama soğuğa da yakındı. Yani etraf ılık olmalıydı ama burnuma gelen kokudan burada bir şöminenin yandığını söyleyebilirdim. Etraf soğuk olduğu için ateş yakılmış olmalıydı. Ayrıca bir de fokurdayan bir şey vardı. Kokusunu alamıyordum ama duyabiliyordum. Birisi bir sayfayı çevirdi. Etraf o kadar sessizdi ki onu duyabildim. Bedenim beton bir duvara yaslanmıştı ve ayak bileklerim ile kol bileklerimde ağrı hissediyordum. Nedense bütün vücudum da ağrıyordu. Havada asılıydım. Gözlerimi yavaşça açtım ve ışığa alıştırmaya çalıştım. Işık nedense sadece benim olduğum tarafı aydınlatıyordu. Şöminenin olduğu taraf karanlıkta kalıyordu. Zaten ışıkta fazla bir aydınlatmıyordu. Ben tam da nasıl bağlandığıma bakacakken, "Demek Ejderha Kraliçe Miray hazretleri sonunda uyandı." dedi. Konuşan kişinin tam karşımda olduğunu hissedebiliyordum ama onu göremiyordum.

"Sana bunu ödeteceğim. Beni ne hakla kaçırırsın? Sen kim oluyorsun?" diye bağırdım sinirle. Aslında nedense içimde oluşan korkuyu öfke ile bertaraf etmeye çalışıyordum. Neden korktuğumu da bilmiyordum ama korkuyordum nedense.

Kadın bir kahkaha attı ve, "Ben kim miyim?" diye sordu sesinde alaycılıkla.

"Evet." dedim sinirle.

"Ben senin ölümünüm Kraliçe." dedi ve biraz yaklaştı. O anda sadece üst gövdesine kadar görebildim. Yüzü hala görünmüyordu. Üzerinde kısa bir elbise vardı. Boynunda ise yıldız şeklinde bir kolye vardı. üzerinde ise koyu mavi, kısa bir elbise vardı.

"Sen benim annelerimden birini öldürdün." dedi sinirle.

"Senin anneni ben öldürmedim." dedim sinirle ama nedense bunu söyledikten sonra durup düşündüm. Şimdiye kadar sadece Melisa'yı öldürmüştüm. Melisa'da onun annesi- pardon annelerinden biri olamazdı. Ben başka kimi öldürmüştüm ki? O anda hatırladım. Halamı öldürmüştüm.

Ejderha Kız 2: Ejderha DünyasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin