Bölüm 7

3.8K 280 29
                                    

Merhaba sevgili okuyucularım. Acaba size ejderhalarım mı desem? Olmadı mı? Bunu bir düşünün siz. Neyse bu konu önemli değil. Evet, yepyeni bir bölüm ile karşınızdayım. Bu bölüm hem üzüntülü hem aksiyonlu oldu. Umarım beğenirsiniz. Can'ı sevenler için üzgünüm. Bu bölümde az Can oldu ama bir daha ki bölüm hem daha uzun hem daha çok Can içerecek. Ayrıca gelecek bölümlerde çoook büyük olaylar olacak. Umarım o zamana kadar sabredebilirsiniz. Yorumlarınızı ve votelarınızı bekliyorum. İyi okumalar. Sevgilerle Meryem.

Can

Uyandığımda nedense ilk aklıma gelen telefonum oldu. Genelde telefonumla pek ilgilenmesem de adlandıramadığım bir şekilde aklıma ilk o gelmişti. Kalkınca önce elimi yüzümü yıkayıp aşağı indim. Acıkmıştım çünkü. Aşağı indiğimde kahvaltı yoktu. Onun yerine masanın üzerinde bir not vardı.

Yavaşça notu açıp okudum. Üzerinde "Oğlum baban işe gitti. Benim de acil bir işim çıktı. Odandan çık biraz gez. Yoksa kafayı yiyeceksin Can'ım." yazıyordu.

Gülümseyip kağıdı katlayıp mutfaktaki geri dönüşüm kutusuna attım. Geri dönüşüm önemliydi. Yavaşça etrafa bakıp nasıl bir kahvaltı yapmam gerektiğini düşündüm. Aklıma omlet geldi. Hemen yapmaya başladım. Kolayca hazırladım. Kahvaltımı edip etrafı topladım ve yukarı çıkıp uyandığımdan beri aklımda duran şeyi yaptım. Yani telefonumu aradım.

Her tarafı aradım ama bulamadım. En son aklıma laboratuvarım geldi, ben de orayı aradım. Sonunda bulduğumda telefonumun o notları kaydettiğim mavi defterin altında olduğunu gördüm.

Sarjı bitmişti. Yavaşça yukarı çıkıp telefonum sarja takıp açtım. Açar açmaz Miray'dan 15, Miray'ın annesinden 12, Aras'tan ise 10 cevapsız çağrı vardı. Önce hangisi daha önemli diye düşündüm.

Aras'ı zaten halletmiştim. Miray mı daha öncelikliydi? Fatma Teyze mi? Aslında Miray'ın neden aradığını tahmin edebiliyordum. O Mert için aramıştı. Ama Fatma teyzenin neden aradığı hakkında hiçbir fikrim yoktu. Ben de önceliği ona verdim.

Arar aramaz ilk çalışta açtı. Sanırım telefonun başında bekliyordu.

"Efendim?" diye cevap verdi.

"Günaydın Fatma teyze. Beni aramışsın. Dışarı çıkmıştım. Telefonumu evde unutmuşum." dedim sakince ama bir yandan korkuyordum. Miray hakkında bir soru sorarsa diye.

"Evet, oğlum seni aradım ama cevap vermedin. Annen ile babanın numarası da rehberimden silinmiş. Onları da arayamadım. Neyse oğlum, ben Miray'ı soracaktım. Arıyorum ama ulaşamıyorum. Senin Miray'ın gideceği okul ile bildiğin bir numara varsa onu bana verir misin?"

"Ne okulu ki bu?" diye düşündüm ama bilmediğimi belli etmemek için, "Yok Fatma Teyze. Ben de ulaşamıyorum ama zaten daha bugün gitti. Siz neden aradınız ki onu?" diye sordum.

"İçime bir korku oturdu Can. Sanki her an ona bir zarar gelebilirmiş gibi. Lütfen ona ulaşmaya çalış ve ona dediklerimi ilet. Benim boş zamanım olunca ben de arayacağım ama şu aralar çok yoğunum. Zamanım olacağını sanmıyorum. Hem tekrar şehir dışına çıkmak zorunda kaldım. Neyse bir haber alırsan beni ara, olur mu oğlum?"

"Merak etme Fatma teyze. Ben bir haber alırsam hemen sana haber veririm." dedim ve vedalaşıp telefonu kapattım.

Hemen Miray'ı aradım. İlk çalışta açmadı. Birkaç defa arayıp bekledim.

Miray

O tatlı uykum çalan şarkı ile bölündü. Çalan şarkı tanıdıktı. Hem de fazla tanıdık. Gözlerimi açmadan önce şarkı çalarken içimden söylüyordum. Yavaşça gözlerimi açtığım da şarkının Selena Gomez-Jealousy çalıyordu. Demek ki Can arıyordu. Gözlerimi açtığımda her yer karanlıktı. Perdeler açıktı ve içeriye iki ay ile yıldızların ışığı doluyordu ama yine de karanlıktı etraf. Sadece çekmecemin üzerindeki telefonumun yanıp sönen ışığı vardı ve hala çalıyordu. Yavaşça çekmeceye uzandım ve telefonumu alıp kulağıma götürdüm.

Ejderha Kız 2: Ejderha DünyasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin