Kenan, otelin penceresinden aşağıya bakıyordu. Onu deli eden kadın tam arkasında durmuş sessizce bekliyordu. Kafasını toparlayıp döndü. Hızla odayı taradı. Yatağın hemen yanında küçük bir valiz duruyordu. Bir erkeğe göre, bu gideceği yerde fazla kalacağı anlamına gelebilirdi. Bir kadın içinse durum başkaydı. Onu da giyerim, şunu da takarım, derken valizler dolup taşıyordu. Bu gereksiz ayrıntıyla kendini boğduğu için canı sıkıldı.
Aslı'ya baktı. Üzerinde dantelli kısa bir elbise duruyordu. Ve ona bakmasından hiç rahatsız oluyormuş gibi görünüyordu. Hele de ona yiyecekmiş gibi bakmasına ne demeliydi? Öfkeyle etrafına bakındı, hiçbir şey bulamayınca gözlerini kaçırarak sertçe çıkıştı.
"Üzerine bir şey giy."
"Neden?"
Kenan başını kaldırıp gözlerinin içine baktı.
"Eğer giymezsen giderim."
Aslı ciddiyetini ölçtü ve gidip valizinden geceliğiyle aynı kumaştan ve desenden olan sabahlığını giydi ve kuşağını bağladı. Kenan onu şöyle bir süzdü ve ciğerlerine büyük bir nefes çekerek sakin olmaya çalıştı.
"Buraya gelmemen gerekiyordu Aslı."
"Ben öyle düşünmüyorum Kenan." Bir iki adım ilerledi. Genç adamın yanına gelmesiyle, zafere bir adım daha yaklaştığını düşünüyordu. "Onca şeyin hatrına konuşmamız gerektiğine inanıyorum."
Kenan sakin olamayacağını düşünerek ona baktı. Buraya gelmişti madem, beklentilerini karşılayıp karşılamadığını görmesi gerekiyordu.
"Pekala seni dinliyorum."
Aslı'nın yüzü, adamın fark edebileceği kadar ışıldadı. Hemen yatağa oturdu ve onu da çağırdı; fakat Kenan pencere pervazına dayandı ve kollarını da göğsünün üzerinde bileştirdi.
"Pekala.." İlişkileri hakkında yorumlarına başlamadan önce hızlı bir nefes aldı. İki ay sonra Kenan'a ulaşabilmişti. En azından, gelip onu bulmaya cesaret edebilmişti. Ve şimdi tam karşısında durmuş, onun söyleyeceklerine kulak kabartmıştı.
"Nereden başlasam ki.." deyip mahcupla güldü ve ellerini birleştirdi. Ona bu hakkı verdiği için büyük bir minnet duydu. En çokta Merve denen o kıza.. Gerçi ne diye yana yakıla onu arayıp ısrar etmişti tam çözememişti; ama bu işi açıklığa kavuşturunca, onun da çaresine bakardı.
"Son ayı hatırlıyor musun?"
"Hangi son ay? Ben son bir aydır Yağmur'la birlikteyim."
Genç kadın öfke hissetti.
"Son bir ay işte Kenan! İlişkimizin son bir ayında."
Kenan gözlerini ondan ayırmadan, başını yavaşça sağa sola sallıyordu.
"Beni aldattığını öğrenmeden önceki son bir ay." Sonra aklına yeni bir şey gelmiş gibi kaşlarını çattı. "Bu arada, şu bahsettiğin son bir ayda onunla birlikte miydin?"
"Hayır."
"Emin misin?"
Aslı, "Hayır!" diye sesini yükseltirken gözlerini kapadı. "Birlikte değildim. Üç ay önce diyerek bu tartışmayı bitiriyorum. Üç ay öncesinde, ne kadar tartıştığımızı hatırlıyor musun? Kavgalarımızın ne kadar arttığını, senin beni kimlerden kıskandığını, her şeyime karıştığını.."
Elbette hatırlıyordu. Çünkü o zaman hayatındaki en değerli şey oydu.
"Halletmek için oturup konuştuğumuzda bile tartışıyorduk. Ve ayrılıktan önceki haftada beni ne kadar sarstığını hatırlıyor musun? Bana vurmak üzere olduğunu da.."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKIN KOKUSU
Romance1.KİTAP ->> AŞKIN KOKUSU 2.KİTAP->> ÇOCUKLUĞUMUN KOKUSU Çocukluğumun Kokusu'nda ki Kerem ve Yekta'nın ailesinin hikayesi... Kerem'in annesi Yağmur ve babası Kenan'ın nasıl bir araya geldiğini okumak istiyorsanız bu hikayeye bu...