AŞKIN KOKUSU

~5~

Bugün fazla içmemişti, hatta çok az içmişti. Mert'in dikkatli ol der gibi bakmasından çok, kendi de içmek istememişti. Kendi kendine iyi ki de içmemişim dedi. Bu kafayla Merve'yle uğraşamaz ve Yağmur'u göremezdi.

Yağmur'u görmek.. Orada Eda'da vardı değil mi? Ayrıca, Yağmur, Eda ve onları görmek. Allah aşkına, arkadaşı bırak, onlarla doğru düzgün tanışmış bile değillerdi.

Telefonunu cebinden tekrar çıkarıp Mert'i aradı. Tabi ki, tahmin ettiği gibi açmıyordu. Yapacak bir şey yoktu, bu gece de bazı şeylere katlanmak zorundaydı.

"Benimle gel ve lütfen konuşmamaya çalış Merve."

Kenan, Merve'nin elini tutmuş yürümeye çalışıyordu. Genç kadının giydiği dokuz santimlik topuklular hiç yardımcı olmuyordu.

"Eda?"

Yağmur.. Bunu demek istemişti, ama söyleyemedi. Dudaklarını mühürleyen bir şeyler oldu. Sebebini bilmediği ve anlamadığı..

Üç kız da arkasını döndü ve sadece ikisi şaşırdı ve yüzlerinde bir korku oluştu.

"Aa, merhaba Kenan Bey. Nasılsınız?"

"İyiyim, sizler nasılsınız?"

"İyiyiz bizde." Bir an etrafına baktı. Ne dese bilemedi. Bu gece arkadaşımda kalacağız diye babasından izin almıştı ve bu tip özgür kaldıkları zamanlarda durumu biraz değerlendirmeyi seviyorlardı. Kenan'a güvenip güvenmemeleri konusunda kararsız kaldı. Babasına söyleyip, söylemeyeceğini.. "Eee, birlikte dışarı çıkmıştık, biraz hava almak için."

"Hava almak için biraz geç bir saat değil mi?" diyerek kolundaki saate baktı. "Gecenin tam olarak 1'i.."

"Geç olabilir, ama bizler yetişkin kızlarız bunun üstesinden gelebileceğimizi düşünüyoruz."

Kenan, Yağmur'un meydan okuyan sesini duyduğunda ona döndü.

Yağmur'un kahverengi gözlerinde garip bir şey vardı. Sert ve anlaşılmaz bir şekilde, Kenan'a dikilmişlerdi. Bal rengi saçlarına da bir taç takmıştı ve dalgaları başının ardına doğru dökülüyordu. Yazlık, çiçeklerle süslenmiş bir elbise giymişti ve bel kısmı çok dar görünüyordu. Görünüşe göre Yağmur'u elbise sıkmıyordu, çünkü rahat nefes alıyordu. Kenan, onun belinin çok ince olduğunu düşündü. Kendi aşırı bir zayıflığa sahip olmasa da.. Derin bir nefes aldı.

"Sizlerin baş edemeyeceğinizden bahsetmemiştim, fakat bir hafta önce olanlardan sonra gecenin bu saatinde buralarda dolanmamanızın daha doğru olduğunu düşündüm."

"Merak etmeyin, bugün daha dikkatliyiz."

Merve araya girdi. "Hadi eve gidelim Kenan, neden burada dikiliyoruz sanki anlamıyorum."

Genç adam ona cevap vermek yerine, kızlarla konuşmaya devam ediyordu.

"Siz dikkatli olsanız da, fark etmediğiniz bir zamanda neler olduğunu gördük."

"Bugün öyle bir şey olmayacak." dedi Yağmur.

'Bu kızın nesi vardı böyle? Neredeyse neden rahatsız ettin der gibi.'

"Ben de demek istiyorum ki, bilemezsiniz. Sizi eve bırakmalıyım."

Kızlar şaşkınlık ve korkuyla onun yüzüne bakıyorlardı.

"Biz gelmek istemiyoruz, lütfen işinize gider misiniz?" diye atıldı Yağmur.

"İşime gidiyorum zaten, ama gitmeden önce sizi eve bırakacağım. Nerede kalıyorsunuz?"